Küstahlık sökmedi

NEYSE ki yanlış hesap Bağdat’a kadar gitmeye gerek kalmadan döndü:

İsrail’deki Büyükelçiliğimizden dün akşam saat -yanılmıyorsak- 19.50 sularında Ankara’ya gelen bir mesaj, “İsrail adına Türkiye’den ve Türk halkından özür dileyen bir mektubun, kendilerine ulaştığını” bildirince, kriz hiç değilse şimdilik çözülmüş oldu.

Haberin Devamı

Kriz dediğimiz, İsrail Dışişleri Bakan Yardımcısı Danny Ayalon’un, kendisine bir nezaket ziyareti yapmak amacıyla gelen Büyükelçimiz Oğuz Çelikkol’a karşı yaptığı ölçüsüz bir küstahlıktan kaynaklanmıştı:

Çelikkol’u Parlamento binasındaki bir odada kabul eden Bakan Yardımcısı, Büyükelçimizin elini sıkmayarak, ona herhangi bir ikramda bulunmayarak ve kendi oturduğu koltuktan daha düşük seviyede bir kanapeye oturtarak hem Büyükelçimizi hem de onun şahsında Türkiye Cumhuriyeti’ni küçük düşürme hevesine kapılmıştı.


Dün de yazdığımız gibi bu resmen Türkiye Cumhuriyeti’ni temsil eden diplomatımızın başına çuval geçirmeye denk bir küstahlıktı.


Neyse ki Türk hükümeti bu küstahlık karşısında aceleci ve duygusal bir tepki göstermedi. Örneğin Ankara’da bulunan İsrail Büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı’na çağrıldı. Ona, 13 Ocak akşamına kadar Türkiye’den resmen özür dilenmediği takdirde Tel Aviv’deki Büyükelçimizi geri çekeceğimiz” -ki bu bilindiği gibi diplomasi dilinde çok ağır bir protesto anlamına gelir- ihtar edildi.

Haberin Devamı


Ama uluslarası ilişkilerin en etkin silahlarından biri olan “misilleme” yani bize yapılanın aynını karşı tarafa yapma yolu seçilmedi.


Onun yerine, hemen her konuyu “iyimser” sözlerle değerlendiren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bile, gazetecilerin sorularını yanıtlama görüntüsü altında, “Beklediğimiz özür bu akşama (13 Ocak akşamına) kadar gelmezse, Tel Aviv’deki Büyükelçimizi, izahat vermesi için Ankara’ya çağıracağımızı” söyleyecek kadar açık ve kesin tavır koydu.


Ve, dün gündüz saatlerinde basına “Türkiye’nin İsrail’e yönelik (sözlü) saldırıları konusundaki protestom hâlâ geçerlidir. Ancak Büyükelçilerin onuruna saygısızlık benim tarzım değildir” diyen Danny Ayalon la, onun bu hareketini destekleyen Başbakan Benyamin Netenyahu geri adım atmaya mecbur oldular.


Netenyahu olayı değerlendirirken, “Türk Büyükelçiye iletilen protestonun temelde doğru olduğunu, ancak diplomatik teamüllere daha uygun biçimde verilmesi gerektiğini” söylemişti.

Haberin Devamı


Söylemişti ama, akşam saatlerinde Danny Ayalon’un Büyükelçimiz Oğuz Çelikkol’a bir mektup göndererek:


“Şahsınıza ve Türk halkına saygılarımı iletir ve çeşitli konularda farklı görüşlere sahip olmamıza rağmen, sizi temin ederim ki bunlar, hükümetlerimiz arasında açık, karşılıklı ve saygıya dayalı diplomatik kanallardan ele alınması ve çözümlenmesi gerekir.


Sizi küçük düşürmek gibi bir niyetim hiçbir şekilde yoktu. Girişimimin yapılış biçimi ve algılanışı nedeniyle özür dilerim. Lütfen bunu büyük saygı duyduğumuz Türk halkına iletiniz” dediği açıklandı.


Özür dilenince olay biter. Dileriz gerçekten bitmiş olsun.

Yazarın Tüm Yazıları