5 Nisan 2008
Duvarlarda neler oluyor farkında mısınız? Renkleniyor, desenleniyor, çiçekleniyor ve yaşam alanınızın neredeyse baş aktörü olma yolunda ilerliyorlar. Markalar koleksiyonlarına sürekli yeni boya tonları, duvar kağıtları, stencil formları ve dokulu malzemeler eklerken, tasarımcılar boş durmuyor; özellikle yeni duvar sticker’larıyla en sade stilleri bile baştan yaratıyorlar.
Her rengin farklı etkisi var
Mekanınızı değiştirmenin en çarpıcı yolu boya yapmaktan geçer. Boyalarla bir mekanı olduğundan daha büyük ve daha aydınlık gösterebilirsiniz. Ayrıca seçeceğiniz renk de ortamda farklı bir atmosfer yaratmanızda etkili olacaktır.
Renklerin özelliklerinden dolayı farklı etkileri vardır. Örneğin, yeşil dinlendiricidir. Mavi düzenli ve rahatlatıcı, sarı tonları canlılık ve olumlu bir ortam yaratır. Kırmızı ve turuncu tonları ortama enerji ve hareketlilik katar. Beyaz ışığı yansıtır, ortama ferahlık kazandırır. Parlak ve enerji verici de olabilir. Soğuk bir hava yaratabileceği gibi sıcak ortamlar da sağlayabilir. Beyazın tonları ile oynayarak istediğiniz havayı yakalayabilirsiniz. Doğal ışık, seçeceğiniz beyazın tonunu etkiler. Kuzeye bakan bir odada krem tonlu, güneşli bir odada gri tonlu beyaz kullanabilirsiniz.
Sıcak ve soğuk renklerin kullanım alanları farklılık gösterir. Sıcak renkler alanı daraltırken, soğuk renkler genişlik hissi verir. Salonlar sıkça vakit geçirilen alanlar olduğundan, aydınlık, gözü yormayan, dekorasyona uyumlu ve doğal renklerle boyanmalıdır. Yatak odasında genişlik hissi veren ve dinlendirici renkler bir araya getirilmelidir. Bebek odaları genelde pastel tonlarda boyanır. Çocuklar büyümeye başladıkça odalardaki renk miktarı artar. Onların sağlıklı uyumaları için turuncu, yeşil ve mor gibi ara renkleri kullanabilirsiniz. Mutfaklar için açık tonlar, sarı, bej ve turuncu renkler tercih edilmeli. Banyolarda ise genellikle beyaz duvarlar dingin bir ortam yaratır.
Hangi kağıdı seçmeli
Bir dönemin vazgeçilmezi duvar kağıtları, son yıllarda dekorasyonun yıldızı oldu. Mobilyalarınıza fon olarak kullanabileceğiniz bu renk ve desen cümbüşünde, her stile uygun seçenekler mevcut. Büyük desenleri tercih eden cesur yürekler kadar, daha sade tasarımları seven modernistler için de duvarların söylediği çok söz var.
Hafif desenli ve açık renkli duvar kağıtları, yaşadığınız ortama canlı ve taze bir hava katar. Yatak odanızın, günlük yaşam alanlarınızın, hatta mutfağınızın havasını tazelemek istiyorsanız minik ve hafif desenli kağıtları, açık renk mobilyalarla kombinleyerek hoş ve iç açıcı bir atmosfer yaratabilirsiniz. Özellikle pembenin bütün tonlarını ve pastel yeşilleri tercih edebilirsiniz.
Parlak ve vurgulu renkler kullanırken dikkat etmeniz gereken konu, bunu ne sıklıkta uygulayacağınız. Örneğin tüm odanın duvarlarını kapladığınızda renkler canlı olsa da mekan içinde yorucu olabilir, ama düz renkte boyadığınız odanızın bir duvarını çok sevdiğiniz pop tarzı desenli ve parlak renkli bir kağıtla kaplayabilirsiniz. Bu tarzı en iyi yansıtan turuncu, sarı, fıstık yeşili ya da fuşya tonlarıdır.
Duvar kağıdı seçiminde en sık tercih edilen ince ve zarif çiçek desenleri her tarzda mobilya ile kolayca bütünleşebiliyor. Eğer salona uygulayacağınız duvar kağıdı konusunda net bir seçiminiz yoksa, fazla büyük olmayan desenleri kullanmanızı öneriyoruz. Klasik tarzda döşenmiş bir mekanda rengi fazla vurgulamamak için doğal ve pastel tonları tercih edebilirsiniz. Hem böylece mobilya ve desen dengesini daha rahat sağlamış olursunuz.
İç içe geçmiş geometrik figürlerden ya da farklı desenleri bir arada kullanmaktan hoşlanıyorsanız duvar kağıdınızı geniş, aydınlık bir ortamda kullanmayı deneyebilirsiniz. Küçük ve dar odalarda boğucu bir hava yaratacağı gibi desenin güzelliği de kaybolur. Geometrik ve karmaşık desenleri açık renklerle tercih ederseniz şık ve modern bir hava yaratırsınız.
Salondaki çalışma köşesini ya da giriş gibi geçiş alanlarını diğer mekanlardan farklılaştırmak ve daha sofistike bir hava yaratmak için çizgili bir duvar kağıdı seçebilirsiniz. Birbirine yakın ve yumuşak geçişli tonların bir arada kullanıldığı dikey çizgililer özellikle girişte sıcak ve yumuşak bir ortam yaratır.
Sticker’lar çok popüler
Yaşadığımız mekanlarda pratik ve ekonomik yollarla farklılık yaratmak söz konusu olduğunda akla gelen ilk seçenekler boya ya da duvar kağıtlarıdır. Oysa bunlara alternatif olan ve son yıllarda çok fazla kullanılmaya başlanan daha pratik bir çözüm var: sticker’lar, yani vinil çıkartma desenler... Öyle ki, sadece duvarlarda değil, tavan, zemin ve dolap kapaklarında bile kullanım alanı bulan bu malzeme, mutfaktan yatak odasına her odada da rahatlıkla uygulanabiliyor. Vinil çıkartmalar, evinizde yaratmak istediğiniz etkiyi veya kendi evinizin dekoratörü olma isteğini kolaylıkla verebilen, uygulaması çok kolay bir malzeme.
Duvar ve zeminlerinizi rahatlıkla yenileyebilirsin, evinizde istediğiniz güzellikte bir görüntü elde edebilirsiniz. Vinil çıkartmaların en önemli özelliklerinden biri ne ekstra bir yapıştırıcı malzemeyi ya da kimyasalı, ne de uygulama için özel bir tekniği gerektiriyor. Duvarlarınızı ve evinizi süslemek için yapılmış alternatif bir malzeme. Ayrıca kendinden yapışkanlı olduğu için uygulaması son derece kolay, silinebiliyor, neme ve yırtılmaya dayanıklı.
