34 milyar Euro’luk turizm gelirine rağmen kapı kapı dolaşıyor

FRANSA turizm gelirinde dünyada bir numara.

2005 yılında turizmden 34 milyar euro elde etmiş.

Turizm geliri bir yıla öncesine oranla yüzde 1.2’lik büyüme göstermiş.

34 milyar euroluk gelire rağmen Fransa boş durmuyor.

Yeni stratejiler, yeni pazarlar arayışında.

Turizm sektörümüzün "alarm" sinyalleri verdiği günlerde Fransız Turizm Bakanlığına bağlı "Maison de la France" ülke tanıtımı için İstanbul’daydı.

Aralarında Lafayette, Printemps gibi ünlü mağazaların temsilcilerinin, kayak merkezleri yöneticilerinin de olduğu 25 kişilik grup İstanbul’da iki gün boyunca temaslarda bulundu.

Fransız Sarayı’nda davet verildi, bizim turizmcilere yönelik çalıştaylar düzenlendi.

"Maison de la France"ın buralara kadar gelmesinin amacı elbette ki Türkiye’den Fransa’ya daha fazla turist çekmek.

Rakamlar şöyle:

Türkiye’den Fransa’ya giden turist sayısı 350 bin civarında.

Fransa’dan bize gelenlerin sayısı ise 600 bin.

Hemen hemen iki katı.

Fransa’nın gözünde Türkiye iyi bir pazar.

Paris’e giden Türk turisti iyi otellerde kalıyor, iyi lokantalarda karnını doyuruyor.

Bu yüzden Fransa Türkiye’den daha fazla turist peşinde.

Şimdilerde stratejisini "kaliteyi arttırmak" üzerinde yoğunlaştıran "Maison de la France" her ülkede benzer faaliyetlerde bulunuyor.

Kelimenin tam anlamıyla "kapı, kapı dolaşıyor".

Bakanlığa bağlı olmakla birlikte kendi bütçesi olan kurum son derece dinamik bir yapıya sahip.

Gelir değil ama turist sayısında Fransa’nın önünde olan İspanya’nın da benzer bir yapıda bir kurumu var.

Ancak İspanya bununla da yetinmemiş.

Son dönemlerde turizm sektöründe faaliyet gösteren STK’ları biraraya getiren "Exceltur" diye bir örgüt kurmuş.

"Exceltur"
İspanya’nın rakiplerini yakından izleyen, daha mükemmel hizmet için stratejiler belirleyen bir örgüt.

Hem Fransa, hem İspanya turizmde zirvede.

Her ikisi de daha fazlasını yapmak için tüm olanaklarını seferber etmiş.

Turizm sektöründe zor günler geçiren Türkiye’nin bu iki ülkenin yaptıklarını yakından izlemesinde yarar var.

Reform, laiklik ve kadın meselesi

AVRUPA Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin CHP milletvekili Abdülkadir Ateş Başkanlığı’ndaki Siyasi İlişkiler Komisyonu’nun Gaziantep’teki toplantısından salı günü söz etmiştim.

Toplantı sırasında sohbet ettiğim Fransız senatör Josette Durrieu Türkiye’yi yakından izleyen bir isim.

Sosyalist Parti üyesi.

CHP milletvekili Gülsün Bilgehan’ın yakın dostu.

Dediğine göre, Türkiye’nin üyeliğini de yüzde yüz destekliyor.

İşte bu yüzden Gazintep’teki sohbetimizde "Türk kamuoyuna şu mesajı vermek istiyorum" diyor.

Nedir mesaj?

"Fransa’dan yükselen çatlak seslere rağmen bilin ki çoğunluk Türkiye’nin AB üyeliğinden yana. Ancak Türkiye’den üç konuda olumlu işaretler bekliyor: Reformların uygulanması, kadın hakları ve laiklik."

Durrieu’den laiklik meselesini biraz açmasını rica ettim.

"Türkiye’de son günlerde ortaya çıkan tablolar Fransız kamuoyunu endişelendiriyor. Laiklik ilkesinin ödünsüz devam ettiği konusunda rahatlatılmak istiyor."

Bizim gibi sürprizli bir cumhurbaşkanlığı seçimine hazırlanan Fransa’dan gelen en son mesaj böyle.
Yazarın Tüm Yazıları