Şampiyonlar Ligi macerasını Paris Saint-Germain maçıyla noktalayan Medipol Başakşehir lige yeniden dönüş maçında Gaziantep karşısında beklemediği bir mağlubiyet aldı.
Başakşehir, ilk bölümlerde önce savunma arkasına uzun oynayarak Crivelli’yi topla buluşturmak istedi. Gaziantep savunması bu toplara geçit vermeyince bu kez Rafael ve Gulbrandsen ikilisiyle sağ kanattan etkili olmayı denedi.
Konuk ekip ise aynı koridordan Maxim ile hızlı kontralar arayarak rakibinin hücum dengesini bozmaya çalıştı. Ve maçın hemen başında Mirallas ile karşı karşıya bir pozisyondan yararlanamadı. Oyunun hakimiyetini elinde tutan Başakşehir, Chadli ve Gulbrandsen ile yakaladığı pozisyonlardan gol üretemeyince daha ilk dakikalarda benzer bir pozisyondan yararlanamayan Mirallas ikinci kez bulduğu fırsatı değerlendirdi ve Gaziantep’i soyunma odasına 1-0’lık üstünlükle götürdü.
SADECE İRFAN CAN
İkinci yarının hemen başında da uzun toplar deneyen Başakşehir bu kez Chadli’ye istediği pozisyonu yarattı ve maçta yeniden beraberliği yakaladı. Özellikle golden sonra İrfan Can’ın ayağına bakan Başakşehir’in 65’ten sonra oyun temposu tamamen düştü. Akabinde Muhammet’in golüne engel olamadı ve bu sezon sahasındaki ikinci mağlubiyetini aldı.
Yoğun Şampiyonlar Ligi ve Süper Lig takviminin getirdiği yorgunluğun etkilerini yaşayan Başakşehir, ‘bay’ geçeceği önümüzdeki haftaya moralli girme şansını da kaybetti.
Frappart böylece erkekler Şampiyonlar Ligi’nde görev alan ilk kadın hakem oldu. Fransız hakem Stephanie Frappart, geçtiğimiz yıl İstanbul’da Liverpool ile Chelsea arasında oynanan UEFA Süper Kupa maçında düdük çalmış, yönetimiyle büyük beğeni toplamıştı. Juventus’un Federico Chiesa, Cristiano Ronaldo, Alvaro Morata’nın golleriyle 3-0 kazandığı maçta Frappart biri ev sahibi ekipten Rodrigo Bentancur, Dinamo Kiev’den de Illia Zabarnyi ve Mykola Shaparenko’ya olmak üzere 3 kez sarı kartına başvurdu. Maçta kırmızı kart çıkmazken Fransız hakem 8 defa Juventus, 12 kez de Dinamo Kiev için faul düdüğünü çaldı.
İRFAN CAN KAHVECİ DEVLERİ GÖLGEDE BIRAKTI
UEFA Şampiyonlar Ligi’nde Medipol Başakşehir’in, RB Leipzig’e 4-3 kaybettiği maçta hat-trick yapan İrfan Can Kahveci tarihe geçti. Yıldız futbolcu, Şampiyonlar Ligi’nde ceza sahası dışından sol ayakla hat-trick yapan ilk oyuncu olarak kayıtlara geçerken; Tuncay Şanlı, Burak Yılmaz ve Arda Turan’dan sonra bu başarıya ulaşan 4. Türk futbolcu oldu. Başarılı orta saha oyuncusu Şampiyonlar Ligi’nde 16 yıl sonra ceza sahası dışından hat-trick yapan ilk futbolcu oldu. Bu başarıya en son Manchester United formasıyla Wayne Rooney ulaşmıştı.
HAT-TRICK KAHRAMANI
UEFA Şampiyonlar Ligi hesabı da İrfan Can’ın muhteşem performansını Twitter hesabından, “İrfan Can Kahveci = Hat-trick kahramanı” mesajıyla paylaştı. Alman Bild gazetesi de karşılaşmayı “İstanbul’da 7 gollü çılgın gece” olarak tanımlarken “İrfan Can’ın 3 golü Leipzig’te şok etkisi yarattı” ifadelerini kullandı.