Farklı bir alternatif: İllüstrasyon
1978 yılında doğan ve İstanbul’da yaşayan Halime Keskin, İstanbul Üniversitesi Radyo Televizyon ve Sinema bölümünden mezun olmuş. Reklam filmlerinde, dekor tasarımı ve uygulaması yapıyor. 2005’ten bu yana da freelance illüstratör olarak çalışıyor. Yaptığı işler arasında Garanti Bankası Fleksi Cardları için burçlar serisi, Rezan Has Müzesi’nin Evvel Zaman Boncuk çocuk kitabı, Komşu Fırın’ın illüstrasyonları, Avrupa Birliği Türkiye Delegasyonu’nun çocuklar için hazırladığı web sitesi için çizimleri yer alıyor. Bunun yanı sıra Alaaddin Adworks Reklam ajansının duvarlarını kaplayan illüstrasyonları da yaptı. Sanat yönetmenliğinin yanı sıra farklı firmalar ve reklam ajansları için illüstrasyon çizmeye devam ediyor. www.hallice.com
Sticker’lar için...
Lunapark Yaratıcı Çalışmalar: (212) 245 94 14, www.lunapark-tr.com
Studio Nommo: (212) 287 49 92, www.studionommo.com
IKEA: (216) 528 05 28, www.ikea.com.tr
Sante Medya: (216) 339 32 68-71, www.santemedya.com
D-c-fix: (216) 472 16 88, www.akalindeco.com
Altın Yaprak: (216) 317 94 37, www.altin-yaprak.com
Props: (212) 323 31 54, www.props.com.tr
Bir odada kaç farklı renk kullanılabilir
Boya yaparken kaç rengi bir arada kullanabilirim diye düşündüğünüz olmuştur. Aslında bunun kuralı yok. Ancak klasik tasarım anlayışı yüzde 60 ana renginiz, yüzde 30 karşıt renginiz, yüzde 10 da vurgulamak istediğiniz renk olmak üzere 60/30/10 oranını kullanın der. Alışılmışın dışına çıkmak istemiyorsanız bu yöntem işe yarayabilir. Ancak odanızın tümünü tek renge boyamak ya da 10 farklı renk kullanmak isterseniz, ilk başta evde yaşayan herkesin fikrini alın deriz. Onlardan sizi şaşırtacak fikirler gelebilir. Daha sonra seçtiğiniz renk örneklerini mobilyalarınızın yanına koyarak aralarındaki uyuma bakın. Böylece daha kolay karar verebileceksiniz.
Yazının Devamını Oku 29 Mart 2008
Yaşam biçimlerinin öne çıktığı bu dönemde, yetenekli stil avcıları kişiye özel tarzlar oluşturuyor. Kişisel tarz ile dış dünyanın etkili biçimde buluştuğu iki alan ise moda ve dekorasyon dünyası. Bugün neredeyse her markasının bir ev koleksiyonu var. Hızla çoğalan mağazalarıyla yaşama mekanlarına da tasarım izlerini bırakan bu dev isimlerden ikisi, Fendi Casa ve Armani/Casa, Türkiye’de İsmet Mobilya çatısı altında birbirlerine komşu oldular.
endi Casa, Promemoria, Tresserra Collection, Giorgetti, Barovier ve Beby Group gibi iddialı mobilya markalarını bünyesinde bulunduran İsmet Mobilya, son olarak da Armani/Casa’nın Türkiye’deki yeni adresi oldu.
33 bağımsız mağazası ve 60 corner’ıyla tüm dünyada hızla yaygınlaşan Armani/Casa mobilya koleksiyonu, ilk kez 2000 yılında Armani’nin Milano Via Manzoni’deki mağazasında satışa sunulmuştu. Tasarımcısı Giorgio Armani’nin amacı, tasarımlarını tüm dünya evlerine sunmak ve bu sayede evrensel bir Armani tarzı oluşturmaktı. Bu markanın ortaya çıkışıyla, Armani sadece bir moda imzası değil, aynı zamanda farklı ürün alanlarını kapsayan, "her şey dahil bir yaşam stili" ile geniş vizyon sahibi bir marka olarak ünlendi.
Mobilya, sofra takımı, aksesuvar, kumaş ve aydınlatma sistemlerinin yanı sıra, banyo ve mutfaklar için de özgün fikirleri bir arada sunan Armani/Casa, özel müşterilerinin siparişlerine cevap verecek geniş bir iç tasarım servisine de sahip. Yeni sezon koleksiyonlarında karakteristik natürel Armani renklerine yer veren marka, özellikle depolama ünitesi tasarımlarıyla dikkat çekiyor. Aksesuarlarda porselen malzemelerin yanı sıra ahşap ve metal detaylara da yer veren koleksiyon, yastık ve masa örtüsü tarzındaki tekstillerde ise parlak kumaşlara, gri tonlara ve minimal çizgilere eğilmiş.
Giorgio Armani, kendi ideal evi için gerekli olanla iletişime giriyor ve hayalindeki yaşama alanını oluşturuyor. Bu alan, kişinin düşüncelerini bir araya getiren, onu eğlendiren, samimi ve özel bir alan. Ancak bu güzellik, lüks ve aşırı gösterişli değil. Bunun yerine, Giorgio Armani bu güzelliği hem duyusal hem duygusal açıdan yorumluyor. Bu felsefe, koleksiyonda bulunan her bir eşyanın dikkatle ifade edilmesi, detay seçimleri, malzeme ve cilalarla ortaya çıkıyor. Sonuç: Her bir parçayı özel bir sanat eserine dönüştüren, zevk veren, kusursuz, belli kuralları olan, stilize ve zengin bir mobilya koleksiyonu.
İsmet Mobilya, Tel: 0212 287 87 27; www.ismetmobilya.com.tr
Dr. Mattress emrinizde
Zihinsel ve bedensel fonksiyonların düzenlendiği aktif uyku sürecinin, hayatımızın kaliteli geçmesine etkisi büyük. Yani "güzel bir uyku çekmek" çok önemli. Evoteks, bu ihtiyacımıza ortopedik ve ergonomik Dr. Mattress yataklarıyla cevap veriyor. Kullanıcının kilosu, boyu, vücut şekli ve tercih ettiği yatış ısısına göre tasarım yapılmadan önce, doktor ve fizyoterapistler eşliğinde ölçümler yapılıyor. Özel biyometrik haritanız çıkarılıyor ve özel yatağınız bu bilgilere göre hazırlanıyor. Bilgi için: www.eniyiuyku.com
Tel: (0212) 281 81 10.
