×
"Büyük Haber Merkezleri Büyük Olayları Büyük İzler"
Bu, bir zamanlar Show Haber'in efsane sloganıydı..
Gerçekten de her büyük haberde, o haber merkezinin büyük damgası vardı.
Bu yüzden de "Büyük Takımlar Büyük Maçlarda Büyük Oynar"
Ve bu nedenden dolayı her maçın favorisidir Beşiktaş!
Büyük maçlarda bırakın formayı, ceketini ortaya koysa top oynar Beşiktaş!
Futbolculara yapılanlar..Arka arkaya verilen birbirini tutmayan demeçler..(Bakın, “Açıklanan” demiyorum “Verilen” diyorum.. Demeç vermek için demeç veriliyor ya, aynen ondan işte)
Ne yapalım, yapacak bir şey yok! Bağrımıza taş bastık, bekliyoruz sonucu..Bu sene, bu cümlenin doğruluk payını, bir kez daha idrak edeceğiz inanın..
Güleceksiniz ama Olimpiyat Stadı’na gelirken kaybolduk.
Arabayı ben kullanıyorum, nereye baksam “Doğu”, “Batı”, Kuzey”, “Güney” yazıyordu.
Spor yazarı arkadaşım Eray Emin Aydemir “Abi sorsak bi” diyor..
“Sora sora Bağdat bulunur” diyeceğim, bir de bakıyorum KIRMIZI formalarıyla Beşiktaşlılar!
“N’olcak bu Beşiktaş’ın hali” diye düşünürken uyumuşum..
Nefes alamıyorum Tanrım..
Gözümü açıyorum.
Üstüme çökmüş vuruyor da vuruyor.
Kendimi korumaya çalıyorum. Nafile..
Dalağımı tutuyor, sıkıyor..
"Ula oğlum sıkma, acıyooo".. Yine nafile..
Beşiktaş’ı hatırladıkça
“Bunca güzel içinde birisi var kiBana sevgi ile bakışı başka..” Beşiktaş’ta olup bitenlere baktıkça da o efsane şarkının
“Nereden sevdim o zalim kadını” dizesi aklıma düşer.
Ve ben, hep gülümserim o zaman..
Ernst’i ellerinden kaçırıyorlar. Quaresma’yı göndermeye çalışıyorlar.Sanıyorlar ki Beşiktaş’a gelen oyuncular hepsi gerçekten Beşiktaşlı..İndirim istiyorlar.. Oysa onlar profesyonel..Öğrenemedikleri hakikat; gerçek Beşiktaşlı, sadece taraftardır..(Yöneticiler dahil)
İndirim istiyorlar..
İstesinler..
"Su akar, çatlağını bulur" ..
Beşiktaş’ın kader suyu da haldır haldır akmaya devam ediyor..
Bilindiği gibi “Tanrı vardır ve tarafsızdır” derim.
O, kainatta canlıların, “yaşam” süreleri, yani “giriş ve çıkışları” (Doğum ve ölüm) ile “ana arterlerde” başına gelecekleri planlar.. Asıl “Kader” budur..Ancak ana yolun üstündeki, gidiş hızınızın itibariyle, ne kadar “gaza” basacağınıza, ne kadar “fren” yapacağınıza, yandaki arabaya ne kadar “sürttüreceğinize”, öndeki arabaya ne kadar “toslayacağınıza”, aniden frene basıp arkadaki arabanın size ne kadar “güm” yapacağına karışmaz. O, sizin veya bir başka insanoğlunun gidiş yolunuza yaptığı müdahaledir, yani beşer “iradesidir”..!!
Dolayısıyla, “Arka” veya “Yan sokaklarda” atılan "Adımlar" insanın iradesi ise "Doğru" ile "Yanlış", “Günah ve “Sevap” da burada başlamaktadır..
Bu kesin hüküm, insanlar için geçerli olduğu kadar gruplar, takımlar, kulüpler, siyasi partiler, dernekler, meclisler, toplumlar, devletler, yani, “Karar mekanizmasını” çalıştıran ve karar alan her “ŞEY” için geçerlidir..
Kısacası, bireysel veya toplu olarak verilen veya alınan “kararlar!” (İrade), günahları ve sevapları itibariyle, diğer canlılardan farklı olarak verilen “Aklın”, olumlu veya olumsuz kullanım dizinimidir..!! İşte, insanın kendi çizdiği kader denilen şey budur..!!
"Qui non proficit, deficit"
(Bu cümlenin anlamı yazının en altındadır..)
Tatilde aklıma “Carlos” diye bir isim geldi.
Hani Avrupa Kupası’nı zorlayacak olan bir takımı “tarumar” eden adam!
Bir de gittikten sonra konuşurum diyen adam hani..
Ben bile, böyle kaliteli futbolculardan kurulu bir takımı “1” sezonda bu hale getiremezdim(!)
Bazı saflar ağladı arkasından ya, ben ona yanıyorum..
Belli ki üşütmüşüm.
“Yel vurmuş” der eskiler..
Avrupa bu sene yok..
Sebep; UEFA’ya sahte belge takdim etmek!
Elin adamı yemedi tabii.. Bastı cezayı..
Defalarca yazdım daha önce, koca Beşiktaş’ın nasıl amatörce yönetildiğini..
Eskisini mi yazsam, yoksa yenisini mi..!?
İnönü’de yine binlerce kadın ve çocuk..
Tablo, geniş perspektiften süper yine!
İçerik ve görüntü 10 numara ama ya ses..
Ses konusu yorumsuz doğrusu..
(Dakika 10 oldu küfür yok)
Ben bunları düşünürken, yılların gazetecisi Olay Tan geliyor yanıma.
Beşiktaş için cennet misali Bodrum’dan gelmiş..