‘Bayar bizi tasfiye etmeli’

KONGRE salonunun en önünde eşiyle birlikte oturuyor. Salona girenler hemen herkes yanına gidip tokalaşıp, sarılıp öpüşüyor.

Hepsini, çocukları, eşleriyle birlikte isim isim tanıyor.

Onlara sarılıp öpüşürken kulaklarına hep aynı cümleyi söylüyor:

‘Mehmet Ali’nin arkasında durun, desteğinizi esirgemeyin...’

Bu sözlerin sahibi Hüsamettin Cindoruk...

Kuruculuğunu yaptığı, ‘kendi isteğiyle liderliğini bıraktığı’ partisi Demokrat Türkiye’nin 2. Olağan Kongresi’nde, konuştuğu partililere verdiği nasihat yukarıdaki sözler oluyor...

HEPİMİZ ÇEKİLMELİYİZ

Partililerle öpüşme trafiğinden fırsat buldukça sohbet ediyoruz.

Siyasette yenilerin önünü açmak gerektiğini vurgulayıp ekledi:

‘Şimdi genç bir insan geldi. Dinamik, sağlam, bilgili. Mehmet Ali Bayar, sadece beni, İsmet Sezgin’i değil, Süleyman Demirel’den başlayarak biz eski siyasetçilerin hepsini tasfiye etmeli. Yeniliği açmanın yolu da buradan geçiyor. Ben de bunun için kendisine gereken desteği vereceğim.’

‘Tasfiye işleminde
Bayar’a destek olmak için’ uzun süredir ayrı kaldığı Ankara’ya bundan böyle sık sık geleceğini belirtti.

YA SALON

Cindoruk,
en ön sırada bunları söylerken, arkasında, salonun tam ortasına oturmuş olan delegelere bakıyoruz.

Yaş ortalaması 55 civarında.

Kısa süre sonra İsmet Sezgin ve Mehmet Ali Bayar halef-selef olarak el ele salona giriyorlar.

Tribünler heyecanlı, coşkulu.

Salonun üç tarafına yerleşmiş gençler sloganlar atıyor. Dev davulları çalıp futbol maçındaymış gibi tezahürat yapıyor.

Tam ortadaki delegeler ise tribünlerin ötesinde.

Politbüro üyesi gibiler.

Kurumuş ağacın görüntüsü gibi, sallanan tek yaprakları, bir tek mimikleri yok.

Kürsüde önce, Cindoruk gibi genel başkanlıktan kendi isteğiyle ayrılmayı başaran İsmet Sezgin veda ediyor...

Ardından siyasetin yeni filizi Mehmet Ali Bayar geliyor.

Doğaçlama konuşuyor. Donuk oturan delegeyi dahi hareketlendiriyor.

Sonra yazılı metne dönüyor. İşte o andan itibaren konuşmasının armonisi tekliyor.

Oysa konuşmasının içeriği önemli.

Dayandığı kökenin bugüne kadar sözünü dahi etmekten çekindiği, birçok konuda cesur sözler söylüyor.

Dokuz sayfalık konuşma metninin ortalarına geldiğinde, delege başlangıçtaki pozisyonuna dönerken, tribünler de boşalıyor.

ZORUN BAŞLANGICI

Bayar
değişimden, yenilenmekten söz ediyor, ‘Değişmeyen bir toplum ancak yozlaşır’ diyor.

Kuliste ise yaşı 60’ı geçkin delege, Bayar’ın yönetim listesinde adının yer almamasına hayıflanıyor.

Bir yandan partisinin mevcut yapısıyla bir yere gidemeyeceğini kabul ediyor.

Diğer taraftan ‘ben olmazsam olmaz’ anlayışını sürdürüyor.

Bu görüntüden yola çıkarak, DTP Genel Başkanlığı’na seçilen Mehmet Ali Bayar’ın kısa vadedeki en zor işinin, aşılandığı ağacı yeşertmek olacağı söylenebilir.
Yazarın Tüm Yazıları