İstanbul’a oturur musunuz
El yapımı özel mobilyalar tasarlayan İtalyan markası Cantori’nin tasarımcıları Alan Cleaver ve Keith Varty tarafından tasarlanan "İstanbul" koleksiyonu, keten, koton ve deri alternatifleri bulunan tekli koltuk, üçlü kanepe ve köşe kanepe seçeneklerine sahip. Leonardo Di Caprio, Naomi Campbell, Boris Becker, Elizabeth Taylor gibi pek çok ünlünün tutkunu olduğu bu markanın tüm serilerini Arta Design’da görebilirsiniz. Tel: (0212) 270 74 64
Bütün yaz Scoop’lasınız
Dünyaca ünlü dış mekan mobilyaları üreticisi Gloster’ın yeni serisi Scoop, İCA Home&Garden tarafından Türkiye’de satışa sunuldu. Tasarımcı Mark Gabbertas tarafından yaratılan Scoop serisi, güneşlenirken, yemek yerken, keyif yaparken, yaz boyunca tüm aktivitelerinizde yanınızda olmaya, keyfinize keyif katmaya hazırlanıyor. Seride yemek sandalyesi, dinlenme koltuğu, yemek masası, şezlong ve ayak uzatma pufu gibi tüm dış mekan üniteleri mevcut. Tel: (0216) 471 31 31.
Yazının Devamını Oku 22 Mart 2008
Tasarımcının yaratıcılığı, önsezileri ve yeteneği çok önemli, ancak yeni koleksiyonlarda doğru formülün tutması için duygusal ihtiyaçları iyi anlamak, duygulara dokunmak ve duygulara seslenen iletişim stratejileri kullanmak da başarı şansını etkiliyor. Sanatta olduğu gibi tasarım alanında yükselen bir ivmeye sahip olan Türk tasarımı, genç ve başarılı isimlerle iyiye doğru yol almaya çoktan başladı. Bu isimleri ve çalışmalarını, önümüzdeki yıllarda daha sık duyacağınıza inanıyorum.
Alper Böler & Ömer Ünal İç mimar ve endüstri ürünleri tasarımcısı Ömer Ünal ve endüstri ürünleri tasarımcısı Alper Böler’in sahibi oldukları Ünal&Böler Studio 2000 yılında kuruldu. İstanbul Design Week 2005’te Nar sehpayla "Yılın tasarımı" ödülünü alan Ünal&Böler Studio, daha sonra Milan Salone del Mobile’nin Salone Satellite bölümünde iki yıl üst üste yer aldı. Salkım askı kitaplıkları, Viyana modern ve uygulamalı sanatlar müzesi Mak’ta ve Milano Rosano Orlandi tasarım galerisinde satılan Ünal&Böler Studio’nun Petek kitaplık tasarımı, Gioia Casa ve I.D. Magazine dergileri tarafından 2006 yılının en iyi tasarımları arasında gösterildi. Petek kitaplık ayrıca, Wallpaper Dergisi Global Edit 2006 Milano sergisinde yer aldı. Ünal&Böler Studio’nun tasarımları akılcı çözümleri ve fonksiyona saygılı formlarıyla öne çıkıyor.
Ünal&Böler Studio; Caferağa Mah., Ruşenağa Sok. 2/11, Kadıköy, İst. Tel: (0216) 418 71 80. www.ub-studio.com
Yonca Akçay, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Akademisi seramik bölümünü 1996 yılında tamamladıktan sonra sanat çalışmalarına başladı. Yurtiçi ve yurtdışında sergilere katıldı ve birçok ödül aldı. 1999-2001 yılları arasında mücevher tasarımcısı olarak çalıştı. 2004 yılından beri Galata’da kendi atölyesinde sanat çalışmalarının yanı sıra, obje, duvar panosu, karo tasarımı ve üretimlerini gerçekleştiriyor. 2005 yılından itibaren Cem Yücel, Eralp Akyol ve Yonca Akçay’ın kurduğu 389g/design collective’le projelere imza atıyorlar. Bu yıl ikinci kez İstanbul Design Week’te 389g olarak yer aldılar. Son tasarımı olan bu lavabo, banyo mobilyasını yatak odası mobilyasına dönüştürmeyi hedefleyerek tasarladı. Dönüştürmek, Yonca Akçay’ın tasarımda sevdiği bir oyun.
Yonca Akçay; Serdar-ı Ekrem cad., Kölemen Çıkmazı, 9, Kuledibi, Beyoğlu, İst.
Tel: (0212) 243 66 62. www.389g.com
Joelle Hançerli, 1982 yılında İstanbul’da doğdu. Üniversite eğitimini Milano’da, Güzel Sanatlar Akademisi endüstri ürünleri tasarımı bölümünde okudu. 2005 yılında New York’a taşındı ve tasarımcı Karim Rashid’in yanında çalıştı. 2006 yılında ilk defa İstanbul Design Week’e katıldı. 2007 yılında depodesignworkshop adında bir tasarım workshop grubu kurdu. Bu workshop grubu ve Lütfen Oturun adlı kendi standıyla bu yıl ikinci kez İstanbul Design Week’te yer aldı. Şu an İstanbul’da bağımsız ürün tasarımcısı olarak çalışıyor. Organik formları seviyor. Elle Decor dergisinin 2007 EDIDA Yarışması’nın Genç Yetenek Ödülü de Hançerli’ye ait. www.joellehancerli.com
Serhan Gürkan, İTÜ Mimarlık Fakültesini üçüncülükle bitirdikten sonra, Chicago Illinois Institute of Technology’de tasarım üzerine yüksek lisans yaptı. 1998’de Türkiye’ye dönerek Bora Mutlu ve Bertan Gürkan’la Gmg In/Ex’i kurdu. Serhan Gürkan ve Tuba Yıldırım imzası taşıyan Altın Oran ve Mukarnas adlı mobilya koleksiyonu basitliğin karmaşası olarak yorumlanabilir. Gmg In/Ex; Sıraselviler Cad., 67/1, Taksim, İst. Tel: (0212) 292 49 31. www.gmginex.com
Eralp Akyol, Marmara Üniversitesi işletme bölümünü tamamladıktan sonra eğitimini ve yaşamını yurtdışında sürdürdü. San Francisco City College'da, ağaç işleri ve mobilyacılık, Oakland Laney College'da metal işleri ve kaynakçılık daha sonra Cal State Long Beach University’de endüstriyel tasarım eğitimi aldı. 2002’de Türkiye'ye döndükten sonra iç mimari, mobilya, grafik tasarım ve sanat yönetmenliği projelerinde çalıştı. Daha çok geridönüşüm ve ready made ilkeleriyle mobilya ve objeler tasarlıyor ve işlerinden sadece bir tane üretiyor. Eralp Akyol; Kuledibi, Serdar-ı Ekrem Cad., Kölemen Çıkmazı, 8, Beyoğlu, İst. Tel: (0212) 243 06 24.