RONALDO'DAN REKOR İÇİN SON 10 GOL
Juventus’un yıldız futbolcusu Cristiano Ronaldo tarihin en golcüsü olmak için geri sayıma geçti. Dinamo Kiev’i 3-0 yendikleri maçta takımının 2. golünü atan Ronaldo, kariyerindeki 750. gole ulaştı. 35 yaşındaki futbolcu 10 gol daha atarsa Bican ve Pele gibi efsaneleri geride bırakarak futbol tarihinin en golcü futbolcusu unvanının yeni sahibi olacak.
GÖZLER ARTIK MESSI-RONALDO RANDEVUSUNDA
Norveçli futbolcu son olarak Dortmund’un Brugge’ü 3-0 yendiği maçta fileleri iki kez havalandırırken, Şampiyonlar Ligi tarihinde 15 gole en hızlı ulaşan isim olmayı başardı.
Borussia Dortmund’un 20 yaşındaki golcüsü Erling Haaland, golleriyle rekorları alt üst etmeye devam ediyor. Norveçli futbolcu son olarak Club Brugge maçında fileleri iki kez havalandırırken, Şampiyonlar Ligi tarihinde 15 gole en hızlı ulaşan isim olmayı başardı. Roberto Soldado ve Ruud van Nistelrooy’un 19 maçta ulaştığı rekoru 12 maça indiren Haaland daha şimdiden akıllara şu soruyu getiriyor: “Takvimler 2030’u gösterdiğinde dünyanın en iyi golcüsü Haaland mı olacak?”
iSTATiSTiKLERi ALT ÜST EDiYOR
Gol deyince hepimizin aklına Lionel Messi ve Cristiano Ronaldo geliyor. Ancak Haaland 20 yaşında çıktığı Şampiyonlar Ligi kariyerinde 12 maçta 16 gole ulaşan ilk futbolcu oldu. Messi aynı yaşta ve sayıda çıktığı Devler Ligi maçlarında 2 gol atarken, Ronaldo ise hiç gol sevinci yaşayamadı. Messi 15 gole 29, Ronaldo ise 51 maçta ulaştı. Haaland profesyonel kariyerine başladığından bu yana kaleyi bulan 91 şutta 70 gol atarken, her 50 dakikada bir fileleri havalandırarak durdurulması ne kadar zor bir golcü olduğunu ispat etmeye devam ediyor.
MAÇ BAŞI GOL ORTALAMASI 1,5
Şampiyonlar Ligi grup aşamasında daha şimdiden 6 golle zirvenin sahibi olan Haaland aynı zamanda ikinci kez ilk dört maçta gol atma başarısı gösterdi. Bunu daha önce sadece iki futbolcu yapabilmişti: Alessandro Del Piero ve Cristiano Ronaldo. Maç başına 1,5 gol ortalaması tutturan Haaland, takımına yüzde 67’lik katkı sağlayarak da Dortmund’un bu alandaki en başarılı futbolcusu olarak da kayıtlara geçti.
KYLIAN MBAPPE’DEN DAHA ÇOK GOL ATTI
Galatasaray’ın geçtiğimiz gün Kayserispor ile 1-1 berabere kaldığı karşılaşmada skordan ve oynanan futboldan çok bir dönem sarı kırmızılıların da formasını giyen Muğdat Çelik konuşuldu.
Muğdat maçın ilk yarısında Linnes’in önünde kalacak topu eliyle kesti. İkinci yarıda penaltı yaptırarak oyundan atıldı.
HERKES ONU KONUŞTU
Maçtan sonra sosyal medya karıştı. Muğdat Çelik’in maçta yaptığı hatalar o kadar çok konuşuldu ki İngiliz The Sun gazetesinde bile geniş yer buldu.
Futbolcunun ilk yarıda gördüğü sarı kart pozisyonunun videosunu paylaşan gazete, “Kayserisporlu Muğdat Çelik, eski takımına karşı oynadı. Mücadelenin ilk yarısında topa elle müdahalesi sonrasında sarı kart gören Muğdat, ikinci yarıda bir de penaltı yaptı. Ardından da oyundan atıldı” ifadelerine yer verdi.
OYUNCU MAÇ SATAR MI?
Tartışma şu; bir futbolcu eskiden formasını giydiği bir takıma karşı maç satar mı? Açıkçası böyle bir düşünce maalesef bizlere özgü bir durum. Fanatizm gözlerimizi o kadar kör etmiş ki bir futbolcunun yapabileceği çok basit hatalar bile bambaşka yerlere çekilir olmuş. Elbette bunlar benim düşüncelerim. Peki Muğdat ve futbol dünyasının önemli isimleri konu hakkında neler düşünüyor.
