Paylaş
ANTAKYA’da 10 yıl önce bir otel yapmak üzere harekete geçti, kentin en büyük iş insanlarından Necmi Asfuroğlu. Amacı, turizmin geleceği en parlak kentlerinden Hatay’da otel yatak kapasitesini artırmaktı. Üçüncü derece SİT alanı olan 25 bin 500 metrekare büyüklüğündeki arazisi için lüks bir otel projesi hazırlandı. Projede oda sayısı 400, yatırım maliyeti ise 35 milyon dolar olarak öngörülmüştü. İlk adımda da dünyanın ünlü otel zinciri Hilton ile anlaşma yapılmıştı. İnşaat 2009’da başlamış, 5.5 metre aşağı inildiğinde ise hiç beklenmedik bir şeyle karşılaşılmıştı.
ODA SAYISI AZALDI
Kazılan her metrede, tarihi 6’ncı yüzyıla kadar uzanan Helenistik, Bizans, Roma, Osmanlı dönemlerine ait eserler ortaya çıkıyordu. Bunlar arasında büyük mozaikler de vardı. Bu gelişmeler karşısında proje yeniden yapılmak zorundaydı. Yeni projeyi ünlü mimar Emre Arolat’ın ofisi hazırladı. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anıtlar Yüksek Kurulu’ndan geçen projeye uygun olarak, otel inşaatı yeniden başladı. Arkeolojik kalıntıların olmadığı 66 nokta belirlenerek kuyular açıldı ve temel kazıkları elle açılan bu kuyulardan yükseldi. Oda sayısı da 200’e düşürüldü.
Aslında inşaat tamamen Necmi Asfuroğlu tarafından yürütülüyor ve finansmanı da onun tarafından karşılanıyordu. Ancak otelin adı hep Hilton Müze Otel olarak tanınmaya başlamıştı. Aldığım bilgilere göre Hilton başlarda ortaklık istemedi, ancak proje ilerlerken yatırıma dahil olmak istedi. Bu kez de Asfuroğlu bunu kabul etmedi.
BAKANLIĞA DEVREDİLECEK
İşte bu otelde bugünlerde önemli bir değişiklik söz konusu. Nisan ayında açılması beklenen ve planlanan otelde işletme konusunda Hilton’la yapılan anlaşmanın iptali için bir süredir görüşmeler sürüyor. Asfuroğlu’nun çevresine yaptığı açıklamalarda “Yurtdışındaki fuarlarda bize hep soruyorlardı, ‘Hilton bu işin neresinde?’ diye. İçinde olmadığını öğrenince de eleştiriyorlardı. Sanki yatırımı Hilton yapıyor gibi algılanıyor, diyorlardı. Biz de ayrılmaya karar verdik” dedi. Öğrendiğime göre Asfuroğlu, otelin adını “The Museum Hotel Antakya” olarak belirlemiş. Otel bu isimle açılacak. İşletmeyi ise kendisi yapmak istiyor. İnşaat sırasında çıkarılan tarihi obje sayısı 30 bini bulmuş. 200’ün üzerinde eser ise 600 metrekarelik sergi alanında bir müzeye dönüşecek. Necmi Asfuroğlu’nun adını taşıyan Arkeoloji Müzesi bakanlığa devredilecek. Daha önce yaptığı bir açıklamada “Bu proje ya bitecek, ya bitecek... Hatay’daki müze otel hizmete girdiğinde, kentin ve bölgenin önemli turizm kozu olacak gibi görünüyor” diyor Asfuroğlu. Müze oteli büyük zorluklarla tamamlamaya çalışan Asfuroğlu, buradan bir dünya markası çıkarmayı hedefliyor. Dünyada şimdiden tanınan müze otelin, medeniyetlerin buluştuğu Hatay için çok önemli bir marka olacağı kesin.
120 MİLYON DOLAR PARA HARCANDI
Turizm sektörü için önemli bir yatırım olarak dikkat çeken otel için ilk önce 30 milyon dolar yatırım bütçesi açıklandı. Ancak daha sonra bu rakam 90 milyon dolara çıktı. Otel için yapılan harcama bugüne kadar 120 milyon doları buldu. Hilton başlarda ortaklık istemedi, proje ilerlerken yatırıma dahil olmak istedi. Ancak Necmi Asfuroğlu bunu kabul etmedi. Şimdi tüm gözler nisan ayında açılacak olan The Museum Otel Antakya’ya çevrildi.
15 YILDA CENNET YARATTILAR
YILLAR önce Tom Cruise ve Dustin Hoffman’ın Yağmur Adam filmi ile öğrendik otizmi... Kısa süre önce ise Kıvanç Tatlıtuğ’un “Ah be oğlum” filmiyle yeniden hatırladık. Otizm nedeni henüz tam bilinmeyen bir rahatsızlık. Bazı verilere göre Türkiye’de 550 bin otistik çocuk bulunuyor. Ancak toplumda ne bilinçlenme, ne eğitim kurumları, ne de uzman sayısı yeterli. Yakınında otistik bir tanıdığı olmayanların bu konuda bilinç düzeyi de çok zayıf. Tıpkı benim gibi. Geçen hafta Menemen’de devlete ait bir özel eğitim uygulama okuluna davet edildim. İki sanayici kardeş Tuğrul Burak Koçulu ve Ahmet Kaan Koçulu’nun tam 15 senedir ellerini üzerinden çekmediği Sabahat Akşiray Özel Eğitim Uygulama Okulu’na.
Yeşillikler içinde çok büyük bir arazide hayırsever Sabahat Akşiray’ın girişimiyle kurulan okulun Müdürü İlknur Tercan iki kardeşin kuzeni. Otizm konusunda bilinçlenmeleri de böyle oluyor. Çünkü Tercan’ın ikiz kızları otistik. Özel eğitim konusunda öğretmen olan İlknur hanım da bu okula atanıyor. Kaan Bey, “İşte o günden itibaren ailece bu çocukların en iyi eğitimi alabilmesi, en sağlıklı alanlarda okuyabilmesi için kendimizi görevlendirilmiş hissettik. Kendimizi adadık” diyor. Okulda 6 yaşından 40 yaşına kadar öğrenci var. Daha doğrusu 18 yaşından büyük otistik bireyler için de açtıkları ayrı bir eğitim merkezi var. 25’e yakın genç öğretmen çocuklarla bire bir ilgileniyor.
TOKYO’DA KOŞACAK
Merkez bünyesinde kurulan Tuğrul Burak Koçulu Spor Kulübü Derneği ise özel sporcuların yetişmesine katkı sağlıyor. Kulübün özel sporcularından Rıdvan Yalçın, Atletizm Şampiyonası’nda 100 metre koşuda Türkiye birincisi, uzun atlama dalında da üçüncü olarak büyük bir başarıya imza atmış. 2020 yılında Tokyo’da yapılacak Olimpik Atletizm Şampiyonası’na katılacak. Tercan ve Koçulu ile spor salonları, sanat sokağı, müzik eğitimi gibi eğitim verilen alanları geziyoruz. Hatta sanat sokağının açılışını çocuklarla hep beraber yapıyoruz. Tercan başı sıkıştığında hemen kuzenlerine başvurduğunu anlatıyor. Koçulu ailesi Gebze Organize Sanayi Bölgesi’nde Artemis markasıyla banyo yıkanma alanları konusunda üretim yapan sanayici bir aile. İki kardeş Burak ve Kaan Koçulu bu desteği ömür boyu sürdürmeye kararlı. Ancak toplumun biraz daha bilinçlenmesi ve bu özel hastalık için desteklerin daha fazla artmasını istiyorlar.
Paylaş