Erdem Akan, Boğaziçi Üniversitesinde makine mühendisliğini tamamladıktan sonra, Manchester’da University of Salford’da endüstriyel ürün tasarımı eğitimi aldı. Ford Motor Company, Dunton ve Dearborn gibi çeşitli tasarım şirketlerinde çalıştıktan sonra, 2004 yılında Bora Akçay’la birlikte Viyana-İstanbul merkezli Maybe Design’ı kurdu. Erdem Akan, tasarımcı kimliğinin yanı sıra, tasarım sergileri küratörlüğü, tasarım yöneticiliği gibi işlere de imza atıyor. İlk in Milano, İstanbul Design Week gibi etkinliklerde yer alan tasarımcı, son olarak İstanbul Design Week’te Sex&Design sergisinin küratörlüğünü ve proje yöneticiliğini üstlendi. Erdem Akan, Kuwait Villa Moda için mağaza iç mimari tasarımı, Divan pastaneleri için kurumsal kimlik ve mimari, Maybe Design için ürün tasarımları yapmaya devam ediyor. Maybe Design; Süslü Saksı Sok., 8/1, Beyoğlu, İst. Tel: (0212) 251 84 24. www.maybedesign.at
Cesur fikirler
Cesur fikirlerin modern çizgilerde hayat bulduğu Haaz Galeri koleksiyonunda yer alan tasarımlar, derinin şıklığı ile birleşerek, mekánları modern zamanların yaşam alanlarına dönüştürüyor. Tasarladığı ürünlere, içsel ilhamı ile hayat veren Patricia Urquiola’nın Moroso için yarattığı Smock da derinin rahatlıkla bütünleştiği ürünlerden biri. Yüksek kalitenin konfor ile buluştuğu pek çok objeyi, tasarımı sadece bir kelime olmaktan çıkarıp hayatınızın bir parçası haline getiren Haaz’da bulabilirsiniz. Tel (0212) 285 07 57.
Ödüllü tasarımlar
Gaia&Gino'nun Karim Rashid tasarımı Creemy çay&kahve seti ve Arik Levy tasarımı Mistic şamdan/vazo koleksiyonları, dünyanın en önemli tasarım ödüllerinden biri olan ve bir kalite damgası olarak nitelendirilen RED DOT ödüllerinde ürün tasarımı dalında ödül aldı. Her yıl yaklaşık 60 ülkeden başvuru alan bu uluslararası ödül, geleceğin moda belirleyicilerini keşfetmeyi amaçlıyor. Dereceye giren bu tasarımlar, tasarım yıllıkları ile Red Dot Design Museum’larda sanat severlerle buluşacak.
Modern el halıları
Ürünlerinde kanserojen madde içermeyen İsviçre boyaları, ipek, ısırgan otu lifi gibi farklı malzemeler kullanılarak özel olarak elde üretilen tasarım halıların ev sahibi Metrekare, tüm zevklere uygun sağlıklı modellerini, kusursuzluktan ödün vermeyen kullanıcıları için Maçka’daki showroom’da sunuyor. Tel: (0212) 343 97 32.
Yazının Devamını Oku 8 Mart 2008
2008’de evimiz ve yaşam biçimimiz için soracağımız pek çok soruyu işin uzmanına yönelterek sezonun trend falını açan Elle Decor dergisinin mart sayısı, bu araştırmasının sonunda bazı ortak tahminler yakalamış. Örneğin, evde yemek yapmak ve evde davet vermek öne çıkacağı için odalar arasında bütün dikkati mutfak ve yemek odası topluyor. Tasarımda dijital teknikler, organik ve asimetrik çokgen formlar, amorf şekiller, doğa dostu malzemeler ve sürdürülebilirlik kavramı ön planda.
Hayat bizim. Evin istediğimiz bölümünde vakit geçiriyor, zevkimize ve ihtiyacımıza göre tasarım ürünleri alıyor, yakıştırdığımızı giyiyor, canımızın çektiğini yiyor, dilediğimiz yere seyahat ediyoruz. Özgürlüğümüzü elden bırakmaya da hiç niyetimiz yok. Aslında hepimiz kendi yaşam biçimimize göre yapıyoruz seçimlerimizi. Dünyanın bir numaralı ev stili dergisi Elle Decor, mart sayısında tasarım, dekorasyon, moda, seyahat ve yemek konularını iyi bilen, araştıran, okuyan, gezen, gören ve sonunda güçlü tahminler yapan kişilere 2008’in trend falında öne çıkan seçimlerini sormuş. İşte verdikleri cevaplar...
Hangi malzemeler
Fransa’da yaşayan ve pek çok uluslararası markaya tasarım yapan Koray Özgen, doğal ile yapayın, yenilikçi ile gelenekselin, yüksek teknoloji ile el sanatlarının iç içe yaşadığı günümüzde en ilginç gelişmelerden birisinin son bir iki yılda varlığını çokça duyuran ’sürdürülebilirlik’ kavramı olduğu görüşünde: "Sürdürülebilirliğe olumlu etkisi olan malzemelerin kullanılması giderek yaygınlaşıyor. Geri dönüşümlü malzemelerle üretilmiş nesnelerin kullanımı ise özellikle Avrupa’da artık alışılmış bir tutum. Bunun yanında, etik değerlere önem veren, üretim ve kullanım süresi açısından doğal kaynaklara, çevreye saygılı olan ürünleri daha çok göreceğiz. Örneğin, daha az enerji kullanarak üretilen ürünler, mono malzemeden ya da yakında oldukça yaygınlaşacağını düşündüğüm, kullanım süresi geçtiği zaman tamamen ayrışıp doğaya karışabilen yapay malzemeli ürünler."
Hangi renk ve desenler
Son projesi Rezan Has Müzesi ile dikkat çeken arkeolog ve sanat danışmanı Sinan Aşkın, renk ve desenlerdeki seçimlerini şöyle anlatıyor: "Geçtiğimiz yıllarda tasarıma hákim olan siyah ve koyu renkler yerini daha neşeli tonlara bırakırken, kahve ve bejlerin de ön plana çıkacağını düşünüyorum. Desen olarak, sıkça kullanılan dantel ve damask motiflerinin devam etmesi muhtemel iken, çizgililer de tercih edilebilir. ’Neo-barok’ çizgilerde yumuşama olacak, sıkça karşılaştığımız ’ghost effect’ ve ’gotik’ olarak da adlandırabileceğimiz karanlık ve dramatik temalardan uzaklaşılacak. Minimalizm ve Uzakdoğu stilleri etkilerini çoktan yitirmişti; artık eklektik stiller revaçta. Kendi tasarımlarımda da sıkça kullandığım modern ve antika beraberliği artık klasikleşti. Retro uygulamalar azalmakta ve art deco stiline yöneliş söz konusu, ki bu beni çok memnun ediyor."
Evin hangi odası
Mimar Çağdaş Yüksel, evin öne çıkacak bölümünü mutfak olarak görüyor: "Bizim kültürümüzde annelerimiz ve aile büyüklerimiz sürekli mutfaklarda vakit geçirirler. Bu sene tekrar mutfakların evin içine yani salon tarafına açık olarak yapılandırılarak ailece vakit geçirilecek mekánlar haline geleceğini ve farklı yaşam alanları oluşturacağını düşünüyorum. Dünyadaki mutfak firmaları bu konsept üzerine çalışıp her türlü malzemeyi kullanır hale getirdiler."
