Paylaş
DSP Karaman Milletvekili Fikret Ünlü, kendi ilinde Öğretmenler Günü' ne katılmıştı. Öğretmen kökenli olan Ünlü kürsüye çağrılınca, salonda herkes ayağa kalkıp aynı sloganı haykırdı:
‘‘Karaman seninle gurur duyuyor... Karaman seninle gurur duyuyor...’’
Yeni anons heyecanı daha da artırdı:
‘‘Fikret Ünlü, Karaman'ı Türkiye'ye tanıtan onurumuzdur...’’
BENİ ANLAYIN
Ve salon, yeni sloganla inledi:
‘‘Türkiye seninle gurur duyuyor...’’
Ünlü, kürsüye geldi ve gülerek konuşmasına başladı:
‘‘Değerli arkadaşlarım, bu ülkede daha çetelere bulaşmamış insanlar da var. Bu ortamda lütfen benimle gurur duymayın. Beni anlayın, yeter.’’
Slogan dindi. Salon alkıştan çınlıyordu..
Ünlü çok haklıydı. Susurluk ve yolsuzluk olaylarında nereden nereye geldik? Susurluk karanlığı aydınlatacaktı, oysa halkın umutları kararmaya başladı. O günlerde Fahri Tanır'ın hazırladığı besteyi çok tutmuştum:
‘‘Yırtıl karanlık, sürekli aydınlık...’’
Tempo buydu. Ve müzik devam ediyordu:
‘‘Suçluları sakladılar, Yolsuzluğu akladılar / Yoksulları hakladılar, Gördük Adil Düzeni / Adil düzen dediler, halkın hakkını yediler...’’
Soner Yalçın ve Doğan Yurdakul'un ‘Reis’ adlı belgesel eserini mutlaka okuyun... ‘Türkiye seninle gurur duyuyor’ sloganlarıyla alkışlanan Abdullah Çatlı, doğumundan son gününe kadar her şeyi ile bu kitapta var. Ama Susurluk ve çete olayında hâlâ ‘sonuç’ yok. Fikret Ünlü'nün itirazı buna!
Ünlü, her şeye rağmen umut dolu bir fidan yeşertti. Başlattığı hayırlı girişim meyve veriyor. Hükümetin ilk günlerinde DSP grubunda söz almıştı:
‘‘8 Yıl Kesintisiz Eğitim için uçan kuştan kaynak arıyoruz. Ve doğrusu da budur. Oysa, TBMM'de 15-20 trilyon harcanarak yeni bir halkla ilişkiler binası yapılacak. Kaynak bütçeye kondu. Bundan vazgeçilmesini ancak Genel Başkanımız sağlayabilir. Ve sekiz yıllık eğitime aktarabilinir.’’
Ecevit, öneriyi çok tutmuştu:
‘‘Gerçekten çok iyi olur. İlk bakanlar kurulu toplantısına bu öneriyi götüreceğim. Sayın Ünlü'ye yürekten teşekkür ederim.’’
Aradan bir ay geçmiş geçmemişti... Birlikte, Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan'a gitmiştik. Birden odanın kapısı açıldı ve Maliye Bakanı Zekeriya Temizel girdi. Ünlü hemen konuyu açarak, ‘‘Bu projenin iptalini sağlamanız lazım’’ dedi. Temizel, çantasını açarken gülümsedi:
‘‘Bunda kararlıyız Sayın Ünlü. Merak etmeyin, o ödeneği keseceğiz.’’
Hikmet Çetin TBMM Başkanı seçildikten sonra, Ünlü ziyaretine gitti. Konu yine gündeme geldi. Çetin'in aynı düşünceyi paylaştığını gördü. TBMM bütçesinden üç trilyonluk kesinti bu yüzden yapıldı. Tamamı kesilemedi, çünkü proje için eskiden sözleşme yapılmıştı, para ödenecekti. TBMM Başkanlık Divanı, herhalde bu projeyi iptal edecek kararı alacak. Zararın neresinden dönülse kârdır.
FACİANIN FOTOĞRAFI
Ünlü, çok keyifli, ‘‘İyi bir iş yaptık’’ diyor ve ekliyor:
‘‘Bütçe Komisyonu'ndaki son görüşmede Zekeriya Temizel'in konuşması, tüm siyasi parti yöneticilerine ve üyelerine ders olarak okutulmalı. Devlet ciddiyetinin ve içinde bulunduğumuz facianın fotoğrafı orada var.’’
Türkiye'nin çetelerle gurur duyması yerine; ciddi devlet, adil adalet, temiz toplum ve temiz siyasetle gurur duymasını istiyor ve bekliyoruz.
Paylaş