Merhaba Güzin Abla, ben 29 yaşındayım ve evlenmek istiyorum, fakat ailem evlenmek istediğim adama karşı çıkıyor. Nedeni de ailesinin aşırı muhafazakâr olması. Bir de evlenince onun ailesiyle aynı binada yaşamak zorunda olmam. Ailem ‘onlarla yapamazsın sen’ diyor.
İlk başta sadece annem karşıydı, şimdi annem babamı da vazgeçirdi.
Sevdiğim genç sırf annemi ikna edebilmek için bizim eve geldi, “ailemi yollarım bir tanıyın” dedi.
Annem “İstemem gelmesinler, kızım kalabalık aile yanında yapamaz” dedi. Karşı taraftaki insanları tanımadan yargıladı.
Annem, “Benim korkularım var, ben seni kaynana yanına vermem” deyip duruyor.
Sevdiğim bu genç olmayıp bir başkası da olsa yine aynı şeyi yapacak, eminim. Annem benim hayatımdaki insanları hep sorguladı.
Kız kardeşimin hayatına ise hiçbir şekilde karışmadılar, onun sevgilisini araştırmadılar, soruşturmadılar...
Kız kardeşimle telefonla konuştuk, “bana destek çık” diyorum...
Merhaba Güzin Abla, ben 36 yaşında, evli bir kadınım.
İkinci evliliğimi yapalı 7 sene oldu. Bu evliliğimden 2 yaşında oğlum var. İlk evliliğimden de 16 yaşında bir oğlum...
Bu ikinci evlilik oğluma da bana da zehir oldu. Şimdiki eşim iyi biri değil. Yanlış yaptım.
Benimle evlenmek istediği zamanlarda Almanya’ya gelebilmek için oğluma da bana da çok iyi davranıyordu.
Evlenip buraya yerleştikten sonra davranışları değişti bize karşı. Sanki düşmanıymışız gibi davranıyor bize. Hayatı bize zehir etti. Oğlum bir süredir 5 vakit namaza başladı.
Eşimin bana ve oğluma hiç saygısı sevgisi yok. Ayrılmak da istemiyor. O zaman Almanya’da kalamayacak, çalışamayacak... Ben ise bu adamdan kurtulmak istiyorum.
Uyuşturucu kullanıyor, yalan söylüyor. İnternetten başka kadınlarla yazışıyor, iltifatlarda bulunuyor. Sonra ben sorduğumda, ben yazmadım deyip geçiştiriyor.
Ve Barutum da gitti... Koskoca bir 15 yıl... Hangi birini anlatayım... Perişan halde kimsenin ona elini bile sürmeye yanaşmadığı, sonra onu evlat haneme alıp bir aslan parçası yapışımı mı?
Benimle olabilmek için her sabah aracımın arkasından koşturup bana kalp krizi yaşatır gibi heyecan ve korkular yaşattığını mı?
Bir aslan parçası gibi görünüp gök gürültüsünden korkup ağlayarak bana sarılışını mı? En cesur yürekli görünüp bir yavru kedi kadar masum oluşunu mu?
En heybetli durduğun için sürekli iftiralara uğrayışını mı?
Hangi bir günümüzü yazayım ki... En yakışıklım, en takığım, en melek kalplim...
O biliyor bizimki bir aşktı... Ve o biliyor ilk gününden son gününe kadar hep yanındaydım ve son yolculuğuna onu öpücüklerle yolladım. Bizim aşk hikâyemiz ölümle bitmez sol yanımda her zaman... Barutcuğum diye her zaman ona seslendiğimde, sesimi nerede olsa duyacak çünkü onu bu dünyada benim kadar seven kimse olmadı.
8’dik, ağustosta Umut’un kalp krizinden gidişiyle 7 kalmıştık, bugün de 6...
Merhaba Güzin Abla, ben eşimin yakın bir arkadaşıyla birlikte oldum, bunu eşim öğrendi. “Ya bana her şeyi anlatırsın ya da mesajları ortaya çıkarır herkese yayarım” dedi.
Ben de biraz üstü kapalı anlattım, birlikte olduğumu da kabul ettim.
Evliliğimiz devam ediyor ama benimle tartışmaya tahammülü yok.
Tartışacak olsak hemen ihanetimi yüzüme vuruyor ve hakaret ediyor.