Hangi mutfak
Lezzet ustası şef Mehmet Gürs, dünya mutfaklarında genelde ’yerellik’ akımının öne çıktığını belirterek, bunun birkaç sene önce başlayan ve gittikçe artan bir yaklaşım olduğunu söylüyor: "İnsanlar, haklı olarak dünyanın bir ucunda ham olarak toplanan, tadı tuzu olmayan bir ürünü yemek istemiyor. Yakın olan yerlerden ürün kullandığınızda hem yerel üreticiler destekleniyor, hem de ürünler uçakla taşınmadıkları için gaz emisyonları iyice azalmış oluyor. Türkiye’de bu akım yeni yeni başlamış durumda. Halen egzotik gelen Uzakdoğu mutfağı popülaritesini korumaya devam ediyor."
Tasarımcılar kendilerini yenilemeli
"2008 gerçek değişimin yılı olacak. Tasarımda ortaya çıkacak olan birinci yaklaşım, ’çırpınma’ olacak. Çünkü her şeyin yapıldığı ve denendiği bir ortamda boşa kürek çektigini anlamayan tasarımcılar, yapılmış olan şeyleri, çevirip çevirip yapmaya devam edecekler. Radikal değişimin kaçınılmaz olduğunu anlayan az sayıda tasarımcı ise tasarımın altın yıllarının bittiğini kavrayıp dünyada oluşan tehdit edici gelişimlere uygun bir şekilde kendilerini geliştirip yenileyecekler. Hálá bir problem yokmuşcasına eski yıllarda olduğu gibi tasarım yapmaya devam edenlerin veya ne yapacağını bilemeyenlerin tasarımları da ellerinde kalacak. Dolayısıyla yeni gerçeklere göre kendilerini geliştirip yenileyecek tasarımcılar, 2010'lu yılların gerçek kahramanları olacak."
Eko-turizm yükselişte
"Uçak yolculuğu hem kolaylaştığı, hem de daha ucuzladığı için insanlar dünyanın keşfedilmemiş köşelerini tercih etmeye başladılar. Şu anda Brezilya’nın güneyindeki Florianapolis, kuzeyindeki Jericoacoara ve Trancoso en çok konuşulan yerler. Laos ve Butan gibi yeni turizme açılan ülkeler de en çok merak edilen yerlerden. Ama trendlerin en başında eko-turizm geliyor. Amazon ormanları gibi tabiatin ortasında yer alan ve elektrik, sıcak su gibi lükslerden arınmış Eco-lodge’lar en çok rağbet edilen yerler. Lüks yerlere gelince, Aman Resorts hálá yüksek gelirli yolcuların tercih ettikleri otel zinciri."
Yazının Devamını Oku 1 Mart 2008
Ocak ve şubat tarihlerinde Avrupa’nın çeşitli kentlerinde yapılan fuarlar, önümüzdeki yılın dekorasyon haritasını çizdi. 8-12 Şubat tarihleri arasında Frankfurt’ta düzenlenen ve 138 ülkeden 150 binden fazla kişinin ziyaret ettiği Ambiente 2008, hem sunulan yeni fikirler hem de fuara katılan Türk firmaların fazlalığıyla dikkat çekti. Sunumlarının anafikri, retro ve barok çizgilerin artık yerlerini doğal renklerle malzemelerin kullanıldığı modern-elegan çizgilere bıraktığını fısıldıyordu.
ünyanın en önemli ticaret fuarlarından bile olan Ambiente fuarı, Frankfurt’ta açan güneşle birlikte 5 gün boyunca dünyanın farklı ülkelerinden gelen dekorasyon markalarının doyumsuz gösterisine sahne oldu. Her sene olduğu gibi, Türkiye’den fuara olan ilgi büyüktü. 4600 uluslararası katılımcı arasından 100’ü aşkın firma Türkiye’den katılmıştı. Türk katılımcıların ilgiyle beklediği bu fuarda İMMİB (İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri) çeşitli Türk firmalarını düzenlediği Türk pavyonu çatısı altında topladı.
Önemli bir buluşma platformu olma özelliği taşıyan Ambiente bu sene üç ana bölümden oluşuyordu: Mutfak ve masa üstü grubuna ait ürünlerin bulunduğu Dining, hediyelik eşya bölümü Giving ve iç dekorasyona ait ürünlerinin bulunduğu Living. Beş gün boyunca masa ve mutfak ürünleri, hediyelik eşya, ev ve mobilya aksesuarları gibi farklı birçok alanda 2008 yılının yeni tasarımları sergilendi.
Yetenek avcısı
Ambiente, geçen sene olduğu gibi, yeni yetenekleri desteklemek amacıyla Talents 2008 adı altında genç tasarımcı, öğrenci ve yeni açılan stüdyoların kendi ürünlerini ücretsiz olarak sergileyebileceği bir sergi alanına yer verdi. Yeni yeteneklerin sektörün önde gelen firmaları ve profesyonelleriyle tanışma fırsatını yakaladığı fuarda, birbirinden farklı yarışmalar da düzenlendi. Alman Tasarım Konseyi tarafından Alman Ekonomi ve Teknoloji Bakanlığı adına organize edilen Almanya Tasarım Ödülü, ürünlerin tasarımlarındaki başarılarının yanı sıra fonksiyonellikleri ve çevreye uyumlarına göre verilen Design Plus Ödülü, plastik bazlı ürünler arasında yılın ürününe verilen ve bu sene ikinci kez düzenlenen Plastik Ödülü, başka ürünleri taklit edenlere verilen Plagiarius Ödülü sahiplerini buldu.
Özel projeler
Bu sene Ambiente’de en ilgi çeken projeler, Asianliving ve Ambiente goes City projeleriydi. Ambiente ile aynı zamanda, Ambiente’den sadece birkaç kilometre uzaklıktaki Offenbach’da kapılarını ziyaretçilere açan Asianliving’de 300’e yakın firma banyo, mutfak, ev, bahçe, ve hediyelik için üretilmiş Asya yapımı ürünlerini ziyaretçilere sundu. Ambiente fuarı bu sene 3. kez sadece fuar alanında olmaktan çıkıp Frankfurt şehrine de yayıldı. Ambiente goes City mottosu altında Frankfurt’taki birçok mağaza, Ambiente fuarı katılımcılarının en son yeniliklerini ve ürünlerini özel dekore edilmiş mağaza vitrinlerinde sergiledi.
www.ambiente.messefrankfurt.com.
