Paylaş
İznik denince akan sular durmalıdır...
Durmalı; Çünkü, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapan, Hıristiyan dünyası için en önemli buluşmalardan 1’inci Konsil ve 7’nci Konsil’in toplandığı ilçedir İznik.
Ama biz, bu değerimizin güzellikleri göremiyoruz...
Talan edilen, zarar verilen tarihine sahip çıkamıyoruz.
Sadece konuşmak ve seyretmekle yetiniyoruz.
Sonrası yok...
İznik Belediye Başkanı Osman Sargın bu konuda duyarlı olup yüksek sesle konuşmaya başladı...
Müze olarak kullanılan Nilüfer Hatun İmareti’nin, 6 yılı aşkın süredir tadilat nedeniyle açılmaması ve tarihi surlara yazılan küfürlü yazılara gösterdiği tepki yerindeydi.
Ses de getirdi.
Sultan I. Murad’ın annesi Nilüfer Hatun’un adına, 1388 yılında imarethane olarak yapılan ve 1960 yılından bu yana müze olarak kullanılan binadaki restorasyon çalışmasının bu yılın sonu veya önümüzdeki senenin ilk aylarında biteceği açıklandı.
En önemlisi surlardaki o çirkin yazılar özel bir bir sistemle temizlendi.
Gerçi, surlara tarih olarak değil, sprey boyalarla yazı yazılan yer olarak bakmaya devam ettiğimiz sürece o yazıların tekrarlanmayacağının garantisi yok.
Buda, ayrı bir konu.
Neyse, bunlara da şükür diyelim....
En azından surlardaki yazılar silindi, müzenin açılacağı müjdesi verildi.
TARİHİ HAREKETLİLİK
Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın, hafta içinde, İznik’te surları gezip, İznik Gölü’ndeki tarihi yapıda, sal üzerinde inceleme yapması ve buradaki bazilikalardan çıkarılanları incelemesi güzel bir gelişme....
İznik›in, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi›ne alınması için çalımaların başladığını açıklaması da çok önemli.
Ödenek sıkıntısı çeken Büyükşehir Belediyesi’nin, İznik’in dünya turizmine kazandırılması için yapacağı parasal katkı belli...
Fazlasını beklemek hayalcilik olur.
Büyükşehir’de sadece İznik ilçesi yok ki.
Kaynakları zorlayıp belirli bir miktarda ödenek ayırır...
Sonrası soru işareti...
“Benden bu kadar” diyerek kenara çekilebilir...
Recep Altepe, Büyükşehir Belediye Bakanlığı yaptığı dönemde İznik’i gerçekten önemsedi...
Parasızlık yüzünden sonuç alamadı....
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın komik sayılabilecek bütçesi ile İznik’te yol almak da mümkün değil...
Peki, ne olacak?
Tabii ki değişen bir şey olmayacak.
Bir süre sonra İznik gündemden düşecek.
Tarihi talan da devam edecek...
İznik’in tarihi kimliğini koruması ve turizme açılması için yapılması gereken tek bir iş var...
O da hükümetin, İznik’in dünya turizmine kazandırılması için çok özel proje hazırlaması ve bunu, kaynak sorunu yaşatmaksızın yaşama geçirmesi...
Bu yapılırsa ne olur...
Sadece Bursa kazanmaz...
Ülkede turizm patlaması olur...
Bu güzel patlama da Türkiye’yi uçurur...
Şu anda İznik’in canlanması için bir kıvılcım yandı...
Bursa, İznik için parti ve görüş ayırımı yapmaksızın tek vücut olmalı.
Bu güç birliğini Türkiye için yaptığını kararlı bir şekilde anlatmalı...
Bu fırsat da kaçmamalı.
Paylaş