Paylaş
Merhaba Güzin Abla ben 17 yaşında, üniversiteye giriş sınavına hazırlanan bir öğrenciyim.
Benden küçük üç kardeşim var.
Kısacası ben bir ablayım.
Annem 7 aydır babamı başka bir adamla aldatıyor.
Bunu benim dışımda ailede kimse bilmiyor. Annem de bunu bildiğimden bihaber.
Annemi suçlamak istemiyorum, çünkü babamın tutulacak bir yanı yok. En azından anneme karşı davranışları yüzünden...
Ama yine de bunu hak etmedi.
Aylardır ne yiyorum ne içiyorum, 45 kiloya kadar düştüm.
Kimseye bir şey anlatamıyorum. Annem beni ve küçük kardeşlerimi tamamen kendi halimize bıraktı.
Kimseyle ilgilenmiyor, gereksiz agresif ve sürekli bağırıp çağırıyor.
Babam ise gün boyu işte, eve geldiğinde onun suratına utancımdan bakamıyorum.
Bildiğimi ondan sakladığım için daha fazla sıkılıyorum ama açıklamaktan da korkuyorum.
Nasıl böyle bir şey söyleyebilirim bilmiyorum ama gerçekten dayanamıyorum artık. Sınava hazırlık yılımı mahvettim, bir kere bile kitaplarımı açamadım.
Oysa öğretmenlerimin en başarılı öğrencilerinden biriydim, herkesin benden beklentisi vardı. Hepsini boşa çıkardım, hiçbir şeye odaklanamadım, herkesi kendimden uzaklaştırdım.
İçimde çok büyük bir öfke var, zamansız patlayacağım diye çok korkuyorum. Lütfen bana bir akıl ver, onları ayrılmaya ikna etmeli miyim, yoksa böyle yaşayıp gitmeli miyim? Her yanı kapalı bir kutuda hissediyorum kendimi; çıkmaza girdim hareket edemiyorum.
Tek hareketimle herkesin dünyasını yıkacakmışım gibi hissediyorum. Lütfen yardım et abla. Rumuz: Bir çıkış yolu
YANIT
Sevgili kızım, böyle mektuplar karşısına gerçekten çok üzülüyorum. Senin gibi hayatının baharında, geleceğine yön vermek ve mesleğini kazanmak için büyük bir sınava hazırlanan gencecik bir kızın anne ve babasının hataları yüzünden bu kadar acı çekmesine gönlüm razı olmuyor.
Sonuçta annen her ne kadar senin anlatmaya çalıştığın kadar babandan memnun değilse de babanın davranışları yüzünden mutsuzsa da, annenin onu aldatması elbette kolay kolay kabul edilecek bir şey değil.
3 çocuğuna rağmen annen nasıl bencilce kendini düşünüyor, nasıl böyle bir ihaneti göze alabiliyor...
Bunun yerine pek çok kadının, yürümeyen ve mutlu olmadığı bir evliliği sonlandırmaya cesaret ettiği gibi, annen de boşanmayı düşünebilirdi.
Böyle bütün bir aileyi mutsuz eden agresif davranışlar sergilemek yerine, babandan ayrılıp, sonra da istediği gibi yaşardı.Boşanmak istemeyen bazı kadınların ileri sürdüğü gibi, “Çocuklarım için boşanmıyorum, eşime katlanıyorum” iddiasının ardına saklanamayacağı da ortada.
Çünkü belli ki annenin yaşamında çocuklarının pek fazla önemi yok. O sadece kendini düşünüyor.
Güzel kızım, bana sorarsan anneni karşına alıp konuşmalısın. Yaşadığı bu yasak ilişkiyi bildiğini ona açıklamalısın.
Bu durumdan çok büyük üzüntü duyduğunu, yaklaşan imtihanını bu yüzden harcadığını, geleceğini mahvettiğini söylersin. Bir evlat olarak hem de 17 yaşında aklı başında bir genç kız olarak bu duruma son vermesini istemeye hakkın var, diye düşünüyorum. Ya da annene boşanmasını önerirsin.
Senin kararlı olduğunu ve bu durumdan artık yalanla dolanla kurtulamayacağını anlar belki annen. Ona göre bir karar alır. Sen de bu seneni yakmış bile olsan, gelecek seneye yeni bir şevkle ve kararlılıkla tekrar hazırlanır ve girersin imtihana. Sakın kendi hayatından ve geleceğinden vazgeçme. Sonuçta bu yaşadıkların senin suçun değil.
Paylaş