Paylaş
Ankara’nın AB ve ABD ile ilişkileri nisbeten olumlu bir seyir izlerken dış politikasını Türkiye karşıtlığı üzerine kurmuş olan Yunanistan ile Yunan/Rum lobisinin de boş durmadığını görüyoruz.
TRUMP’A KONSTANTİN HAÇI
BU bağlamda Beyaz Saray’da yapılan 25 Mart Yunan Bağımsızlık Günü resepsiyonu enteresandı. Amerika Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Elpidoforos, ABD Başkanı Donald Trump’a “Bana Büyük Roma İmparatoru Büyük Konstantin’i hatırlatıyorsunuz. Bu imparator, Sayın Başkan, benim doğduğum yer olan muhteşem Konstantinopolis şehrini kuran ve inşa eden kişidir. Bu yer bugün İstanbul olarak bilinmektedir” diyerek kutsal haç hediye etti.
Hz. İsa’nın rüyasında Konstantin’e göründüğünü ve ona bu haçı vererek ‘Git ve zafer kazan’ dediğini söyleyen din adamı, “Bu haç bir zamanlar Konstantin’e yol gösterdiği gibi size de yol göstersin. Amerika’yı yenilmez kılsın” diyordu.
Elpidoforos’un bu sözleri, Yunan-Rum lobisinin Türkiye karşıtı lobi faaliyetlerini arttırdığı bir döneme denk geldi.
Oysa Bakırköy doğumlu, İstanbul Rumlarından olan Türk vatandaşı Elpidoforos, 2021 yılında New York’taki Türkevi’nin açılışına katıldığı için Yunanistan ve Kıbrıs Rum Kesimi’nden yaylım ateşine tutulmuştu.
TÜRKİYE’YE KÜSTAH SLOGAN
YİNE aynı gün Atina’daki geçit töreninde Yunan askerlerinin Kıbrıs üzerinden Türkiye’ye yönelik küfürlü sloganları geldi. Yunan deniz piyade okulu öğrencileri, Sintagma Meydanı’ndan geçip aralarında Yunan cumhurbaşkanı ve başbakanının da bulunduğu davetlileri selamladıktan sonra birkaç yüz metre ötede küfürlü slogan attılar.
Yunan hükümetinin dün akşama kadar bu konuda sessiz kalması dikkat çekerken Yunan muhalefetinden birkaç tepki geldi. Yunan medyası ise sorumluların bulunup disiplin cezasına çarptırılması için soruşturma başlatıldığını yazdı. Atina’daki hadsizlik yaklaşık iki yıldır tesis edilmeye çalışılan yakınlaşma sürecine yakışmayan cinstendi.
ATİNA’DAKİ RAHATSIZLIK
SURİYE’de Türkiye’ye yakın bir yönetimin şekillenmesi, Ukrayna savaşının sona erdirilmesinde Ankara’nın önemli bir aktör olarak kabul görmesi, Türk ordusunun yeni Avrupa savunma mimarisinde yer bulma potansiyeli ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasındaki iyi ilişki anlaşılan Atina’yı rahatsız ediyor.
Avrupa’nın Türkiye’ye Eurofighter savaş uçağı ve Meteor füzeleri satışını engellemek için var gücüyle çalışan Atina, bu kez de Ankara’nın F-35 projesine geri dönme ve CAATSA yaptırımlarından çıkarılma ihtimali karşısında lobi yapıyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan salı günü Washington’da ABD’li mevkidaşı Marco Rubio ile iki ülke ve bölgesel meseleleri ele alırken Yunan lobisi ise Başkan Trump’a mektup yazarak aleyhte kampanya yürütüyordu.
MİÇOTAKİS İSRAİL YOLCUSU
BU arada Yunan Başbakanı Kiriakos Miçotakis, pazar günü Gazze savaşı nedeniyle Avrupa’nın mesafeli durduğu İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’ya giderek ABD’deki İsrail lobisinin desteğini almaya çalışacak.
Bilindiği gibi Türkiye’nin ve donanmasının baskısı üzerine Yunanistan, Türkiye’nin deniz yetki alanından geçmesi öngörülen Girit ve Kıbrıs Rum Kesimi arasında denizaltı elektrik kablosu döşenmesi projesini askıya almıştı. Yunan basınına göre Miçotakis; İsrail, Kıbrıs ve Yunanistan’ın denizaltından elektrik hatlarının bağlanmasını öngören bu enerji koridorunun hayata geçirilmesi için Netanyahu’nun desteğini arayacak. Ayrıca görüşmede Türkiye’nin F-35 alımının engellenmesi için çalışma yürütülmesinin de ele alınacağı düşünülüyor.
CHEVRON ATİNA’YI SEVİNDİRDİ
ÖTE yandan Amerikan Chevron şirketinden gelen bir haber ise Atina’yı sevindirdi. Chevron, hidrokarbon için Yunanistan’ın Girit’in güneyindeki iki parselde araştırma yapmakla ilgilendiğini resmen Atina’ya bildirdi. Tam koordinatlar belli olmasa da bazı bölümlerin 2019’da Türkiye-Libya deniz mutabakatı ile belirlenen haritanın Libya tarafında kalan çıkar sahasına da sarkabileceği iddiaları söz konusu. Yunan Enerji Bakanı Stavros Papastravrou, Chevron’un ilgisini ‘ABD’nin Yunanistan’a güvenoyu’ olarak nitelemesi de dikkat çekici.
Yunanistan bir yandan Türkiye ile yakınlaşmaya çalışıp 1 Nisan’dan itibaren Türk turistlere kapıda vize uygulanan ada sayısını 10’dan 12’ye çıkarırken arka planda yürüttüğü Ankara karşıtı faaliyetler ise tansiyonu istenmedik bir şekilde yükseltme potansiyeli taşıyor.
Paylaş