SIKILDIM, her hafta aynı şeyleri yazmaktan. Her hafta zirvedeki 4 atlının peşinden koşmaktan... Geçen haftaya kadar Beşiktaş liderdi, şimdi Fener. Haftaya Allah kerim...
Yani, değişen bir şey yok. Kafadaki 4 takım her hafta sonu bir zirve oyunu sergiliyor, milyonlar da ekran başına koşuyor.
Bu nedenle geçen haftayı kısa kesip, hemen yeni haftaya dalacağım. Geçen haftadan aklımda kalan G.Saray-Denizli maçındaki Servet’in golü. Böyle goller kolay unutulmuyor.
Benzeri bir golü 60’lı yıllarda Beşiktaşlı Arif atmıştı. ’Bitik Arif’ derlerdi ona. Bir F.Bahçe maçıydı. Top gelip üst direğin üzerine adeta oturdu. Sonra aşağıya doğru kaydı. Arif, koşarak gelip vurdu kafayı. Ve gool...
Yaklaşık 45 yıl sonra aynı golü bir kez daha gördüm. O dönemde Beşiktaş’a vuran amorti, geçen hafta G.Saray’a çıktı. Ve G.Saray bu golle, F.Bahçe’nin liderliğine ortak çıktı.
Hani, derler ya... Artık önümüze bakalım. Ne var önümüzde?
Beşiktaş-F.Bahçe derbisi!
Final gibi bir derbi. Beşiktaş için gerçekten bir final. Son şans, son fırsat. Ne derseniz deyin...
Kaybederse, işi bitik.
F.Bahçe kaybederse?
G.Saray’ın yüzünde güller açar...
Gördüğünüz gibi sevgili okurlar. Her hafta papatya falı açıyorum. Sıkılsam da bunları yazmak zorundayım.
Öyleyse, fala devam...
Sivasspor bu hafta Kasımpaşa deplasmanına gidecek. Kazanırsa, yine şampiyonluk kervanına takılıp, gelecek haftalara koşacak.
Bildiğiniz gibi Beşiktaş ve G.Saray maçlarını içerde oynayacak Sivasspor. Bu işin sakası yok... En ufak bir hata Sivasspor’u zirveye fırlatır. Sivasspor yakaladığı bu şansı gerektiği gibi değerlendirirse...
Neden olmasın. Neden Anadolu bir şampiyon çıkarmasın!
* * *
AKILLARI hep şampiyonlukta. Zirvenin 4 atlısı onunla yatıp, onunla kalkıyor.
Demiyorlar ki...
İlk 2’ye giremezsek, Şampiyonlar Ligi bir hayal olur!
Ya ilk 3’e giremezlerse...
O zaman da UEFA bir başka bahara!
Her neyse, biz yine ligimize dönelim...
Beşiktaş-F.Bahçe derbisi sonucu merakla beklenen bazı sorulara da açıklık getirecek.
Beşiktaş haftaya Bobo’suz giriyor. F.Bahçe Deivid’siz... Bobo sorun değil. Holosko-Nobre ikilisi ideal çift.
Ancak, Deivid, F.Bahçe için bir kayıp. Yine de Alex’in varlığı her şeyi unutturuyor. Biraz oynadı mı, tabela hemen değişiyor.
Alex dedim de aklıma Ricardinho geldi!
Ne umutlarla almıştı Beşiktaş. Yazılanları, daha doğrusu yazdıklarımızı hatırlıyorum... Alex’e rakipti. Beşiktaş, bir lider bulmuştu. Ve sorunlar bitmişti. Şimdi haberlere bakıyorum...
Fener maçı öncesi Ricardinho kadro dışı!
Olacak iş mi?
Olur, olur. Çok bile beklediler. Bir gün de çık bir maçı sırtla. Bir maçı kurtar. Adına-şanına yakışır bir top oyna!
Bir yılda aldığın 1 milyon 650 bin Euro için biraz oyna!
Demek istediğim, bir Alex’e bakın, bir de Ricardinho’ya. Alex, F.Bahçe için bir güvence. Ricardinho, Beşiktaş için bir ayak bağı...
* * *
BU derbinin sonucu, teknik adamları nasıl etkiler? Zico’ya pek dokunmaz.Yine de camiada buruk bir hava eser.Sadece birkaç sitemli sözle unutulur bu yenilgi.
Çünkü F.Bahçe, böyle bir kayıbı Ali Sami Yen’de G.Saray ile oynayacağı maçta giderebilir.
F.Bahçe’de, değişmeyen bir kaide vardır...
Ezeli rekabetin favorisi hep F.Bahçe’dir!
Yani, Zico’nun bir şansı daha var.
Ya, Beşiktaş kaybederse?
Biliyorum yazılıp- söylenecekleri. Hedefteki adamı da biliyorum. Belki bir kurşun da ben sıkacağım.
Bu da teknik adamların değişmeyen kaderi. Kaybetmeden hep kazanacaksın. Ne kadar saçma olsa da... Kazanacaksın kardeşim!