AKSESUVARDA, logosunu sahibinin köpeğinden alan Agatha’nın yanı sıra, Accessorize, Claire’s gibi dünya markalarının peş peşe pazara girmesiyle birlikte Türkiye’de faaliyet gösteren yerli, yabancı zincirlere bağlı mağaza sayısı bir anda 400’e çıktı. Bu zincirlerle birlikte takı merakı erkeklere de sıçrayınca, bijuteri de pazar, bir anda 200 milyon dolarlık hacme ulaştı. Toka fiyatlarının 150 TL’ye kadar ulaştığı sektörde, farklı tasarımlarıyla ön plana çıkan So Chic, Assortie, Euromoda gibi yerli zincirler de yurt dışına açılarak uluslararası marka olma yolculuğuna çıktı.
Hızla yayılıyor
Mağaza sayısı 100’ü bulan So Chic ile 99 mağazaya ulaşan Euromoda, Türkiye’nin en yaygın bijuteri zincirleri arasında ilk iki sırayı paylaşıyor. Bu zincirleri, 65 mağazayla Assortie, 24 mağazayla Bfair, 20 mağazayla Takıştır, 14 mağazayla Coquet, 5 mağazayla Moj, 4 mağazayla Next izliyor. Yerli bijuteri zincirleri arasında 5 mağazalı Yargıcı’nın yanı sıra Mudo gibi konfeksiyon markaları da bulunuyor. Türkiye’de de zincirleşen uluslararası markalar arısında Agatha, Claire’s ve Accessorize ön plana çıkıyor. Dünya çapında 400 mağazaya ulaşan Fransız Agatha’nın Türkiye’de 8, Amerikan Claire’s’in 9, İngiliz Accessorize’ın de 36 mağazası bulunuyor. Toka fiyatlarının 150 TL’yi bulduğu sektörde, sawaroski taş ve plexiglass malzemeden üretilmiş, rodyumla kaplanmış el yapımı ürünler ön plana çıkıyor.
Gramı 300 dolar
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, aksesuvar fiyatları, üretildiği malzeme, üzerlerinde bulunan taşın kalitesi ve sayısına bağlı olarak değişebiliyor. Cuquet Bujiteri’de plastik ve cam karışımı, plastikten daha sağlıklı ve uzun ömürlü, camdan daha ekonomik ve işlenebilir bir özelliğe sahip olan plexiglass malzemesi ile üretilen tokalar 15 TL ile 80 TL arasında değişirken, rodyum, palladyum ve altın kaplama üzerine swarovski taşlarla bezenmiş tokaların fiyatı ise 100 TL’ye kadar çıkıyor. Platin grubunda 1 gramlık şişesi yaklaşık 300 dolar olan rodyum elementi zenginliği temsil ederken, platin ve altın gibi metallerin yeterli olmadığı yerlerde kullanılıyor.
Erkeklere özel mağaza
SEZGİN Grup’a ait So Chic markası, dinsel ürünleri ile öne çıkarken, toplam 5 mağazası bulunan Moj markası ise aksesuvar ürünleri ile erkeklere hitap ediyor. Erkekler için ise genellikle
İGDAŞ başta olmak üzere 40 il merkezindeki 3 bin doğalgaz tesisat firmasının kullandığı bu yazılım, zaman, mekan ve iş gücünün yanı sıra harcamalarda da 100 milyon dolarlık tasarrufu beraberinde getiriyor.
DOĞALGAZDA abonelerin yanı sıra, projeleri gerçekleştiren firmaları da çileden çıkaran kuyruk sorunu, bürokratik işlemlerin dijital ortama aktarılmasıyla birlikte sona erdi. 30 gün süren proje onayı ve gaz açtırma süresi artık, başvurunun yapıldığı gün bitmeden gerçekleştirilmeye başlandı. Bunda da doğalgaz dağıtım kuruluşlarında oluşan uzun kuyruklardan esinlenen Selami ve Mehmed Ali Çalışkan adlı iki kardeşin geliştirdiği ZetaCAD adı yazılım etkili oldu. Şu anda İGDAŞ başta olmak üzere 40 il merkezindeki 3 bin doğalgaz tesisat firmasının kullandığı bu web tabanlı yazılım, abonelerin ve yetkili tesisat firmalarının proje onaylatmak ve gaz açtırmak için yaptığı harcamalarda da 100 milyon dolarlık bir tasarrufu beraberinde getirdi.
