İznik Gölü için gerçek bir mücadele şart

Son yıllarda yaşanan iklim değişiklikleri,küresel ısınma; ve nihayetinde hayatımızı direkt etkileyen kuraklık, Türkiye genelindeki tüm su kaynaklarını, gölleri, akarsu yataklarını, derelerini olumsuz etkiledi.

Haberin Devamı

Kuraklıktan payını alan su kaynaklarından birisi de Türkiye’nin beşinci büyük gölü durumundaki İznik Gölü oldu.
İznik Gölü’ndeki değişim öylesine büyük oldu ki, tarihte görülmemiş oranda su çekilmesi yaşandı.
Ve durum git gide daha kötüleşirken, son günlerde etkili olan kar yağışı bir nebze de olsa göle ve tüm su kaynaklarına cansuyu oldu.
Yeterli mi peki?
Elbetteki değil.
Çok daha fazlası gerekli.
*
Son aylarda göldeki çekilen su üzerine odaklandık.
Tüm kurumlar, sivil kuruluşlar, bizler ve kamuoyu olayın hep bu yönüne dikkatimizi vermiştik.
Hatırlanacağı gibi Bursa Büyükşehir Belediyesi Çevre ve sağlık komisyonu da kasım ayından bu yana göl ile ilgili bir çalışma başlatmıştı.
Komisyon birçok kurum görüşüne başvurarak göldeki çekilme başta olmak üzere göldeki kirlilik gibi mevzuları da ele aldı.
Büyükşehir Meclisi Komisyonu çalışmalarında da sona gelindi.
Komisyon raporunu hazırlayıp meclise sunacak.
Rapor doğrultusunda ilgili kurumlara görev ve yetkileri de iletilmiş olacak.
*
Peki İznik Gölü’ndeki tek sorun su seviyesindeki azalma mı?
Düşünmemiz, odaklanmamız ehemmiyet göstermemiz gereken konu sadece bu mu?
İznik Gölü, Marmara Bölgesi’nin en önemli su kaynaklarından birisi.
Olası doğal afet durumlarında İstanbul gibi metropol bir kent de dahil bölgeye içme suyu olarak dahi kullanılabilecek bir göl.
Dolayısıyla daha kritik ve üzerinde durulması, düşünülmesi konuşulması gereken bir husus İznik Gölü.
Sadece son birkaç yıldır çekilme tehlikesini konuştuğumuz İznik Gölü içinde geçmişte daha farklı sorunları ele alıyor, dikkat çekmeye çalışıyorduk.
Bunların en başında ise göldeki kirliliğin günden güne artması geliyor.
Evet, İznik Gölü günden güne avuçlarımızdan kayıp giderken,
Bugün yoğunlaşmamız gereken tek husus su seviyesinin azalması değil.
Sorun daha ciddi, daha kritik.
Gölümüz kirleniyor.
*
Göl çevresi tarım alanları ile dolu.
Göldeki kirliliğin nedenlerinden birisi tarımsal ilaçlar.
Çiftçinin kullandığı zirai ilaçların yağmur suları ile toprağa, oradan da İznik gölüne ulaşması gölü kirleten nedenlerden birisi.
Buna ilave olarak yine göl çevresindeki yerleşim yerlerinin hemen hemen tamamında kanalizasyon giderleri için arıtma yok.
Evsel atıklar, kanalizasyon giderleri de öyle yada böyle göle kadar ulaşıyor.
Bu da gölün kirlenmesine neden olan etkenlerden birisi.

*
Bir diğer önemli husus ise göldeki çekilmeden dolayı gölün kendini yenileyememesi.
Göl seviyesi yükseldiğinde Karsak Deresi vasıtası ile göldeki su boşaltma kapakları vasıtası ile boşaltılarak, göldeki devir daimin devam etmesi sağlanıyordu.
Çünkü İznik Gölü dip kaynaklarından dolayı kendi kendini besleyen bir su kaynağı.
Bu işlem gerçekleşmeyince,
Göldeki kirlilik de artmakta.

*
Elbetteki teknik olarak konu daha fazla ele alınabilir.
Ancak konumuz bu değil.
Su seviyesindeki azalma ile birlikte, gölü topyekün koruyacak bir programa, bir plana ihtiyaç var.
İlgili tüm kurumlar yanyana gelerek, İznik Gölü için yeni bir eylem planı ortaya koymalı, yeni bir koruma düzenine geçilmelidir.
Durum ciddidir, ciddi olduğu kadar da aciliyeti vardır.
Şayet acele edilmez ise, Göl için sadece su seviyesini değil kirliliğin de çok ama çok tehlikeli boyutlara ulaştığını göreceğiz.

Yazarın Tüm Yazıları