Paylaş
Küskünler korosu, oturup topluca aynı türküyü söylesinler: ‘‘Kendim ettim, kendim buldum. Yanlış işten sararıp soldum.’’
Siyaset adamı, kararlı ve tavırlı olmalı... Ama, küserek değil, düşünerek karar vermeli ve tavır almalı.
Bizim küskünler tersini yaptılar. Ateş bacayı sardıktan sonra ortaya çıktılar. Önünü göremeyen sürücü gibi, sürekli gaza basıp, beton duvarı karşılarında görünce çaresiz kaldılar.
Zorunlu dinlenme yüzünden olaylardan biraz kopuyorsunuz, ama gelen telefonlar sizi daha sağlıklı değerlendirmelere taşıyor. Salı günkü yazımdan sonra Murat Sökmenoğlu aradı:
‘‘TBMM başkanı bile gerekli mesajları alamıyor abi! Bana gelen haberlere göre, belli yerlerde rahatsızlık had safhada.’’
Sökmenoğlu, iyi istihbarat alan bir siyasetçi... Cindoruk Meclis başkanıyken her yerden sağlıklı bilgilerle başkanını donatıyordu. O ayrıldı, Cindoruk bilgi eksikliğine girdi.
Sökmenoğlu, İstanbul MHP listesinde Fatih bölgesinde birinci sırada aday. Ama o, babasının oğlu kaldı ve Atatürk milliyetçisi olarak tanındı:
‘‘Senin değerlendirmen benim için önemlidir, nasıl görüyorsun?’’
Bu sorusuna, ‘‘Hiç iyi görmüyorum. Karanlık bir yola girdiler’’ cevabını vermiştim.
* * *
Sonra, Sedat Ergin'in bomba gibi haberi Türkiye'nin siyasetine düştü. Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu, sadece Silahlı Kuvvetler'in değil, Türk halkının yüzde 90'ının hissiyatına tercüman oldu:
‘‘Seçimi ertelemeyin, 312'yi kaldırmayın.’’
Yapın bir anket, halkın tamamına yakını bu görüşe destek verecektir.
Başbakan Ecevit, gensoru öngörüşmesini çok güzel bağladı:
‘‘Beni dinlemeyin, ama halkı dinleyin. Halk ne diyor; bu seçim olacak başka yolu yok.’’
Kiminle konuştuysam hepsi aynı şeyleri söylüyordu. Yekta Güngör Özden'le sık sık telefonlaştık. Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral Necip Torumtay arayıp, ‘geçmiş olsun’ dedi. Torumtay Paşa'ya müthiş saygı duyuyorum.
Sümer Oral ve Mehmet Ali İrtemçelik peş peşe aradılar. Onların iyi dilekleri bana moral verdi.
Özer Gürbüz, Mehmet Arif Demirer, Prof. Oya Araslı, Şahin Ulusoy, Ahmet Piriştina, Coşkun Bayram ile aynı değerlendirmeleri paylaştık:
‘‘Gidiş, iyi gidiş değil. Küserek bir yere varılamaz. Sağduyu çok önemli.’’
* * *
Ankara eski Sanayi Odası Başkanı Ahmet Çavuşoğlu, aynı şeyleri söyledi.
Telefonların ardı arkası kesilmiyordu. Müşerref Hekimoğlu, Özden Alpdağ, Ercan San, İlnur Çevik, Ümit Gürtuna, Burhan Dodanlı ve Fermani Uygun dostça dileklerini ‘‘Bir an önce sağlığıma kavuşmam’’ için dile getirdiler. Derken, Vecdi Seviğ, Tuncay Salman, Adıgüzel Demirbaş, Kadri Özen, İlksen Taşdelen (Doğan'ın eşi), Harbiye'den arkadaşlarım; Mehmet Bülbül, Tezcan Kamburoğlu, Ersin Duman aradılar. Her telefon, iyilik iksiri gibi temiz dileklerle doluydu. Ama, hepsi de ‘‘Seçim istemezük’’ diye kalkışan küskünlere eleştiri yağdırıyordu.
Kırklareli'nden Ertuğrul Karakılavuz aradı:
‘‘Bu küskünler bu ülkeyi sahipsiz mi sanıyorlar?’’
Ülke sahipsiz değildi.
Son olarak, avukatlarımdan Doç. Hasan Bıyıklı aradı:
‘‘BTV ve Öncü'yü yine mahkûm ettik. 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 1.5 milyar lira tazminat ödemeye mahkûm oldular. Bu da benim ilacım.’’
Alacağım tazminat miktarı 5.5 milyar oldu. Bunlar beni zengin edecek!
Paylaş