Trendler anlatıldı
Ambiente, bu yılın en önemli trendi olarak Japon Stili’ne yer veriyordu. Japonya’dan seçilmiş tasarım ürünlerinin tanıtıldığı bir projeye de yer veren fuarda Japon pavyonu yoğun ilgi gören yerler arasındaydı. Bu sene ilk kez Ambiente’nin Trend Forum bölümünde sezonun en önemli trendleri hakkında detaylı bilgi verildi. Bora Herke Stilbüro’nun yaratıcı takımı gelecek sezon için materyal, renk ve şekil açısından son trendler üzerine ilginç açıklamalarda bulundular: "Modern, elegan ve doğalın yeni tasarımlara damgasını vuracağı yeni sezonda yalın bir modernliğin doğurduğu zarif tasarımlar trend olacak.
El yapımı ürünler
Hiref Tasarım’dan Ambiente 2008’e katılan Ebru Çerezci ve Güvenç Kılıç’a göre bu sene fuarda el yapımı ürünlerin çağdaş tasarımla birleştirilmesine ve Anadolu kültürüne ilgi oldukça yoğundu. Her yeni koleksiyonunda Anadolu’nun farklı bir sanat ve yeraltı zenginliğini kullanmaya özen gösteren Hiref’in yeni koleksiyonu özellikle Amerika ve körfez ülkelerinden talep gördü.
Ödüllü halı tasarımcıları
Ülkemizde moda endüstrisinin ve tekstil sektörünün gelişmesi, uluslararası alanda söz sahibi olabilmesi için çalışmalar yapan İTKİB, moda ve tasarım alanında gerçekleştirdiği önemli atılım ve girişimlerle, pek çok tasarımcıya ve etkinliğe evrensel kimlik kazandırma yolunda destek vermeye yepyeni bir yarışmayla devam ediyor: Halı Tasarım Yarışması. İlk kez bu yıl İHİB ev sahipliğinde düzenlenen yarışma, bundan sonra her yıl yapılacak. Yarışmanın amacı, sadece genç yeteneklerin çalışmalarını sanatsal anlamda ortaya çıkarıp tanıtmak değil, aynı zamanda bu tasarımları işlevsel bir halde sektörün ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde sunmak. Bir diğer hedef de, bu topraklarda köklü bir geçmişi olan halıcılığı modernize edip, sahip olduğumuz mirası kullanarak uluslararası piyasada payımızı artırmak. Bu yıl katılan 85 yarışmacı arasından ön elemeyi kazanan 10 finalist, Ocak ayında Almanya’nın Frankfurt şehrinde düzenlenen Heimtextil ve Hannover şehrinde düzenlenen Domotex Yer Kaplamaları fuarlarına götürüldü. İlk 3 dereceyi alanlar geçtiğimiz hafta belirlendi: Birinciliği Seher Süleymanoğlu, ikinciliği Başak Özdemir, üçüncülüğü ise Serkan Çağlar kazandı.
Yazının Devamını Oku 23 Şubat 2008
Geçtiğimiz ay sonunda Paris’te görme fırsatı bulduğum bu halı ve kilimler, sadece ilmeklerine yerleşen tasarımcı imzalarıyla değil, barındırdıkları kültür mirasıyla da çok etkiledi beni. Geniş bir coğrafyanın otantik imgelerini bulacağınız bu evrensel tasarımların tümü, geleneksel el tezgahlarında dokunmuş.
aruk Malhan, Belkıs Balpınar, Selma Gürbüz, Ahmet Güneştekin ve Pascal Mourgue, Koleksiyon markası altında bir araya geldiler. Beş farklı tasarımcının kaleminden, ruhundan, kültüründen çıkan halı ve kilimler aynı koleksiyonda birleşti. Onlar, ortak hafızaya kaydolan imgelemleri, söylenceleri, hikayeleri, renkler, biçimler ve malzemelerle ilmeklere yansıttılar. Farklı dönemlere ve çağrışımlara, geçmişe ve geleceğe yüzünü dönen bu tasarımlar, karakteristik izdüşümleriyle evrensel birer tuvale dönüştü. Beş tasarımcının hazırladığı bu halı ve kilim koleksiyonu, geçen ay Hannover’de düzenlenen Domotex ve Paris’teki Maison Objet fuarlarında dünyayla buluştu.
Ünlü tasarımcıların imzasını taşıyan seçki, ortak hafızaya kaydolan imgelemleri, söylenceleri, hikayeleri, renkler, biçimler ve malzemelerle anlatıyor. Hafızasında Doğu Akdeniz’den Afrika ve Arap Yarımadası’na uzanan Mezopotamya iklimlerinin mirasını barındırıyor. Sanatın, el işçiliğinin, nesnelerin, renklerin yaratıcısı kültürlerin varoluşlarındaki otantikliği evrenselliğe ulaştırıyor. Genlerinde binyılların kayıtlarını taşıyan bu özgün koleksiyon, şimdiye ve geleceğe yeni şeyler söylüyor.
Geleneksel süreçlere sadık kalınarak üretilen halı ve kilimlerin tümü el tezgáhlarında dokunmuş. Kilimlerde Konya ve Afyon yöresinin yaylım koyunlarından elde edilen yünler kullanılmış. Medeniyetlerin yolunu açtığı bu çok kültürlü etkileşimde karakterini bulan Anadolu topraklarının zengin mazisinden güç alıyor Koleksiyon kilim ve halı koleksiyonu. Coğrafyamızı, kültürümüzü, sanatımızı folklorik ve etnografik değerlerin ötesinde özgün tasarım değerleriyle sunuyor. Koleksiyon; tel: (0212) 223 13 20.
"Nadas", Faruk Malhan
Mezopotamya literatürünün kıymetli simgelerinden biri yılan; iyileştiren, sağlık veren, ölümsüz ve ilahi... Gılgamış Destanı’nda yılanın özel bir yeri vardır. Yılan, Gılgamış’ın elindeki gençlik ve yaşam veren otu yiyerek gömleğini değiştirme, yani gençleşme ve ölümsüzlük özelliği kazanır. Mitra dininde yılan, hayat bitkisini, hayat ağacını ve hastaları iyileştirmeyi bilen ilahtır. Nadas, bu metaforla geçmişin bilinçaltına sesleniyor.
3 bahar koleksiyonu
Marks&Spencer yeni ev aksesuarları ve ev tekstili ürünleri mağazalara geldi. Üç koleksiyon dikkat çekiyor: Koyu renklerin, grafik desenlerin, oryantal çiçeklerin etrafına kurulmuş güncel bir görünüm sunan Fusion, yumuşak grafik desenleriyle sıcak ve modern bir stil yaratan Soft Graphic ve parlak tarzıyla lüksü temsil eden Autograph.
"Oluşum", Belkıs Balpınar
"En küçük mikro organizmaların mikrokozmostaki oluşumları, makrokozmostaki spiral benzeri hareketler gibi sembolik motiflere dönüşebilir" düşüncesiyle bu halı tasarımında hücrelerin oluşumu temasına odaklanmış Balpınar. Zaman içindeki Oluşum’un sürekliliğini gösterebilmek için de tasarımdaki hücrelerin bir bölümünü bordürlerde yoğunlaştırmış.