HA MAÇ SATMIŞSIN HA KARINI!
Almanya, UEFA Uluslar Ligi grup maçında İspanya’ya karşı 6-0’lık tarihi bir hezimet yaşarken tüm gözler yenilginin 1 numaralı sorumlusu olarak görülen teknik direktör Joachim Löw’e çevrildi. Löw’ün istifa etmesini isteyenlerin sayısı bir hayli artarken, başta Mesut Özil olmak üzere pek çok kişi Mats Hummels, Jerome Boateng ve Thomas Müller’in tekrar milli takıma alınması yönünde baskısını artırdı. Alman basını da alınan tarihi yenilgiyi sayfalarına taşırken, alınan skoru felaket olarak yorumladı.
KAPKARANLIK BiR GECE
Maç sonrası değerlendirmelerde bulunan Löw, “Sahada ne vücut dili gördük, ne bir gerginlik ne de ikili mücadele. Sahada hiçbir şey yoktu. Ne bir aksiyon, ne bir şut, ne bir pas yoktu. Her şey eksikti. 1-0’dan sonra oyun organizasyonunu bıraktık. Bugün her şey ölü gibiydi. Bizim için kapkaranlık bir geceydi” dedi. Tüm futbolcularını eleştiren Löw’ün konuşmasında 11 kez ‘bir şekilde’ kelimesini kullanması Almanya’da alay konusu olan gündemlerden biri olurken, maçla ilgili “Almanlar, oyunun tamamından son düdüğe kadar köpek tarafından ısırılmış gibi acılı ve yaralı şekilde sahadan ayrıldılar” yorumu yapıldı.
MESUT’UN MESAJI GÜNDEM yARATTI
Mesut Özil, Almanya’nın 6-0’lık mağlubiyetinin ardından “Jerome Boateng’i milli takıma çağırmanın tam zamanı” paylaşımı yaparak gündem yarattı. Onun bu sözleri sosyal medyada büyük yankı uyandırırken efsane futbolcu Lothar Matthaeus da benzer bir açıklamayla Mesut’a destek verdi. Matthaeus “Biz milli takıma ülkenin en iyilerini almak zorundayız. Böyle bir mağlubiyetten sonra Müller, Hummels ve Boateng gibi lider futbolculara ihtiyaç var” değerlendirmesini yaptı. Bu konudaki baskılara Löw’ün nasıl tepki vereceği ise şimdiden en çok merak edilen konuların başında geliyor.
GÖZLER FLICK’E ÇEVRiLDi
Bild gazetesi Löw’ün yarattığı kaos ortamından çıkışın anahtarı olarak Bayern Münih Teknik Direktörü Hansi Flick’i gösterdi. Bundesliga’da ve Şampiyonlar Ligi’nde muhteşem işler çıkaran teknik adamla Alman Futbol Federasyonu’nun geçen yaz görüştüğünü yazan gazete, yeni bir dönem için Flick’in dışında Klopp, Tuchel ve Rangnick gibi isimleri de gösterdi.
ALMANYA’DA HÜZÜN, İSPANYA’DA BAYRAM
Formula 1 kelimenin tam anlamıyla ‘Mükemmel’ geçti. Türkiye’nin ev sahipliği tam puan aldı. Tüm dünyanın hayranlıkla izlediği bu organizasyonda Hamilton, “İstanbul’da tacını taktı” Podyuma çıktı ve geleneksel kutlamasını yaptı. Elindeki şişeyi patlattı ve Formula 1’in o alışıldık ritüelini yerine getirdi. Eğer Mercedes Takım Patronu Toto Wolff, “Podyumda şampanya yerine gazoza benzeyen bir şey verildi” demeseydi ve onun bu sözleri üzerinden hareket eden Alman Bild gazetesi de bunu haberleştirmeseydi bundan haberdar olmayacaktık. Şimdi gelin o tartışmada neler konuşuldu ona bakalım.
