Covid-19 ile ilgili son yapılan değerlendirmeler sonrasında Bakanlar Kurulu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında pazartesi günü toplandı, milyonların merak ettiği kararları açıkladı.
Öncelikle burada alınan kararları, sınırlamaları, kısmi normalleşmeleri tekrar dile getirmek istemiyorum.
Bilindiği gibi, yeni normalleşme döneminde en kritik unsur Türkiye’de tüm illerin yoğunluk haritalarına göre sınıflandırılması.
Oluşturulacak olan ve her hafta güncellenecek olan risk haritası dört aşamalı olacak.
Düşük riskli, orta riskli, riskli ve yüksek riskli olmak üzere 4 gruba ayrılacak olan illerde süreci valilikler yönetecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ilk etapta 4 kategorideki normalleşmeleri ve kaldırılan kısıtlamaları açıkladı.
Düşük ve orta riskli illerde hafta sonu kısıtlamaları kaldırıldı.
Bu olumsuz tablonun en fazla yansıdığı sektörlerin başında da inşaat geliyor.
İnşaat sektörünün neredeyse 1 yıldır durağan bir sürece girmesi ile birlikte konut ihtiyacı da arttı.
Tabii, özel sektörle birlikte TOKİ’nin de önceliği afet bölgelerine vermesinden dolayı, farklı bölgelerdeki projeleri, inşaat maliyetlerinin yükselmesinden dolayı beklemeye alınmıştı.
Pandemi öncesinde 2018 ve 2019 yılında yaşanan ekonomideki daralma inşaat sektörünü olumsuz etkilemiş konut stokları tükenmiş, yeni konut projelerinin olmamasından dolayı da satışa hazır konutların fiyatları da alıp başını gitmişti.
Öyle ki TOKİ ekonomik kriz döneminde planladığı kendi projelerini bile maliyetlerin yüksek olmasından dolayı ertelemeye almıştı.
Bunlardan birisi de Orhangazi’de inşa edilen ve inşaatı tamamlanan 292 adet konuttu.
Aslında bu konut projesi 2019’da tamamlanıp hak sahiplerine verilecekti.
O dönemde bugünkü Taşıyıcılar Kooperatifi Başkanı Beytullah Güneş ile yaptığım söyleşi de bunu görmüş, bununla ilgili de önemli bir haber ele almıştım.
Taşıyıcılar Kooperatifi, o dönemde bir çok insan için imkansız gibi görünen Kooperatif yanındaki eski bir fabrika alanını satın almaya hazırlanıyordu.
Fabrika sahasının satın alınması, oraya bir depo-antrepo tesisi kurmak başlı başına bir meseleydi çünkü o zamanlar.
Fabrikanın satın alınması büyük maliyet, depo-anrepo gibi bir tesisin inşası ayrı bir maliyetti.
O dönemlerde telaffuz edilen rakamlar bazılarının havsalasının sığmayacağıölçekteydi.
Ancak;
274 üyesi bulunan Taşıyıcılar Kooperatifi öylesine güçlü bir yapıya kavuşmuştu ki, bunun da üstesinden gelecek seviyedeydi.
Bizler meslek hayatımızın ilk yıllarında, yani 2000’li yılların başında yaptığımız haberlerde ya da o dönemde verilen resmi rakamlara göre Orhangazi genelinde 1 milyon 650 bin civarında zeytin ağacı vardı.
Fakat geçen 15-20 yıllık dönemde yeni ekilen zeytin ağaçları ile birlikte Orhangazi sınırlarında toplamda 2 milyon 300 bin adet zeytin ağacı bulunuyor.
Bu, yaklaşık 1,5 yıl önce Tarım Bakanlığı ve Marmarabirlik tarafından tüm Bursa bölgesinde sürdürülen çalışmalar sonrasında tespit edilen rakam.
Yine, ilçe genelinde 1 milyon 650 bin adet zeytin ağacı varken ve Orhangazi’de yıllık tahmini zeytin rekoltesi hesaplanırken, 20 bin ile 25 bin ton arası tahminleri yapılırdı.
Yani resmi anlamada bu rakamlar baz alınırdı.
Zeytin ağacı sayısı 2 milyon 300 bin civarına geldiğinde ise normal koşullarda Orhangazi bölgesindeki zeytin rekolte miktarının en az 45 bin tonu bulması gerekiyor.
Oysa yine bugün itibarı ile yapılan rekolte tahminlerine göre Orhangazi’de 30 bin ton ile 35 bin ton arası zeytin rekoltesi elde ediliyor.
Yazıyı yazarken, HEKTAŞ’ın yaklaşık 1 yıldır Orhangazi tesislerinde sürdürdüğü çalışmalardan kamuoyunun yeteri kadar bilgilendirilmediğinden söz etmiştim.
Sonrasında, geçtiğimiz hafta HEKTAŞ'ın Marka ve İletişim Yöneticisi değerli Selçuk Yaşar’dan bir telefon aldım.
HEKTAŞ’ın değerli yöneticilerinin Orhangazi tesislerinde ağırlanmak istediğimi söylüyordu.
Son derece memnun oldum.
Nihayetinde geçtiğimiz hafta HEKTAŞ’ın Orhangazi’de kurulan tesisinde ağırlandım, enine boyuna tesislerle ilgili detaylı bir öngörüye sahip oldum.
AK Parti Bursa milletvekilleri Refik Özen ve Zafer Işık, Gençlik ve Spor İl Müdürü Salih Başparmak ile birlikte Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafında kente kazandırılan yaklaşık 350 milyonluk yatırım olan yeni yurt binalarını inceledi.
Gerçekten de önemli ve devasa yatırımlar.
Bursa, büyük bir üniversite şehri aynı zamanda.
Hem üniversite sayısı, hem öğrenci sayısı her geçen gün artan bir il.
Dolayısıyla devletin yeni yurt yatırımları da hızla devam ediyor.
Sevindirici bir tablo bu.
Bursa genelinde an itibarı ile yurt yatak kapasitesi 7 bin.
Kuraklıktan payını alan su kaynaklarından birisi de Türkiye’nin beşinci büyük gölü durumundaki İznik Gölü oldu.
İznik Gölü’ndeki değişim öylesine büyük oldu ki, tarihte görülmemiş oranda su çekilmesi yaşandı.
Ve durum git gide daha kötüleşirken, son günlerde etkili olan kar yağışı bir nebze de olsa göle ve tüm su kaynaklarına cansuyu oldu.
Yeterli mi peki?
Elbetteki değil.
Çok daha fazlası gerekli.
*
Son yıllarda bölgede yapılan yatırımlar sayesinde de Meram Bağları ve bölgedeki tesisler Türkiye’nin her köşesinden binlerce misafir ağırlar.
Özellikle yerli turistlerin büyük ilgi gösterdiği bir bölge.
Meram’ı güzel yapan, doğal yanıdır.
Yemyeşil ağaçlar ve dereleri ile doyumsuz bir bölgedir.
O bölgenin bu denli güzelliği kadar olmasa da Orhangazi bölgesinde de böylesine doğası muhteşem alanlar var.
Bunlardan birisi de Nadır bölgesi ve Nadır’dan Orkent bölgesine kadar uzanan dere yatağıdır.
Burası ile ilgili önceki dönem belediye başkanı Neşet Çağlayan’ın büyük bir hayali vardı.