Oynamak önemlidir
Oyunun önemini ön plana çıkarmayı ve daha yaratıcı nesiller yetişmesine katkıda bulunmayı amaçlayan Leonardini, geleneksel oyuncakları yeniden yorumlayarak üretimini sağlamak ve yurtdışına ihraç etmek amacıyla genç tasarımcılara açık ahşap oyuncak tasarımı yarışması düzenliyor. Yarışmaya katılacak eserlerin (öncelikle 0-8 yaş grubundaki çocukların ya da büyüklerin oynayacağı düşünülerek), eğlenceli-yaratıcı-eğitici olması temel değerlendirme kriteri olacak. Eserlerin teslim tarihi 16 Nisan 2008, bilgi için www.leonardini.com.tr’ye başvurabilirsiniz.
Yazının Devamını Oku 16 Şubat 2008
Giysi, ayakkabı, mücevher, şapka, gözlük, kozmetik derken uzayıp giden ’hazırlanma’ listesini bir araya toplayan giyinme odaları, artık sadece depolama amacı taşımıyor. Pratikliği, estetiği ve doğru fonksiyonlara sahip olması düşünelerek tasarlanıyor; zaman ve alan kazandıracak şekilde ve kişinin stiline uygun olarak projelendiriliyor. Evin -özellikle yatak odasının- kurtarıcı alanı olan giyinme odaları artık lüks değil, koşulsuz bir ihtiyaç.
vinizde bir odayı giyinme odası haline getirmeyi planladıysanız, odadaki kolon ve kirişler gözünüzü korkutmasın. Giyinme odalarında her tür girinti ve çıkıntıyı akıllı bir düzenlemeyle işinize yarar hale getirebilirsiniz. İki kolon arasında kalan nişlere eşyalarınızı yerleştirebilir, sütunları aynalarla kaplayabilirsiniz. Açık ya da kapalı bir giyinme odasını düzenlerken önce ihtiyacınızı belirleyin. Askı asacak yere mi yoksa raflara mı daha çok ihtiyacınız var? Ayakkabılar ve çantalar nerede durmalı? Bu soruların cevapları giyinme odanızın planı için büyük önem taşıyor. Genellikle 20-30 cm derinliğindeki raflara rahatlıkla yerleşebilen t-shirt’ler, derinliği daha geniş olan raflarda iki sıra oluşturmak zorunda kalıyor. Birini aldığınız zaman diğerlerini bozmak istemiyorsanız çekilebilen raf veya sepet gibi bölmeler tercih edin. Pantolon askıları minimum alandan maksimum faydalanmayı sağlıyor. Ucu açık ızgara görünümündeki askılar sayesinde 40-50 cm genişliğinde bir alana 6-7 pantolon yerleştirmeniz mümkün. Eğer seçiminiz kapaklı bir sistemse, odanızın genişliği çok önemli. Ortalama 50 cm’lik menteşeli kapılar, karşılıklı açıldığında 1 m yer tutuyor. İki duvara yerleştirilen dolapların arasında siz de duracağınıza göre, kapılar kapalıyken dolaplar arasında en az 150 cm boşluk olmalı. Daha küçük odalar için raylı kapıları tercih edebilirsiniz. Akordiyon kapılar da bir seçenek olabilir. Ayakkabılarınızı kutular içinde saklıyorsanız, raflı bir sistem şart. Kemerleriniz için askıları veya ayrı ayrı yerleştirebileceğiniz özel çekmeceleri de tercih edebilirsiniz.
Gardrop seçerken nelere dikkat etmeli
İç aydınlatmaya dikkat edin, özellikle büyük gardrop sistemlerinde spot aydınlatma mutlaka olmalıdır.
Ayakkabıların, havalandırılabilecek ayrı bir bölümde yer alması gerekir.
İç rayların kalitesi önemlidir ama yetenekli bir dolap için yeterli değildir. Kapaklar büyüdükçe dönme ihtimalleri artar, ray ne kadar kaliteli olursa olsun kapak dönerse yerinden çıkar ve fonksiyonsuz hale gelir. Dolayısıyla seri imalat yapan firmaların bu konuda aldıkları önlemler uzun vadede işe yarar.
Gardrobun yüksekliği, ceket ve gömlekler için en az 110 cm, palto ve elbiseler için en az 160 cm; derinliği ise en az 60 cm olmalıdır.
İç aksamları seçerken artı ve eksileri değerlendirilmeli. Örneğin, asansör askıları -çok yüklenildiğinde- kaldırmak zorlaşır, en kullanışlı olanları sopalı askılardır.
Bu indirim kaçmaz
Halı dünyasının önemli markası 3K, 3K Rugstore, 3K Konsept mağazaları ile tüm Türkiye’deki Tepe Home’ların içindeki 3K Corner’larda yüzde 30 ile 50 arası indirim başlattı. Bahar gelmeden "yerimi" değiştireyim diyorsanız, farklı renk, doku ve tarzdaki halılar arasında karar vermenin tam zamanı. Tel: (0216) 385 78 81.
Deluxe Tea Candles
Jo Malone, kokunun da tıpkı renk gibi, iç mekanları değiştirmek, zenginleştirmek ve onlara son dokunuşları yapmak için yaratıcı bir dekorasyon aracı olduğuna inanıyor. Evlerimize sunduğu son aroma ise, beyaz çayın sofistike kokusunun, lezzetli ve beklenmedik içeriklerle harmanlanmasından oluşan yeni Deluxe Tea Candles. Üç özel koku çeşidi var. İstikamet, Kanyon mağazası...
Romantizm kapıda
Dünyaca ünlü İtalyan moda markası Blumarine, romantik tasarımlarıyla evlerimizi de giydiriyor. Markanın zarif ve feminen çizgiler taşıyan 2008 koleksiyonu, Beymen Home’da dekorasyon tutkunları ile buluşuyor. Feminen, şık ve zarif detayların ön planda olduğu, fuşya, lavanta, fildişi renklerinin hakimiyetinin görüldüğü koleksiyon, çiçek motifleri, gül desenleri ve bahar dalları ağırlıklı olarak hazırlanmış.
Yazının Devamını Oku 9 Şubat 2008
Trend avcıları, gelecek sezonun moda renk, motif ve tekstil trendlerini araştırıyor. En büyük fuar şirketlerinden Messe Frankfurt, her sene bu araştırmalardan çıkan dört büyük dekorasyon ve tekstil trendini bir kitapta topluyor. Bu yıl da uluslararası trend ajansları, Alvisi e Alvisi, bora.herke, Carlin, Concept Magenta ve Stijlinstituut Amsterdam bir araya geldi, yeni sezon kodlarını belirledi. Onlar diyor ki, 2008 orijinal, sihirli, düşsel ve canlı olma zamanı!