MALEZYA, BAHREYN VE BAE ŞAMPANYANSIZ
Formula 1’in podyum seremonisinde nüfusun çoğunluğu Müslüman olan ülkelerde alkolsüz içecek tercih ediliyor. Bu uygulama 18 yıldır Malezya GP’sinde, 16 yıldır Bahreyn GP’sinde ve 11 yıldan beri de Abu Dabi’de (BAE) devam ediyor. Formula 1 yönetiminden FIA’ya, takım sahiplerinden pilotlara kadar herkes İstanbul Park’taki bu şahane organizasyonu konuşurken, gelecek yıllara dair takvimde yer alma umutları böylesine artmışken, kısa süre içinde kusursuz bir işe imza atılmışken boş tartışmalarla bu başarıyı gölgelemek hiç doğru değil.
INTERCiTY SESSiZ TOSFED VE BAKANLIK: DAHLiMiZ YOK
Gençlik ve Spor Bakanlığı ve Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu’na podyumdaki gazoz olayını sorduk. İki kurumdan da “Dahlimiz yok” yanıtı aldık. Kararı F1 yönetimi ile Intercity’nin verdiği iddiaları için Intercity’yi aradık ancak telefonlara yanıt alamadık.
‘PARTi TAHMiN EDiLENDEN FARKLIYDI’
TOTO WOLFF: “İstanbul Park’ta podyumda şampanya verilmedi, gazoza benzeyen bir şey verildi. Patlattığımız şey Sprite benzeri bir gazozdu. Birlikte eve gideceğiz ve kutlamada az önce podyumda gördüğümüz gazozdan farklı şeyler olacak.’’
BiLD GAZETESİ
2019’un Ocak ayında Milano’da bir restoranın masasında yırtılmış bir kâğıt vardı. Normal bir müşteri olsaydı kâğıt parçası belki de o kadar önem taşımayacaktı. Ancak kâğıdı yırtıp atan kişi Juventus Sportif Direktörü Fabio Paratici’den başkası değildi. Durumu fark eden meraklı bir garson parçaları bir araya getirdiğinde kâğıtta sürpriz bir ismin yazdığını fark etti. O, önceki akşam ülkesi Macaristan’ı 90+2. dakikada attığı golle Euro 2020’ye götüren 20 yaşındaki Dominik Szoboszlai’den başkası değildi.
YENiLiKÇi BiR GRUPLA ÇALIŞTI
“Lego veya oyuncak sahibi olduğumu hatırlamıyorum, tek umursadığım şey futbol topuydu” diyen Szoboszlai, çok küçük yaşlarda babasının kurduğu Fonix Gold kulübünde özel antrenörlerle çalıştı. Çocukların birbirlerini formalarından çekmediklerinden emin olmak için ellerinde golf topu tutturacak kadar teknik becerilerde ustalaşmalarını isteyen bu yenilikçi grup Szoboszlai’yi gelecek vaat eden mükemmel bir futbolcuya çevirdi. Kulüp kısa sürede tüm Macaristan’da tanınmaya başladı. Her zaman kendinden büyüklerle birlikte forma giyen ‘Küçük’ lakaplı Szoboszlai, Bayern Münih, Norwich City, FC Basel ve Red Bull Salzburg’un gibi önemli takımlara karşı daha 12 yaşında gösterdiği
performansla kupalar kazandı. İtalya ve Hollanda’dan davetler almasına rağmen o 15 yaşında Red Bull Salzburg’a transfer oldu. Daha ilk antrenmanında takım arkadaşları ona sert müdahalelerde bulunuyorlar, formasını paramparça ediyorlardı. Ama antrenmanı izleyen Salzburg Sportif Direktörü Christoph Freund, gülümseyerek sahadan ayrılıyordu. Çünkü antrenman bittiğinde Szoboszlai dimdik ayakta dururken onu durdurmaya çalışan rakibi ağzı kan içinde soyunma odasının yolunu tutuyordu.
HAYALiNE KARŞI FORMA GiYECEK
Performansıyla kısa sürede Arsenal, Juventus, Liverpool, Barcelona gibi devlerin dikkatini çeken Szoboszlai, 18 yaşında üstüne giydiği Macaristan milli formasıyla da Euro 2020’de çocukluk hayali olan Portekizli yıldız Cristiano Ronaldo’ya karşı forma giyecek. Tıpkı Ronaldo gibi doyumsuz bir çalışma disiplinine sahip olan 20 yaşındaki futbolcu, her gün 200 kez serbest vuruş antrenmanı yapıyor. Kas kütlesini geliştirmek için Olimpiyat Şampiyonu yüzücü Shane Tusup’la çalışan Szoboszlai fiziksel anlamda çok daha fazla güçlendi. Puskas’tan sonra ilk kez büyük bir futbol yıldızına sahip olduğunan inanan Macar ulusu nefeslerini tutmuş Euro 2020’yi bekliyor. Böyle bir yıldızı izleyeceğimiz için haksız da sayılmazlar.