Artık dijital ortamda
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, abonelik işlemlerinin ardından, proje onayı, sözleşme ve gazın açılma sürecinden oluşan doğalgaz bağlatma işlemleri için 30 gün olan süre, bürokratik işlemlerin internet üzerinden gerçekleştirilmesine imkan sağlayan bir yazılım sayesinde artık dijital ortamda gerçekleşebiliyor. Daha önce, abonelik başvurusundan projenin hazırlanmasına, tesisatın döşenmesinden gazın açılmasına kadar her aşama için dağıtım şirketlerinin merkezlerine gidilerek onay almak gerekirken artık tüm bu işlemler, aşama aşama internet üzerinden gerçekleşebiliyor. Hazırlanan projelerle ilgili hiç bir evrağın elden teslim edilmesine gerek kalmıyor. Bu da zaman, mekan ve iş gücünden önemli oranda tasarruf sağlıyor.
ŞEKER Bayramı’nın yaklaşmasıyla birlikte rekabeti bireysel kredilere kaydıran bankalar, uygun ödeme planlarını içeren geleneksel bayram kredilerini peş peşe devreye sokmaya başladı. Faiz ya da masraf tercihi yapılabilecek bayrama özel kredilerde, taksitleri 2010 yılına kadar öteleme imkanı da sağlanıyor. Bu yolla, 750 bin kişiye bireysel kredi kullandırmayı hedefleyen bankalar, bazı kuruluşlarla da işbirliği yaparak, bayram öncesi piyasaları canlandırmayı hedefliyor.
Hesabı iyi yapın
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre. Ekonomik krizin etkisiyle ihtiyaçlarını erteleyen tüketicileri cazip faiz ve ödeme koşullarıyla çekmeyi amaçlayan bankaların bayrama özel bu kredileri kullanmadan önce, toplam maliyet hesaplarının da iyi yapılması gerekiyor. Çünkü, sıfır faizli diye devreye sokulan bazı kredilerde, komisyon ve dosya bedeli adı altında alınan masraflar ikiye katlanıyor. Bu da, 5 bin TL’lik bir sıfır faizli kredide masraf, 300-350 TL’den 650 TL’ye kadar çıkabiliyor. Buna 45-67 TL arasında değişen sigorta bedelleri de ekleniyor. Masrafların sıfırlandığı bayram kredilerinde ise bu bedeller faize eklenmiş olabiliyor. Bayrama özel ihtiyaç kredilerde faizi sıfıra indirip, sadece masraf alan bankalar arasında İş Bankası, HSBC, Yapı Kredi ve Garanti ön plana çıkarken, ING de taksitler 4 ay erteliyor. Bazı kuruluşlarla işbirliği yapan Halk Bankası, bayram öncesi uygulamaya koyduğu ev yenileme kredisine yüzde 0.33’ten başlayan faizlerle dikkat çekerken, bunu yüzde 0.59 ile Garanti Bankası izliyor.
Geçen yıl 5 milyon 838 bin 184 kişi toplam 55 milyar 246 milyon TL’lik tüketici kredisi kullandı. Tüketici kredisi alanların 5 milyon 26 bin 694’ü, 31 milyar 938 milyon TL’lik ihtiyaç kredisi kullanırken geri kalanını taşıt ve konut kredileri oluşturdu. Ocak-Mart 2009 döneminde ise 1 milyon 299 bin 587 kişiye, 10 milyar 786 milyon TL tutarında tüketici kredisi kullandırıldı. Kredi kullanan kişi sayısı bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 12 azalırken, aynı dönemde kullandırılan kredi miktarı da bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 30 oranında geriledi. Ekonomik krizin neden olduğu bu azalmayı, dosya masrafı almayıp, düşük faiz ve uzun vade imkanları ile artırmayı hedefleyen bankalar, okulların açılmasına da denk gelen Şeker Bayramı’nda, 750 bin kişiye birden bireysel kredi kullandırmak için cazip kampanyaları devreye soktu.
