Vur emri stresi

TOBB'un 57'nci Genel Kurulu'nun başladığı dakikalar. İçişleri Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, salonun önünde Genel Kurul Başkanı Kemal Çolakoğlu'nun konuşmasını dinliyor.

Saat 10.40...

Bu sırada Yücelen, çalan cep telefonunu açıp kısa bir süre konuşuyor.

Telefonu kapattıktan sonra yanında oturan Devlet Bakanı Edip Safter Gaydalı'ya bir şeyler söylüyor.

Gaydalı'nın her zamanki neşeli yüz ifadesi kayboluyor.

Hemen arkalarından bu tabloyu izliyoruz.

Yücelen, yerinden kalkarken, bir Çeçen direnişçinin The Marmara Oteli'ni bastığı ve bazı kişileri rehin aldığı haberi bizlere de ulaşıyor.

Yücelen, salon kapısında gazetecilere ‘‘Bir kişinin eylemi’’ diyor.

Bahçeye çıktığında cep telefonundan karşısındakine şu talimatı veriyor:

‘‘Hiçbir pazarlık ve taviz yok. Bir saat içinde bu iş bitmiş olacak. Hukuki şartlar oluştuğunda silah kullanabilirsiniz. Talimatımı bekleyin.’’

TALİMATINIZ EFENDİM

Otomobiline bindiğinde Başbakan Bülent Ecevit'i arayıp olayı aktarıyor.

Emniyet güçlerine, ‘‘Hiçbir pazarlık yapmayacaksınız’’ talimatını verdiğini aktarıyor.

Yücelen ‘‘vurun’’ anlamına gelen ‘‘Hukuki şartlar oluştuğunda silah kullanın’’ talimatını yürürlüğe koymak için Başbakan'dan onay istiyor.

Turizm mevsimi başlarken böyle bir olayın meydana gelmiş olmasına üzülüyor.

Ecevit, önceki akşam TOBB kokteylinde herkesin önünde, ‘‘Son 20 yılın ilk olaysız 1 Mayıs'ınızı bize kutlattığınız için size teşekkür ediyorum’’ dediği Yücelen'in bu isteği karşısında kısa bir süre duraklıyor.

Ancak, ‘‘vur emrini’’ yürürlüğe koyabileceğini söylüyor.

Yücelen, İstanbul Emniyet Müdürü Hasan Özdemir’e talimatını tekrar ediyor:

‘‘Pazarlık, taviz yok. Hukuki şartlar oluştuğunda silah kullanın...’’

Özdemir
, eylemi gerçekleştiren Mustafa Yıldırım'ın basına bir bildiri okuduktan sonra teslim olmak istediğini söylüyor.

Yücelen, karşı çıkıyor:

‘‘Hayır. Ya hamen teslim olur veya sonucuna katlanır. 20 dakikası kaldı. Bunu kendisine aktarın...’’

AĞRI BAŞLIYOR

Ecevit, Yücelen
ile konuşmasının hemen ardından saat 11.00'de Madencilik Sektörü Başbakanlar Konseyi heyetini kabul ediyor.

Ecevit'in stresi her halinden belli oluyor.

Sırtındaki ağrı da bu sırada başlıyor.

Madencilerle yarım saat kadar süren görüşmesinden sonra sırtındaki ağrı midesine doğru yayılıyor.

Hemen özel kalemine ve eşi Rahşan Ecevit'e haber veriyor.

Rahşan Ecevit, süratle Başbakanlığa gelip kendisini hastaneye götürüyor.

MR ve Bilgisayarlı Tomogrofi'den olumsuz bir sonuç çıkmayınca doktorlarının ilk tıbbi yorumu rahatsızlığın ‘‘Stres ve yorgunlukla’’ tetiklenmiş olabileceği şeklinde oluyor.

TÜRKİYE İLE OYNATMAM

Bu gelişmeleri dün, günün yoğunluğu içinde konuşma fırsatı bulabildiğimiz Yücelen'e aktardık. Önce, ‘‘Arkadaşlara anlatmıştım, onlar size aktardı sanırım. Madem duymuşsunuz, ben bir şey söylemeyeyim’’ dedi.

Yücelen'in devamında söylediği şu sözler, gemi ve bir önceki otel baskınlarından sonra, eylemi yapanların ‘‘turist’’ muamelesi görmeyeceğinin en güzel işaretiydi:

‘‘Türkiye'nin geleceğiyle kimseyi oynatmam, bu kişilerle hiçbir pazarlık da yapmam. Bu tür eylemi kim yaparsa yapsın, sonucuna katlanır...’’
Yazarın Tüm Yazıları