Üçlü saldırının Türkiye’ye etkileri

Son dönemde Rusya’nın Suriye’deki etkinliği artarken, ABD’nin gücü zayıflıyordu. ABD denklemdeki en etkisiz devlet konumuna gerilemişti. ABD, İngiltere ve Fransa’yı da yanına alarak giriştiği bu füze saldırısıyla güç gösterisi yaptı. Putin’e, “Beni hesaba katmadan hareket etme” mesajı verdi. Sahada yeniden etkili olabileceğini gösterdi.

Bu saldırı, İngiltere Başbakanı May’in de açıkça ifade ettiği gibi Esad’ı devirmeye, Suriye’deki rejimi değiştirmeye dönük bir amaç taşımıyordu. Sınırlı ve kontrollü bir harekâttı. Esad’a hedef olacak tesisleri boşaltacak süre de tanındı. Ayrıca Rus askerleri ve tesisleri hedef alınmadı. Rusya’nın karşılık vermesini gerektirecek hedefler seçilmedi. Esad, saldırı sabahında rahat şekilde çalışma binasına girerken görüntü verdi. Rusya, Suriye ve İran sert dille kınadı. Türkiye ise harekâtı olumlu buldu, desteklediğini açıkladı.

TÜRKİYE’NİN POZİSYONU

Türkiye, ABD’nin Suriye’yi vurmasını destekleyerek, Rusya ve İran’dan farklı bir tutum aldı. Son dönemde aynı eksende bulunduğu bu iki ülkeden ayrı bir tavır almasının, Türkiye’nin Suriye politikasına ve pozisyonuna etkileri neler olabilir?

Bu tutum Türkiye ile ABD arasında yakınlaşmaya yol açar mı? Türkiye, Rusya’dan uzaklaşıp ABD’ye yakınlaşır mı?

Türkiye’nin Rusya’dan uzaklaşması, Putin’in alacağı tutuma bağlı. Eğer Rusya, Türkiye’nin bu harekâtı olumlu bulmasını iki ülke arasında bir krize dönüştürürse Ankara, Rusya ile ilişkilerini yeniden düzenler. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Rusya Devlet Başkanı Putin arasında operasyon sonrasında kurulan temas ve gelen mesajlar şimdilik böyle bir olasılığı yok denecek kadar düşük gösteriyor.

Öyle anlaşılıyor ki Türkiye, ABD’nin operasyonunu desteklemekle birlikte bugünkü pozisyonunu koruyacak. Bu durum Türkiye’nin ABD ile yakınlaşması sonucunu doğurmaz. Türkiye ile ABD’nin Suriye sorununda farklı kamplarda olmasının nedeni Esad rejimine bakış değil, ABD’nin PKK ve türevleri olan PYD-YPG’yle hareket etmesidir. ABD bu politikasından vazgeçmedikçe, Türkiye’nin bu ülkeyle yakınlaşması mümkün değildir.

Türkiye, Esad rejiminin iş başından gitmesini istiyor. Bu konuda Rusya ve İran’dan ayrılıyor. ABD de başlangıçta Esad’ın devrilmesini istiyordu. Sonraki gelişmeler bu amacı öncelikli olmaktan çıkardı. Türkiye’nin de öncelikli amacı PKK’nın Suriye’nin kuzeyinde bir devlet yapısı kurmasını ve Akdeniz’e bir koridor açmasını önlemek. Ankara, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekâtlarıyla bunu, bugün için önlemeyi başarmış durumda. Ancak, ABD destekli PKK-PYD-YPG tehdidi sona ermiş değil. Bu itibarla, ABD’nin Suriye’yi vurması, Türkiye’nin politikasını değiştirecek bir hamle değildir. ABD, PKK’nın arkasında durdukça, Türkiye de ABD’nin karşısında duracaktır.

HAVA SAVUNMA SİSTEMİ

Türkiye’nin ulusal çıkarları, ABD’nin Suriye politikasıyla çatışıyor. Rusya’yla daha yakın hareket etmesinin nedeni bu çatışma. Ankara, ulusal çıkarlarını korumak ve bekasını garanti altına almak için askeri güç kullanmak da dâhil olmak üzere sonuna kadar kararlı olduğunu gösterdi.

Türkiye ulusal çıkarlarını korurken tam olarak ne ABD’ye ne de Rusya’ya güvenerek hareket etti. Bunun mümkün olmadığını bilecek tarihi deneyimi var. Ankara, dış politikanın dostluklara veya düşmanlıklara değil ulusal çıkarlara göre belirlendiğini biliyor.

Küresel güçlerin Suriye’deki hamleleri, Türkiye’nin ulusal savunma sanayisini ve özellikle de hava savunma sistemini daha da güçlendirmesi gerektiğini bir kez daha gösterdi.

ÇITAYI YÜKSELTEN HABERCİLİK
Aida operasının başrol oyuncusu olan tenor Koray Damcıoğlu’nun aynı zamanda bilek güreşi milli takımında olduğunu Ömer Erbil’in haberinden okuduk.

Eğitim muhabirimiz Önder Öndeş; bere, atkı, oyuncaklar örüp satarak yüzlerce çocuğun eğitimine katkı sağlayan ve kendilerine ‘Anneanneler Grubu’ diyen kadınlarla röportaj yaptı. Haber “Ne güzel insanlar” başlığıyla manşete çıktı.

 Vergi Konseyi Başkanı Fatih Dural, vergi cezalarında indirim hazırlığı yapıldığını Neşe Karanfil’e açıkladı.

İpek Özbey’in 360 derece röportajında, TBMM Ulaştırma Komisyonu Sözcüsü Mustafa Ilıcalı’nın Uber-taksi savaşına çözüm önerisi vardı: Tek merkezden yönetilecek Taksi A.Ş. kuralım.