Hangi bankanın bayram paketinde neler var
İŞ BANKASI: 22 Ağustos-30 Eylül dönemini kapsayan Geleneksel Bayram Kredisi, faizli ve faizsiz seçeneklerden oluşuyor. Banka, faizsiz kredi almak isteyenlerin komisyon ücretini iki katına çıkarıyor. Normal komisyon ödeyip faizli kredi almak isteyenlerde yüzde 0.65 üzerinden kredi kullanabiliyor. 5 bin TL üzeri kredi tutarında ise bu faiz yüzde 1.25’e çıkıyor. Kampanya kapsamındaki kredi 36 ay vade ve 10 bin TL ile sınırlandırılıyor.
HSBC: İsteyene masrafsız, isteyene faizsiz Bayram Kredisi kampanyasını başlattı. İsteyen müşterilere hiç masraf ödemeden 1-36 ay vadede aylık yüzde 1.49 faizle 5 bin TL’ye kadar bayram kredisi kullandırıyor. Belirli bir komisyon karşılığında faizsiz kredi kullanmak isteyen müşteriler de 5 bin TL’ye kadar 12 ay vadede yüzde 0’la bayram kredisi kullanabiliyor. Masraf ise 2 bin 500 TL’lik krediye kadar 249 TL, 5 bine kadar ise 449 TL oluyor. Ancak masraflara sigorta primi dahil edilmiyor.
AKBANK: Bankanın 30 Eylül’e kadar sürdürmeyi planladığı kampanyaya göre, faiz oranı yüzde 1.15 olurken, masraf ise 200 TL olarak belirleniyor. Kampanya 10 bin TL ile 24 ay vade seçeneğine kadar sınırlandırılıyor.
MERKEZ Bankası’na yasayla üst sınır belirleme zorunluluğu getirilmesiyle birlikte, kredi kartlarında mevduat faiz oranlarının iki katını geçemeyen bankalar, kredili mevduat hesaplarının faizine yüklendi. Çalışanların ya da emeklilerin maaşları kadar avans kullanabilmesine olanak sağlayan bu hesaplara uygulanan faiz oranları yüksek düzeyde seyrediyor. Sınırlama yüzünden kredi kartlarına aylık en fazla yüzde 3.49 faiz uygulayabilen bankalar, çalışanların maaşlarının yattığı hesaplara uyguladığı faiz aylık yüzde 5.49’a kadar ulaşıyor. Bunun sonucunda çalışanlar, enflasyonun yıllık yüzde 5.39 olduğu bir ortamda maaşlarına karşılık yıllık yüzde 65.88 faiz oranıyla avans çekebiliyor.
Üst limiti aşamıyor
2008 Haziran ayından itibaren uygulamaya giren yasaya göre, kredi kartı faizlerine artık her ay üst sınır belirleniyor. Merkez Bankası’nın aylık mevduat faiz oranlarının ortalamasına göre belirlediği bu üst limit de mevduat faizlerinin 2 katını aşamıyor. Böyle olunca da bankalar taksitlendirilen ya da nakit avans çekilen kredi kartı harcamalarına eskiden olduğu gibi istedikleri faiz oranlarını yansıtamıyor. Merkez Bankası’nın belirlediği üst limitlerini aşamıyor. Bu limit de şu anda aylık yüzde 3.49 düzeyinde bulunuyor. Bankalar, şimdi kriz ortamında çalışanların imdadına yetişen kredili mevduat hesaplarının faizine yükleniyor. