Kritik viraj

TFF 1. Lig’de neredeyse her hafta, farklı bir ekip soyunma odasından ‘lider’ pozu veriyor.
Makas da takımlar arasında git gide daralırken, belki de sezon sonuna ilişkin en kritik süreçlerden birini geçireceğiz.
Bu kapsamda Bursaspor’un da fikstürü, zorlu ancak kağıt üzerinde potansiyel favori maçlarını da içerisinde barındırıyor.
Önümüzdeki Giresunspor ve Tuzlaspor maçları, bu noktada Timsah’ın kalan haftalarına ilişkin önemli bir belirleyici unsur olacak.
Aslında baktığımızda fotoğraf bizlere umut vadediyor.
Bu mücadelelerden çıkarılacak puanlar, hatta galibiyetler; Bursaspor’u sonraki haftalarında daha da rahatlatır bir duruma getirirken, aynı zamanda sonraki 6 maçın nispeten zorluk düzeyi daha düşük olması, bir anda takımı üst sıraların sahibi yapabilir.
Aksi halde ise telafi için hata payı git gide azalacak…

AYNI DİSİPLİNLE MÜCADELE EDİLMELİ

Tabii bunlar, kağıt üzerinde, fikstürün bize gösterdikleri şeyler.
Asıl önemli olan, rakibin niteliğine yahut kimliğine bakmadan, aynı mücadeleyi, aynı oyun disiplinini kalan maçların tümünde sahaya koyabilmek.
Zira; Bursaspor geride kalan mücadelelerinin birçoğunda kaybetse dahi, bir direnç ortaya koymayı başardı.
Küçük nüanslara bağlı kayıpları iyi analiz eden teknik heyet, çözümü de doğru noktalarda getirdi ki, her ne kadar geçtiğimiz hafta play-off hattına girebilme şansı kaçsa da, bu şans bir kez daha önüne geldi, daha da çok kez gelecektir.
Yeter ki geçtiğimiz dönemlerde düşülen rakibi küçümseme hatası gerçekleşmesin…
Kağıt üzerinde ‘favori’ çıkılacak maçlar, belli bir takım rahatlığı ve kazanca olan güveni artırırken, aynı zamanda rehaveti de beraberinde getirebilir.
Bu rehavetin de kontrolünü sağlayarak, her maçı ciddiye alarak, her maçtan öğrendiklerini bir sonraki maçta sahaya yansıtabilmek, teknik heyet ve oyunculardan geçiyor.

GEÇEN SEZON GİBİ OLURSA İŞLER ZORA GİRER

Şayet geçtiğimiz dönemlerde olduğu gibi, rakibi küçümseyen bir rehavet yahut saha dışı etkenlere bağlı olarak düşen motivasyonlara rast gelirsek, o zaman işler hiç de kolay olmayacaktır.
Ancak; Bursasporlu oyuncular, teknik heyetin de katkısıyla birlikte oyun disiplinini koruduğunda neler başarabileceğini bizlere gösterdi.
‘Avrupa, Bursaspor’u konuşuyor’ ifadelerinin çıkış noktasında da, takımın ortaya koyduğu mücadele ve oyun birlikteliğini sahaya yansıtması yatıyor.

SÜPER LİG POTANSİYELİNE SAHİP GÜÇTE

Bir diğer önemli detay ise kırılganlık.
Gerek geçtiğimiz sezon, gerekse sezonun ilk yarısında birçok mücadelede kırılganlıklara şahitlik ettik.
Elbette bunun böyle olmasında genç oyuncuların deneyim eksikliği, oyun bilgilerinin olgunluğa ulaşamaması gibi faktörler yer aldı.
Şimdi ise ayakları daha sağlam yere basan, daha fazla deneyim edinmiş ve saha içerisindeki oyuncu istikrarıyla da birbirini yakından tanıyan oyuncu grubu var.
Dolayısıyla Bursaspor için başarıdan geçen yollar; oyun bütünlüğü ve mental dirençten geçiyor.
Takım da, Süper Lig potansiyelini sonuna kadar sahaya yansıtabilecek güçte.