Paylaş
SPORLA, hele futbolla pek ilgili olduğum söylenemez. Ancak, milli maçlarımızı ve kulüplerimizin Avrupa’daki kupa maçlarını izlemekten keyif alırım. Beni pek çok açıdan keyiflendiren bir takım ise, Adana Demirspor’dur.
Çukurova Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Erdem Çanak’ın “Devlet Demir Yolları’nda Sportif Faaliyetler ve Adana Demirspor Kulübü” başlıklı araştırma yazısını okuduktan sonra, Demirspor’a olan sempatim daha da arttı. Erdem Çanak’ın yazısında, Adana Demirspor’un kuruluşu, gelişimi, yöneticileri, başarıları sıralanırken, 1940 yılından bugüne Adana’daki diğer kulüpler ve sportif olayların da fotoğrafı çekiliyor.
Bir kere Demirspor’da hoşuma giden en önemli unsur, taraftarı. 90 dakika bıkmadan, usanmadan tezahürat yapan, diri, ateşli ve yaratıcı taraftarının profilinin de, Demirspor’un ‘emekçilerin kurduğu kulüp’ imajına uygun düştüğünü tahmin ediyorum.
Söz konusu incelemede okuduğum, Necmettin Tardu’nun bir kitabından yapılan alıntıda, Demirspor’un kuruluş amacı anlatılırken sarf edilen “İşletme fabrikaları işçilerinin spor ihtiyacını karşılamak ve sporu amele arasında muntazam riayet edilen bir vazife haline koymak emeliyle teşekkül etmiş…” ifadesi, benim için önemli. Kimilerinin “Amele takımı” diyerek küçümsemek istediği kulübün, “Emekçilerin spor yapmasını sağlamak için” kurulmuş olmasını ancak takdir edebilirim. Bu arada, Demirspor’un Livorno ile yaptığı maçın fotoğraflarını hâlâ sakladığımı da belirteyim…
Demirspor'dan bir isteğim, futbolun yanı sıra, eskiden olduğu gibi yüzme ve sutopu gibi farklı branşlarda da faaliyet gösterilmesi. Daha çok gencin farklı alanlarda spor yapmasına olanak sağlanması...
Umarım, tarihi başarılarla dolu olan Demirspor bu sezon Süper Lig’e yükselir, Adanalının hasreti sona erer.
Paylaş