Paylaş
PKK bitti değil mi? Biz 'bitti' sanıyorduk. Bitti ama, yedeği var! ABD Temsilciler Meclisi Alt Komisyonu'nda benimsenen 'Ermeni Soykırımı' tasarısı, Ercan Çitlioğlu'nun kitabını yeniden raftan indirtti:
‘‘Yedekteki Taşeron: Asala-PKK!’’
1998'de ikinci baskısı çıkan kitap, Asala ile PKK'nın nasıl örtüştüğünü tüm çıplaklığıyla anlatır. Çitlioğlu, son gelişmeyi de şöyle yorumluyor:
- 85 yıldır Türkiye'nin peşinden ayrılmayan 'Sevimsiz Hayalet' bir kez daha tarihin küf kokulu sandığından çıkartılıp siyaset arenasına indirildi.
Bu 'Sevimsiz Hayalet' 1915 yılındaki Osmanlı-Rus Harbi sırasında yaşanan ihanetler dönemine dayanır. Ruslarla çarpışan Osmanlı ordusu, içten Ermeni saldırısına uğrar. Doğu'daki Ermeniler zorunlu göçe (tehcir) tabi tutulur.
* * *
Soykırım iddiaları bu tehcire dayanır.
Talat Paşa Berlin'de, Sait Halim Paşa Roma'da, Cemal Paşa Tiflis'te bu soykırımın intikamı için, Ermeni militanlarca öldürüldüler.
NEMESİS, Taşnak Partisi'na bağlı, intikam için kurulan terör örgütü idi.
Çitlioğlu, 1973'te Los Angeles Başkonsolosu Mehmet Baydar ve yardımcısı Bahadır Demir'in şehit edildikleri olayı hatırlatıp şu bağlantıyı kuruyor:
- Bu, 50 yıldır uyumakta olan Ermeni terör örgütü NEMESİS'i yetmişli yıllara taşıyan süreci başlatan olay oldu.
Terörün adı NEMESİS idi, ASALA oldu. Devamı PKK idi. Peki şimdi?
Belli ki, 'Yedekteki Taşeron' yine sahneye çıkarılacak:
- Türk-Ermeni ilişkileri Koçaryan ile sertleşme trendine girdi. Soykırım iddiaları yeniden ısıtıldı. Koçaryan, Ermenistan Cumhuriyeti'nin 1990'daki kuruluş belgesine dayanıyor. Bu belgede, ‘Ermenistan Cumhuriyeti, Osmanlı Türkiyesi’nin Batı Ermenistan'da gerçekleştirdiği 1915 soykırımının uluslararası platformda kabulüne ilişkin çabaları destekleyecektir' denir. Koçaryan'ın, BM'de siyasi nezakete aykırı konuşmasının kaynağı buradadır.
Çitlioğlu, bize Koçaryan'ı da tanıtıyor:
- İşbaşına gelince ilk icraatı Taşnak Partisi'nin açılışına izin vermek oldu. Taşnakların dünyada Ermeni diasporasını (Soykırım tezini canlı tutan çabaları) harekete geçiren manivela olduğunu çok iyi biliyordu.
Manivela, çarkı ABD'de çevirdi.
ABD, farkında değil ama Rusya'nın ekmeğine yağ sürmüş oldu.
* * *
Biz ne yapıyoruz? Çitlioğlu diyor ki:
- Tarihi yanlışa dayalı, ama bilinçli yürütülen bu politikaya karşı, biz yeni politikasızlığımız ile, 'Tarihi tarihçilere bırakalım' diyoruz.
O halde, gerçeği görmemiz gerekiyor:
- Tarihi amaçlı olarak değiştiren, suyu bile uyutmayan düşmana karşı biz işi tarihçilere bırakırsak sonuç böyle olur! Kartlarımızı iyi oynamalıyız!
Yani, TBMM gecikmeden ve hemen bu konuya el koymalıdır.
Daha ne bekliyoruz?
Paylaş