İYİ savunma yaparak kazanmanın bir yolu var; ofansta yıldız futbolcuların olacak. Top ayağına nadir de gelse, takımının kaderini değiştirebilecek.
Yoksa dünya şampiyonu da olsa sonuç hüsran. Futbol adına seviniyorum. Yıllarca itip kakarak, kendini yere atarak haksız yere başarılar kazanan İtalyanların günümüz futbolunda yerleri yok. Oyunun ilk yarısının hakimi Slovakların topla oynama oranları, İtalyanlara göre yüksek. Girdikleri gol pozisyonları fazla, şutları daha etkili. Defansı seven İtalyanlar, her zaman olduğu gibi gol yemeden harekete geçmiyorlar. Ama fütursuzca atakları, risk almalarına sebep oluyor. Aslında defansta da eskisi kadar iyi değiller. Sakat Buffon’un yerine görev alan Marchetti İtalya kalesini dolduramıyor. Ağır Chiellini, hızlı forvetler karşısında çaresiz. Zambrotta’nın da jübilesi yakın. Ayakta kalabilen bir tek Cannavaro var. O da defansını toparlamaktan uzak.
Sürpriz değil
Slovakların poziyon hazırlayan oyuncusu Kucka, defanstan çıkarken göbeğe top atma gafletinde bulunan De Rossi’nin pasını kapıp, Vittek’e öyle bir pas attı ki, kötü vuruş bile gol oldu. Hamsik de beklentilerin altında eziliyor. Vittek’in fırsatçılığı takdire şayandı. Orta sahanın dinamosu Strba 90 dakika durmadı, galibiyette payı büyük. Bu skor aslında sürpriz değil, İtalya’nın Dünya Kupası öncesindeki performansı alarm veriyordu. Hızlanan ve değişen futbola ayak uyduramıyorlar. Kreatif oyuncuları yok. Kanat varyasyonları zayıf, bitirici vuruşlarda etkisizler. Takımında yıldız olmayan Lippi’nin de başarılı günleri tarihte kaldı. Burası Afrika, insanlar yalın ayak, çizmeye gerek yok...