Paylaş
Sus çünkü ‘bir insanın hiç mi vicdanı olmaz’ tartışmalarını körükledin.
Vural Çelik’in arkasından yazdıklarını unutamıyorum. Satır araları çok kötü. Gitmiyorsan gitmiyorsun cenazelere, bize ne kardeşim. Tamam gitme.
Ölü birinin ‘persona’sını nasıl tartışmaya açarsın?
Yemeğe, kahve içmeye gidiyorduk ama onu çağırmıyorduk diyorsun...
Nasıl dersin ya...
İlk cümlenle çaktırmadan övüp ‘ama’ dan sonra adamın hakkında ileri geri konuşuyorsun ki iyi bilirsin ‘ama’ dan sonrası geçerlidir her zaman...
“Bazen çok abarttığını fark edip gülmeye başlardı” demişsin...
“Keşke son sezonda da beraber oynasaydık” gibi güzel bir cümle kurup hemen virgülden sonra “hakkımda TV programında yakışıksız açıklamalar yaptı” diyorsun.
“Kimse iş arkadaşıyla 16 yıldır küs kalmaz” diye kafalara soru işareti ekiyorsun...
Ardından da “Hataları yanlışları çok vardı, şimdi buradan anlatmak olmaz” diyorsun.
Oy oy oy!
Baştan sona skandal, baştan sona kariyer hatası, iletişim kazası ne derseniz deyin artık.
Ama günün sonunda ‘olmadı be Gülse, sus artık be Gülse, tamam artık be Gülse.”
Bu aralar sardım
İlkay Alpgiray diye bir müzisyen var.
Sosyal medya profiline şu cümleyi yazmış; “her şeyin yenisi, unutulmuş bir eskidir.”
Paylaştığı içerikler de tamamen bunun üzerine kurulu.
Bizim dinlediğimiz, bildiğimiz onlarca şarkının benzerlerini hatta bazılarının aynısını buluyor ve bunları önümüze çat diye koyuyor adam...
Önce eskiyi veriyor sonra "Bu da hepimizin yeni adı altında bildiği şarkı" diye ekliyor. Hani biz zaman zaman tartışıyoruz “ya ne kadar benziyor bu şarkı şuna buna” diye.
İşte onları çat diye önümüze koyuyor, analiz ediyor.
Vallahi çok da iyi yapıyor.
Yani bazı şarkılar resmen araklanmış. Ama toplumun bunu çok da önemsediğini sanmıyorum. Çünkü artık önümüze ne gelse ‘eyvallah’ diyen bir toplum olduk...
Düzeleceğiz be!
Şu dönemde yeni çocuk doğuranlar ya da doğuracak olanlar kendini şanslı hissetsin.
Daha da aşağıya, daha da kötüye gitmeyecek, gidemeyecek hiçbir şey...
Hepimiz, yaşadıklarımızdan, gördüklerimizden ders aldık.
Hepimiz tedbirli olacağız artık. Bu hücrelerimize yüklendi artık.
Daha dikkatli anne babalar olacağız ben buna eminim.
Bir kısım var uyuşturucu batağında, diğer kısım başkalarının vicdanına mahkûm bırakılmış durumda, başkaları psikolojik olarak sorunlu...
İşte bunların hepsi anne babaları daha bilinçli yapacak.
Zor gibi geliyor kulağa ama gelmesin.
Enseyi karartmayacağız...
Yok akıllanmayacaksınız
Dün yazmıştım ‘gözler bu kadar üzerinizdeyken yapmayın be Dilan Polat ailesi’ diye...
Sonra gözaltına alınmışlar ve serbest bırakılmışlar.
Ardından da Dilan Polat sosyal medya hesabını ‘gizli’ye almış. Bir şey soracağım...
Gizliye almak ne fayda?
Zaten paylaştığın her şeyi birileri gelip orada burada açıkça paylaşacak ki?
Gizleyemezsin!
Bakın bu da ilgi çekme hamlesidir, bu da konuşulma çabasıdır.
Yahu ben anlamıyorum, anlamakta çok zorlanıyorum...
Biraz değişir insan, biraz utanır insan...
Ama yok geçmeyecek huylu huyundan...
Paylaş