öşemelik kumaşlardan perdeye, desen tasarımlarından termal baskılara, yastıklardan yatak takımlarına, duvar kağıtlarından halılara kadar ev tekstilinin her yönünün yansıtıldığı Frankfurt Heimtextil fuarı, her yıl kaçırılmaması gereken bir sektör randevusu. Messe Frankfurt tarafından düzenlenen bu fuar, bu sene 9 Ğ 12 Ocak tarihleri arasında 38. kez düzenlendi ve sektörünün yeni fotoğrafını çekti. Geçtiğimiz yıl 500’ü Almanya’dan, 2.407’si Almanya harici 68 farklı ülkeden gelen 2.907 katılımcı firma, fuar alanında ziyaretçilere yeni ürün ve farklı hizmetlerini sergiledi.
"Stil, tavırdan çok daha fazlasıdır" mottosuyla yapılan fuar, sunduğu geniş ev tekstili ürün gamının yanı sıra, trend forumları, workshop’lar, uluslararası arenada olan yenilikler hakkındaki yapılan konuşmalar, seminerler ve yarışmalarla da bu sene katılımcı ve ziyaretçilerine keyifli günler yaşattı.
Fuar kapsamında hazırlanan çalışmalardan biri de, 5 trend ajansının fikirleriyle oluşturulan trend kitabıydı. 2008 yılını "orijinal, sihirli, düşsel ve canlı olma zamanı!" olarak belirleyen bu kitap, sezonun trendlerine gönderme yapan bu dört anahtar sıfatı farklı yönleriyle ele alıyordu.
Orijinal
"Orijinal", ana motifi doğayla iç içe yaşam olan bir konsept. Yeni ve eski, mantar ve metal, keçe ve plastik gibi el yapımı olan ürünlerle işlenmiş ürünler bu konseptte bir arada bulunuyor. Bitkilerden ve doğallıktan etkilenen tasarımlar, ürünler ve yüzeyler, kumaşta, modada ve dekorasyonda ortaya çıkıyor. Daha önceleri spor ve yürüyüş kıyafetlerinde denenen kumaşlar, bu kez mobilya ve iç dekorasyonda kullanılıyor. Renk paletinde haki ve koyu beyaz gibi doğayı çağrıştıran renkler bulunuyor. Bu renkler pembe gölgelerle tamamlanıyor ve canlı ana renklerle karıştırılıyor. Bu konsept, ilhamını Japon mimar Toyo Ito, İtalyan mobilya üreticisi Porro, Amerikalı artist Elizabeth Peyton ve İtalyan moda markası Prada’dan alıyor.
Sihirli
Bu konseptin sembolü ise Brüksel’deki "Atomium". Tasarımcıların görüşüne göre, bu geleceğe güven ve optimizmi simgeliyor. Modern lüks ile art deco’nun füzyonu, fütürist vizyonlar ve moderne duyulan tutku ve minimal dekorasyon stilleri, "sihirli" konseptinin kodları. Dramatik ve modern hikayeler anlatıyor; masallardan esinlenen tasarımlar, kumaşlar, yüzeyler ve mobilyalar ev dekorasyonunda oldukça yaygınlaşıyor. Koyu, gizemli renkleri petrol yeşili, koyu gri ve leylak rengi tamamlıyor. Açık vurgulu renkler ise bu renkleri bütünlüyor. Moda markası Balenciaga, Fritz Lang’in filmi Metropolis ve Fransız tasarım dehası Philippe Starck, bu konsept için ilham verenler.
Düşsel
Trend kitabının bir diğer bölümü olan "Düşsel" konsepti, fütüristik, ultra modern ve sade olanı temsil ediyor ve bu özellikleri alışagelmemiş materyal kullanımıyla birleştiriyor. Metalik, düz, parlak ve hislere hitap eden ürünler bu trendin temelini oluşturuyor. Doğruluk ve ruh bu anlamda önem kazanıyor. Fonksiyonellik ve açıklık, karışık ve renkli dekorasyonla yer değiştiriyor. Yüzeylere uygulanan değişken yaklaşımın yanı sıra, sarı ve açık mor gibi pastel ve modern renk kullanımı bu trendin ana özelliklerden.
Canlı
Hollanda Hilversum’daki cephesi film karelerinden oluşan Media Centre, bu temanın sembolü olmuş. Yüksek teknoloji, sportif çizgiler, 60’lı yılların tasarımları, hacimli görünümler yeniden bir araya geliyor. Mizah ve plastik, neon ışııklandırmayla parlak biçimde renklendirilmiş XXL boyutları, ışıltılı ve dinamik yüzeyler bu görünümün işaretleri. "Canlı" trendinin tek renkli renk şeması canlı neon bir spektrumda yansıyor. Bu spektruma siyah ve beyaz da eklenebiliyor. Mimar Neutelings Riedijk, mimar Ron Arad, tasarımcı Ettore Sottsass, tasarımcı Patricia Urquiola, tasarımcı Marcel Wanders, tasarımcı Jamie Hayon ve İtalyan mobilya üreticisi Kartell, bu trendi etkileyen isimlerden.
2008 tekstillerinde neler ön planda
Sezonun renk skalasının başrolünde farklı tonlarıyla mor var.
Pek çok kumaş, metal, bronz, altın ve gümüş ışıltılarla hareketlendirilmiş.
Çift taraflı dokumalar farklılık yaratıyor.
Chintz’in muhteşem geri dönüşü yaşanıyor.
Floral desenler hiç olmadıkları kadar popüler.
Favori dekoratif motifler arasında kuşlar ve kelebekler var.
Çizgili kumaşlarda çizgilerin kalınlığı 30 cm’e kadar genişleyebiliyor.
60’lı yılların desenleri büyük boyutlarda kullanılıyor.
Kandinsky tablolarını anımsatan kumaşlar çok moda.
Farklı materyallerin bir araya getirilmesiyle üretilen kumaşlara çok sık rastlanıyor.
Hediye bir kitap
Elle Decor dergisinin şubat sayısıyla birlikte verdiği "Yaratıcı Evlerden Yatak Odaları" kitabı, farklı stillerde 70 yatak odasını bir araya getiriyor. Doğal, klasik, egzotik ve teatral tarzlara sahip örneklerden biri, yatak odanız için tam aradığınız ilham kaynağı olabilir.
Rafine zevkler
Promemoria, Tresserra Collection, Fendi Casa, Carmani/Casa gibi koleksiyonları bünyesinde barındıran İsmet Mobilya, Giorgetti koleksiyonuyla da çok iddialı... 2007-2008 Giorgetti Koleksiyonu’ndaki Massimo Scolari Theo masa, kalın üfleme camdan yapılmış ayaklarıyla göz dolduruyor. Theo masa ile uyumlu Dora sandalyelere gelince; sırtı kavrayacak şekilde perdahlanmış alüminyum detayıyla öne çıkıyor. Mobilyaları İsmet Mobilya’nın İstanbul-Etiler ve Ankara-Çankaya Showroom’larında bulmak mümkün...
Yazının Devamını Oku