Nasıl davranacağımı artık ben şaşırdım.
Ayrılmak istemiyorum çünkü o arkadaşına karşı herhangi bir duygu beslemiyorum.
Kendime bile açıklayamıyorum nasıl ihanet edebildiğimi, ama şimdi çok ama çok pişmanım. Eşime karşı nasıl davranmalıyım?
Merhaba Güzin Abla, ben 17 yaşındayım ve sürekli baskı altındayım. İstediğim saatte dışarı çıkıp istediğim saatte eve geri dönemiyorum. Okuyorum, lise son senem ve okul çıkışı doğru eve gidiyorum. Annem her şeyime karışıyor.
Bırakın sevgiliyi, yakın bir erkek arkadaşım olmasına bile izin vermiyorlar. Aslında dışarı çıkmam da sınırlı. Bir süre sonra sıkıldım ve kimseye sormadan dışarı çıkmaya başladım. Ama yine de geceleri dışarı çıkmama izin yok.
Anneme zaten hiçbir zaman yaşadıklarımı ya da sevgili yapınca neler hissettiğimi anlatamadım.
Ben telefonda konuşurken, kızar telefonu elimden alır korkusuyla, ona bir şey söyleyemem. Birçok arkadaşım annesine sevgilisi olduğunu anlatabiliyor ve benim kadar baskı görmüyor.
Okula da gitmek istemiyorum ama zorla gönderiliyorum. Açık liseye geçmek istediğimi söyleyince, “bu son senen, saçmalama” diyor ama okulda kendimi kötü hissediyorum.
Annem üniversiteye gitmek istesem sınava da bir kez girebileceğimi söylüyor. Aksi halde çalışmalıymışım...
◊ Rumuz: Yardıma
Merhaba Güzin Abla, ben 10 yıllık evli, 2 çocuk annesi, çalışan bir kadınım. Eşim çok iyi biri. Hiçbir kötü huyunu görmedim, en ufak incitici sözünü duymadım. “Dualarım kabul olmuş” derim kendi kendime bazen.
Onu çok seviyorum, sevildiğimi de düşünüyorum. Mutlu bir evlilik diyeyim kısaca. Siz de zaman zaman mutlu beraberliklerin özlemini çektiğinizi söylemez misiniz?
İşte bizimki böyle bir evlilik...
Ancak yine de bizi huzursuz eden bir sorunumuz var. Sorunumuz, ayrı memleketlerde doğmamız.
İkimiz de kendi memleketimizde yaşamıyoruz ama ikimiz de artık gurbetten çıkıp kendi memleketimizde yaşamak istiyoruz.
Bu konuda da bir türlü anlaşamıyoruz.
Ben annemden, ailemden bir ömür uzakta yaşamak istemiyorum, bunu evlenmeden önce de ona söylemiştim.
21 yaşındayım ve 2 yıl önce uzak mesafeli bir ilişkim oldu.
Sevgilimle liseyi aynı sınıfta okuduk. Sonrasında İstanbul’a taşındı ve bana yazdı.
Daha sonra sevgili olduk.
O üniversiteye başladı, ben mezuna kaldım. O polislik okudu.
2 yıl her şey çok güzel gidiyordu, ara ara kavgalarımız oluyordu tabii ama büyük bir sorunumuz yoktu. İzinlerde hep yanıma gelmeye çalıştı.
Sonrasında ne olduysa oldu, uzaklaşmaya başladı.
Birkaç kez ayrılmak istedi, aramızdaki mesafeyi bahane etti ama yine barıştık.
Sevgili Güzin Abla, yardımına ihtiyacım var. Ben, psikolojiyle çok ilgiliyim ve sağlık bölümünde okuyorum...
Benim sorunum şu... Birine gerçekten çok değer verdim, hâlâ da değer veriyorum. Çok da seviyorum onu...
Yapı olarak kolay kolay kimseyi kırmam ama ben bu adama aylardır çok kötü davranıyorum. Ona kötü davrandıktan sonra sürekli ağlıyorum...
O benim için özel bir adam...
Şimdi yakın çevremden bir kadınla yaşadığını duydum. Ondan uzaklaşmak istiyorum çünkü çok yıprandım.
O kadar mutsuzum ki...
Zaten ailesi de bana karşı. Yapı olarak hakkımı savunduğum için insanlar üzerinde iyi bir imajım yok...