Paylaş
AZ kalsın Mustafa Denizli'yi ipe çekeceklerdi! Kaleci Rüştü, Abdullah ve Tayfun'u kurşuna dizeceklerdi!
Önceki gece idam sehpaları kırıldı, idam mangası dağıtıldı:
- Kana kana kutlayın zaferi.
Denizli'nin bu sözlerinde kandırmaca ve kin yoktu. Tertemiz, duru ve halk diliyle sunulmuş bir armağan vardı:
‘‘Tarihi zafer.’’
Biz böyleyiz. Ulusal takımımızı da, onu çalıştıran ve Avrupa finallerine çıkaran teknik direktörümüzü de bir maçta boğar, yok ederiz. Bir sonraki maçta ‘‘Canımsın, kanımsın, en büyük sensin’’ diyerek başımıza taç yaparız.
Biraz Akdeniz olgusu, biraz şarklılık duygusu.
* * *
Milli maçı Marmaris Magic Life Resord'da izledik.
Şeker Çocuklar burada kampta. Bu yıl terfi ettiler.
Yeşilin çam ormanlarından inerek kumsalda mavi denizle birleştiği nefis bir koy. Güneş, ılık esen bir yel ve mavi gök. Doğayla bu kadar iç içe olduğunuzu pek fark edemezsiniz. Gürültüsüz, patırtısız sakin bir kıyı.
Hemen Datça yolunda. Marmaris'e 20 km. uzaklıkta.
Şeker Çocuklar müthiş keyifli.
Maçı Dr. Ahmet Şengül ve Dr. Fatih Salman ile yan yana izledim. Şeker Çocuklar da yanımızdaydı; Görkem, İrfan, Barış, Emrah.
Otelde tanıştığımız diş tabibi dostumuz da aramıza katıldı. İki Avusturyalı, iki Alman ve bir de Fransız turist geldi:
- En büyük Türkiye.
Maça iyi başlamadık ama, Hakan'ın golü gelince lobide oturan herkes zafer çığlıklarıyla havaya sıçradı.
Derken, bir gol daha geldi. İnanılmazı yaşıyorduk. Hele, Şeker Çocuklar'ı görecektiniz. Zaferin coşkusuyla birbirlerine sarılıyorlar, peş peşe espri patlatıyorlardı:
- Sevinçten hipo (ani kan şekeri düşmesi) olacağım!
Maçı izleyen oğlum Kubilay'ın sevinci ve coşkusunu gözlerimin önüne getirdim. İyi ki Türkiye'nin maçlarını izlemeye gitti.
* * *
Her şeyi bir arada halleder gibi, hemen siyasete dalıyoruz. Diş tabibi arkadaşımız, ‘‘Hükümetin hali ne olacak? MHP erken seçime mi gitmek istiyor?’’ diye soruyor:
- MHP'nin ne yaptığına Başbakan Ecevit bile akıl erdiremiyor.
Benim bu yanıtım herkesi güldürüyor.
Ancak, İzmir'de de herkesin merak ettiği konu, hükümetin istikrarlı görünümüne inen ani darbeler.
Ne oldu da birdenbire böyle kara kedi girdi aralarına?
Halkın yolsuzluk dosyalarına duyarlı olduğunu görüyoruz, ama Yüce Divan için komisyonlarda alınan kararların ciddiyetine inananların sayısı çok az:
- Asıl dosyaları akladılar, sonra iki merkez sağ lideri hakladılar.
Espri bile olsa bunda da gerçeklik payı var.
Siyaseti bırakalım, sporun zafer coşkusu çok daha güzel!
Paylaş