Paylaş
GALATASARAY’ın savunma ve hücum hatlarıyla ilgili genel görüşünüz nedir?
- Galatasaray’ı sadece Süper Lig performansıyla değerlendirmek zaman kaybıdır. Daha önce de belirttiğim gibi Galatasaray defansını Türklerden oluşturmak zorundadır. Eğer bunu yapmazsa etkili hücum kurma şansı son derece azalır. Diyeceksiniz ki Chedjou iyi oynuyor. Evet Chedjou iyi değil, çok iyi oynuyor. Ama bir mecburiyetin varsa, birçok alternatifi düşünmek zorundasın. Galatasaray bir sezonda oynadığı maçların yüzde 90’ında hücum ağırlıklı oynamak zorunda.
- Elinde Hamit, Sabri, Hakan Balta ve Gökhan Zan gibi yıllarca hem Galatasaray’ı hem de Milli Takım’ı taşıyan futbolcular var. Bunlardan istifade etmezsen, Sneijder, Melo, Selçuk, Burak, Pandev, Bruma, Telles, Dzemaili, Olcan, Yasin, Umut gibi hücum etkinlikleri yüksek oyunculardan verim alma şansın da azalır. Avrupa ve derbi maçlarında bu uygulamadan vazgeçebilirsin, bu normaldir. Ama Türkiye Ligi için söylediklerim daha gerçekçidir. Galatasaray varlık içinde yokluk çeken zenginler gibi yaşıyor. Şu anda bunları yazarken, Galatasaray Burak ile golü buldu. Daha da goller bulabilir, bu çok önemli değil. Bu, bu yazdıklarımı ortadan kaldıracak bir gerçek olamaz.
‘3 GEKAS İLE OLMAZ’
- PRANDELLI yine değişik bir 11 ile sahaya çıktı. Bu doğru bir davranış mı?
- Sezon başından beri bakıyoruz, Galatasaray’da sürekliliği olan aşağı yukarı 5 kişi var. Bu normalde olması gerekenin çok altında... Bir takımın 8-9 sürekli oynayanı yoksa, bu ‘her hafta yeni bir 11’ demektir. Keza Galatasaray’ın takım savunma anlayışı da iyi değil. Olmaması da normaldir.
- Galatasaray’ın hücumcuları ile ilgili ne düşünüyorsunuz?
- Geçenlerde Akhisar’ın hocası diyor ki, “Biz Gekas’ı taşıyoruz o da bizi.” Galatasaray’ın hücum üçlüsüne bakalım; Burak, Galatasaray’a gelene kadar Trabzon’un Gekası’ydı. O ayrılınca Olcan o pozisyonu üstlendi. Yani bu isimler takımlarının hücumda etkili silahları ama defans anlayışında aynı derecede yoklar. Keza Yasin de geçen yıl Erciyes’in Gekası gibiydi. Her takım 1 Gekas taşıyabilir ama 3 Gekas asla!
- MAÇ sonu görüşünüz nedir?
- Erciyes’te, 3 puana inanan saha içi görüntüsü yoktu. Hücumda bencildiler. G.Saray’ın zor döneminde, daha farklı bir görüntü verebilirlerdi.
‘HERKES PAZAR GÜNÜ OYNAYABİLİRDİ’
- PRANDELLI, “Çarşamba Avrupa maçı yaptık. Bu maçın cumartesi oynatılması skandaldır” demişti...
- Avrupa’da oynayan takımlarımız çarşamba ve perşembe maç oynadı. Bir de önümüzdeki hafta milli maçlar var. Yani böyle baktığın zaman perşembe oynayanların pazar, çarşamba oynayanların da cumartesi oynaması normal. Şu sorulabilir: Hepsi pazar oynatılabilir miydi? Olabilirdi. Prandelli haksız diyemeyiz.
‘GELENLER BASKI ALTINDA’
- İLK 45’te top G.Saray’daydı ama Erciyes çok pozisyon buldu...
- G.Saray’ın orta sahası, teknik kapasitesi yüksek oyunculardan kurulu ama tempo, hız ve çabuk oyun yok. 90 dakikada rakip ceza sahasına kaç kez giriyorlar? Bir büyük takımda olması gerekenden çok az... Tabii bir de Tarık, Olcan ve Yasin gibi futbolcular transfer döneminde o kadar gündem oldular ki otomatikman bu, çocuklar üzerinde büyük baskı oluşturdu. Hal böyle olunca G.Saray’dan oyunun iki yönünü iyi oymasını beklemek hayal olur.
‘BAYRAM MORALi OLDU’
- G.SARAY’ın golleri nasıldı?
- Biri Burak’ın fırsatçılığı, diğeri Sneijder’ın nefis vuruşu... Ama Galatasaray organize ve etkili atak geliştiremiyor, kanatları kullanamıyor veya buradaki tercihleri yanlış yapıyor. G.Saray’ın Erciyes’i yenmesi normaldir. Normal olmayan oynadığı futboldur. Bu G.Saray’ın yerlileri için iyi bir bayram morali oldu. Yabancılar da daha keyifli bir istirahat dönemi geçirecek... Ve kazanmak her zaman güzeldir. Büyük takım kötü oynarken de kazanabilir. Ama bu oyunla sürdürülebilir değildir.
Paylaş