Paylaş
Bazı değerli sanatçılar jüri üyelerinin birbirlerine oy verdiğinden, birilerini kayırdığından dem vurdular. 33 kişi var o jüride. Bilgili ve son derece mümtaz şahsiyetler. Tiyatro dünyasında herkes herkesi tanır. Tanımak başka, kayırmak başka. Bu 33 kişi, etik dışı davranacak kadar olgunluktan, samimiyetten ve terbiyeden uzak insanlar, öyle mi? Çok üzücü bir ifade. Sonra, adı adınca insanları hedef göstermek çok yanlış. Ayıp. “O ona öyle demiş-bu buna böyle söylemiş” filan falan. Niyet okuyucusu mu olduk? Jüriler tartışmalı kararlar verebilirler. Ben de eleştirdim bazı adaylıkları evvelki yazımda. Normal bir şey. Hocalar, sanatçılar, uzmanlar var orada. Bu değerli insanların vicdani ehliyetine güvenmiyorsak burası bitmiştir, kapatalım kepenkleri, Singapur’a göç edelim. Duyan da ortalıkta milyonluk para ödülleri uçuşuyor zannedecek.
Tiyatromuz ülkeye olgunluk dersi verebilecek düzeydedir. Tahkir etmeden eleştiri yapma zarafetini sergilemesi beklenir. Maksadını aşan, nevrasteni krizini andıran bu ifadeler yüzünden yara almıştır.
“Komedi veya Müzikal” diye bir kategori vardı. Kaldırdılar. Doğru yaptılar. Sanki Broadway’deki gibi bir sürü müzikal yapılıyor. Olmayan bir şeye nasıl ödül versinler! Bu devirde artık ‘komedi-dram’ diye bir ayırım da yok. Oyun oyundur. Ustalar unutuluyormuş. Münir Özkul’a onur ödülü verdiler, demek ki unutulmuyor. Alternatif tiyatrolara laf ediyorlar. Sumru Yavrucuk geçen yıl “alternatif” Kumbaracı’da şahane oynadı, ödül aldı. Vermeseler miydi? Alternatifler tiyatromuzun yüz akı. Artık ana akım onlar. Ödenekliler, eskiler, benim kuşak filan, asıl biz alternatif olduk, farkında değiliz. 18 yıllık bu ödül tiyatromuzun en değerli kazanımlarından biridir. Jürinin gitmediği oyunlar var diyorlar. Varsa günahı boynuna. “Hafta sekiz gün dokuz” tiyatrodayım, jüriyi her yerde görüyorum. Afife’yi içtenlikle destekliyorum.
Paylaş