Paylaş
Bundan dolayıdır ki, her an bir delinin çıkıp, bölgemizi veya tüm dünyayı ateşe atması işten bile değildir.
Hele de Avrupa’da, samyeli esmişçesine liderlik müessesesi neredeyse kurudu. Koca koca ülkeler, hasbelkader seçilmiş, küçük beyinli insanlar tarafından idare ediliyor.
Değil birkaç yıl ötesini, burnunun ucunu göremeyen bu liderlerle nereye varılabilir? Kendi ülkelerine ufuk çizemeyen bu liderlerden, dünyaya, dünyanın gidişatına ne fayda gelir?
Türkiye olarak, yaşadığımız bölgemiz adeta yangın yerini andırıyor. Hem kuzeyimizdeki (Ukrayna) ve hem de güneyimizdeki (Gazze) sıcak savaşlar her an yayılabilir ve bütün bölgemizi olduğu gibi, 3. Büyük Savaş’la da tüm dünyayı bir anda alev topuna çevirebilir.
Bu kadar iddialı söylememizin sebebi, ülkelerin başında akil insanların bulunmamasıdır.
Sayın Erdoğan’ın güttüğü siyaset, bu bakımdan takdire şayandır. Zira iktidara geldiği günden beri, savunma sanayisini güçlendirip, Türkiye’yi gelebilecek tehlikelere karşı hazırlıyor.
Terörle mücadeleyi en ciddi şekilde ele alıp, mücadele eden ve değil Türkiye’de, Türkiye’nin dışındaki inlerinden bile teröristlerin başlarını çıkarmalarına müsaade etmeyen lider Sayın Erdoğan’dır.
Erdoğan öncesi dönemi hatırlayın; ne teröristle mücadele edebilecek, o eğitimi almış nitelikli askerimiz vardı ve ne de teröristin gelişmiş silahlarına karşı koyabilecek silah ve mühimmatımız vardı.
Ve hatta ne de terörist grupların baskınlarına mukavemet gösterebilecek karakollarımız (kalekol) vardı.
Teröristlerle hemen her çatışmada onlarca şehit veriyorduk. Terörle savaş eğitimi almamış askerle bu mücadele yürütülemez. Erdoğan hem bu nitelikli askeri yetiştirdi ve hem de bu askeri en modern silah ve mühimmatlarla donattı.
Ve bunların sonucunda da terörle mücadelenin konseptini değiştirdi; dünyanın neresinde olursa olsun, teröristler kendi inlerinde vurulacak ve bulundukları yerlerde dünya başlarına yıkılacaktı.
Nitekim öyle de oldu. Artık değil Türkiye’nin içinde eylem yapmak, yurt dışındaki inlerinden bile başlarını çıkaramıyorlar.
Güneyimizde oluşturulmak istenen terör devletçiğini (Küçük İsrail) görmemek ve ‘PYD’liler kendi vatanlarını savunuyorlar; bize mi saldıracaklar?’ demek, aymazlıktan öte dalalet ve hatta ihanet değil de nedir?
Olmayan akılları sıra, sözde seçimle oldu bitti yapıp; Kuzey Irak’ta olduğu gibi, Kuzey Suriye’de de devletçiklerinin temelini atacaklardı. Türkiye kükreyince, geri adım attılar ve bu meşum emellerini ertelediler.
Unutmayın; Gazze’deki savaşın hedefinde Ankara, İstanbul var. Ankara’nın, İstanbul’un savunma hattı Gazze’den başlıyor. Gazzeliler; bebek, çocuk, kadın, masum siviller Anadolu topraklarını savunuyorlar ve bizim için şehit oluyorlar.
Gazze düşerse sıra Türkiye’ye gelecek, zira İsrail’in ve tüm dünyadaki Siyonistlerin hedefinde Arz-ı mev’ud var. (Tanrı Yehova’nın Yahudilere sözde vadettiği topraklar -Nil ile Fırat arası-).
Paylaş