PaylaÅŸ
Ä°stanbul’un bu en eski pastanesi 2016 yılında kapılarını kapatmıştı ve akıbeti merak konusuydu. Geçen hafta güncel bir sergiyle hayata tutunduÄŸunu görmek son dönemin en iyi haberlerinden biri oldu.Â
1838 yılında Fransız Büyükelçiliği’nden ayrılan Edouard Lebon tarafından açılan Lebon, pastalarıyla ve atmosferiyle kendi efsanesini yaratmıştı. Namık Kemal’den Peyami Safa’ya, Recaizade Mahmud Ekrem’den Süleyman Nazif’e, Abdülhak Hamid’e dönemin edebiyatçı ve entelektüellerinin vazgeçilmez mekanıydı.
1940’ta Avadis Ohanyan Çakır tarafından satın alındıktan sonra adı Markiz olarak değişse de entelektüel dünyadaki konumunu sürdürmüş, Sait Faik, Orhan Kemal, Haldun Taner, Attila İlhan gibi yazar ve şairlerin buluşmalarına ev sahipliği yaptı. Zamanla değişen şehir kültüründen etkilenerek eski popülaritesini kaybetti ve 1980’de kapandı. 2003’te restore edilip açılsa da ne yazık ki o güzel çağı bir daha yakalayamadı.
2023’te Mehmet Erkul ve Tekin Esen tarafından devralınan Markiz’in de içinde bulunduğu bine restorasyon öncesi son kez Pilevneli Galeri’nin ev sahipliğinde güncel bir sergiyle kapılarını yeniden açtı.
Sanatçı ikilisi Yasemin Baydar ve Birol Demir’den oluşan :mentalKLINİK’in ‘Dehşetli Güzel’ adını verdikleri performansları Markiz’in tarihî atmosferinde geçmişin görkemine veda ederken yeni bir başlangıcı müjdeliyor.
NEREDE O ESKÄ°Â DEDÄ°KODULAR
Randevuyla birer saatlik sürelerle girilebilen Markiz’de mekânın hâlâ güzelliğini koruyan eski ihtişamı karşılıyor sizi.
Yıllarca ünlü yazarların ve sanatçıların günlük dedikodularının yankılandığı mekânı bu kez :mentalKLINIK’in Orkun Şentürk ile hazırladığı ses enstalasyonu dolduruyor. Dedikodular, söylentiler, güncel tartışmalar yapay zekâ tarafından üretilmiş konuşmalar, sanki herkes o an oradaymış gibi pastanenin içinde yankılanıyor. Bu kopuk, kesintili diyaloglar, sosyal medyanın ve dijital çağın dağınık bilgi akışını yansıtarak, gerçek ile kurgu arasındaki sınırı bulanıklaştırıyor.
YARIM KALMIÅž PASTA
Masaya gelen pasta ise tam bir sürpriz. Yarısı yenilmiş, üzerinde sigaralar söndürülmüş, buz parçaları atılmış beton görünümlü gri bir pasta. Tuğana Okan Nalçacı’nın hazırladığı pasta tüketim alışkanlıklarımızı hatırlatırken şekle ne kadar önem verdiğimizi yüzümüze çarpıyor.
Birol ve Yasemin’in cesaretlendirmesiyle en dokunulmamış yerinden bir parça pastayı kaşıkla alıp ağzıma attığımda anlıyorum bunu.
Görüntüyle tezat bir lezzetle karşılaşıyorum. Tabii ki sigara izmaritleri ve buz kalıpları da ÅŸekerden yapılmış ve çok lezzetliydi. Geleneksel sunum estetiÄŸinin aksine, ideal olmaktan uzak yarım kalmış kutlama pastası tat, doku ve form arasındaki iliÅŸkiyi bir kez daha düşünmemizi saÄŸlarken diÄŸer yandan Markiz’in yüzlerce yıllık geçmiÅŸe dayanan ama zamanla unutulmuÅŸ, hoyrat dönemlerden geçmiÅŸ dillere destan pastalarını hatırlatıyor.Â
:mentalKLINIK’in yarattığı hedonist ve oyuncu dünya izleyiciye bir şölen ve coşku hissi yaşatırken bir yandan da hayrete düşürüyor. Pek çok diğer işlerinde olduğu gibi.
Markiz bu performanstan sonra içinde bulunduğu bina ile birlikte onarıma girecek ve kapılarını ilk dönemlerini aratmayacak bir görkemle yine açacak.
Not: Dehşetli Güzel performansı16 Mart tarihine kadar hafta içi her gün 12.00-14.00 saatleri arasında Markiz Pastanesi web sitesinden rezervasyon yaptırılarak ücretsiz olarak ziyaret edilebilir. Pastadan yemek isterseniz 14.00-19.00 saatleri arasındaki ziyaretler ücretli.
PaylaÅŸ