Hürriyet’in Ses Ver sayfasından yürüttüğümüz ‘hayvan hakları’ kampanyası sonuç veriyor. Hazırlanan yeni tasarıya göre hayvanlar artık ‘mal’ değil ‘can’ kabul edilecek. Bu canlara işkence edenler, öldürenler 3 yıla kadar hapisle yargılanacak.

Boğaziçi’nde dev bir geminin yalıya çarpması gündem yarattı. İdris Emen, Kılavuz Kaptanlar Derneği Başkanı Saim Oğuzülgen ile konuştu ve onun “Boğaziçi’nden geçen gemilere Süveyş Kanalı’nda olduğu gibi bir standart getirilsin” önerisini manşetten duyurduk.

Deniz Baykal’ın oğlu Prof. Ataç Baykal’ın, babasının sağlık durumuyla ilgili “Almanya’dan babam enkaz halinde geldi” sözleri, Rıfat  Başaran imzasıyla Hürriyet’te yer aldı ve çok konuşuldu.

Hürriyet, magazin haberciliğindeki farkını; Aslı Enver, Murat Boz çiftinin ayrıldığını duyuran İsmail Bayrak imzalı haberle bir kez daha gösterdi.

Kardelen Koldaş, Sivas kangallarının ABD’de gördüğü büyük ilgiyi haberleştirdi. Oradaki Kangal Kulübü’nün yöneticileriyle konuştu.

İhsan Yılmaz’ın Kültürazzi köşesi kültür-sanat haberciliğini başka bir yere taşıyor. Yılmaz bu hafta da, Zülfü Livaneli’nin kitabının nasıl çalındığını yazdı. Bu haberin ardından yayınevi piyasaya sürdüğü çalıntı kitabı toplatma kararı aldı.

Ekonomi Müdürümüz Sefer Levent sık sık gündeme gelen ‘kart kopyalama’ sahtekârlığına karşı ne önlemler almamız gerektiğini, ‘Vatandaşın Ekonomisi’ köşesinde anlattı.

YİNE AÇIK ARA LİDER
Türkiye’nin önde gelen yayıncıları ile reklamverenlerin ölçüm için yetkilendirdiği tek bağımsız kuruluş olan Gemius, mart ayı raporunu açıkladı. Gemius’a göre tekil kullanıcı, ziyaret ve sayfa görüntüleme sayılarından oluşan üç temel metrikte de hürriyet.com.tr’nin liderliği sürüyor. Gemius raporunda hürriyet.com.tr, 24.6 milyon tekil kullanıcıya sahipken en yakın rakibi 19.5 milyonda kaldı. Okurlar hürriyet.com.tr’yi geçen ay 185.3 milyon kez ziyaret etmişken en yakın rakibinde bu sayı 118 milyon. Sayfa görüntüleme adedinde ise 1.1 milyar ile hürriyet.com.tr, en yakın iki rakibinin toplamından da büyük bir hacme sahip.

Geçen hafta da 51.9 milyon ziyaret ve 332 milyonu aşkın sayfa görüntülendi.

Geçen hafta en çok okunan özel haberlerimize, dünya gündeminin ısındığı bu dönemde Washington, Moskova ve Atina’daki temsilcilerimiz Cansu Çamlıbel, Nerdun Hacıoğlu ve Yorgo Kırbaki ile Ankara büromuzdan Rıfat Başaran ve İstanbul İstihbarat’tan Ceylan Sever imza attı.

KANAL D
ABD ile Rusya arasındaki Suriye gerginliğinin tüm detayları, Türkiye’nin krize ilişkin açıklamaları ana haber bülteninde geniş şekilde yer aldı.

Aytaç Can, dolardaki yükselişi hem uzmanlarıyla hem de vatandaşlarla konuştu.

Özgen Bingöl, CHP’nin İYİ Parti ziyaretini ve perde arkası bilgileri ekrana getirdi.

Oğuz Şahin, deizm tartışmasını, Diyanet açıklamasını, vatandaş görüşlerini haber yaptı. 

Merve Kılıçoğlu Toprak, Ataç Baykal ile babasının sağlık durumunu konuştu.

Merve Görgün, gazlı içeceklerdeki şekerin Avrupa’nın iki katı olduğunu haberleştirdi.

CNN TÜRK
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, liseye giriş sınavı hakkında önemli açıklamalar yaptı.

Gülşen Coşkun, açılışı yapılan Başkentray’ın detaylarını ekrana taşıdı.

Kenan Şener, 28 Şubat Davası’nın sonucu ve içeriği ile ilgili ayrıntılar verdi.

Zeynep Karamustafa, gemi kazası sonrası Ulaştırma Bakanı’yla röportaj yaptı.

Göksel Göksu, gemi kazasının ardından “Boğazdan güvenli geçiş mümkün mü?” sorusuna uzmanlarla cevap aradı.

Cansu Karadan, İstanbul’dan göç eden Rumların, yıllar sonra doğdukları toprağa gelişine tanıklık etti.

DAILY NEWS
Suriye’de yaşanan sıcak gelişmeler ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın bu konudaki telefon trafiği geçtiğimiz hafta Hürriyet Daily News okurlarının Türkiye’de en çok okuduğu haber oldu. Keza Rusya ile Afrin üzerine karşılıklı demeçler de ilgi gördü.

Bununla birlikte Türk lirasının ABD doları ve Euro karşısındaki değer kaybı ve Erdoğan ile hükümet yetkililerinin bu konuda yaptığı çıkışlar en çok okunan 10 haberden dördünü oluşturdu.