<div style="margin: 0 auto; max-width: 100%; min-width: 300px;"><div style="position: relative; padding-bottom: 56.25%; height: 0; overflow: hidden;"><iframe style="width: 300px; min-width: 100%; position: absolute; top: 0; left: 0; height: 100%; overflow: hidden;" src="https://embed.dugout.com/v2/?p=eyJrZXkiOiJrb041TzMxVyIsInAiOiJzcG9yYXJlbmEiLCJwbCI6IiJ9" width="100%" height="400" frameborder="0" scrolling="no" allowfullscreen="allowfullscreen" data-mce-fragment="1"></iframe></div></div>
CENGiZ LEICESTER’DA KENDiNi BULDU
Real Madrid’in deneyimli savunma oyuncusu ve kaptanı Sergio Ramos adını İspanyol devinin tarihine altın harflerle yazdırmaya devam ediyor. Madrid ekibinin Inter’i 3-2 yendiği maçta takımının 2. golünü ağlara gönderen Ramos, Real kariyerinde 100. golüne ulaştı. Bir savunma oyuncusu olmasına rağmen dünyaca ünlü golcülere taş çıkarken yıldız futbolcu 4 gol daha atarsa dünya futbolunun en önemli isimlerinden biri olan Brezilyalı, ‘Fenomen’ Ronaldo’yu yakalayacak. 5 gol atarsa hem Ronaldo’yu geçecek hem de Galli yıldız Gareth Bale ile gol sayısını eşitleyecek.
MADRID TARİHİNİN EN GOLCÜ SAVUNMACISI
Real Madrid tarihinde 100 gol barajını bugüne kadar 19 futbolcu aştı. Bunların 15’i forvet, 2’si orta saha olarak görev alıyordu. Fernando Hierro tıpkı Ramos gibi savunmada oynayıp 127 gol atma başarısı göstermişti. Ancak Hierro kariyerine orta saha olarak başlayıp sonradan savunma oyuncusuna evrilmişti. Sergio Ramos ise tam bir savunma oyuncusu olarak Madrid tarihinin gelmiş geçmiş en golcü savunmacısı unvanının sahibi oldu.
KUPA KOLEKSİYONERİ
Kariyeri başarılarla dolu olan Ramos, R.Madrid ile 4 Devler Ligi, 4 Kıtalar Arası, 3 UEFA Süper Kupa, 5 İspanya, 4 İspanya Süper Kupa, 2 de Kral Kupası şampiyonluğu yaşadı. İspanya Milli Takımı ile 1 Dünya Kupası, 2 de Avrupa Şampiyonası zaferi elde etti.
SALAH 4 SEZONDA GERRARD'I YAKALADI
Liverpool'da Mohamed Salah, Şampiyonlar Ligi’nde 5-0 kazanılan Atalanta maçında attığı tek golle İngiliz ekibinin tarihine geçmeyi başardı. Diogo Jota’nın hat-trick ile yıldızlaştığı karşılaşmada takımının 3. golünü ağlara gönderen Salah, kulübün efsanesi Steven Gerrard’ın Liverpool’daki tüm zamanların Şampiyonlar Ligi gol rekorunu egale etti. 28 yaşındaki futbolcu Liverpool forması altında Devler Ligi’ndeki 21. golünü atarken 4. sezonunda Gerrard’ı yakaladı. Gerrard aynı sayıya 17 sezonda ulaşmıştı.
<div style="margin: 0 auto; max-width: 100%; min-width: 300px;"><div style="position: relative; padding-bottom: 56.25%; height: 0; overflow: hidden;"><iframe style="width: 300px; min-width: 100%; position: absolute; top: 0; left: 0; height: 100%; overflow: hidden;" src="https://embed.dugout.com/v2/?p=eyJrZXkiOiJMekI5c0ZEZCIsInAiOiJzcG9yYXJlbmEiLCJwbCI6IiJ9" width="100%" height="400" frameborder="0" scrolling="no" allowfullscreen="allowfullscreen" data-mce-fragment="1"></iframe></div></div>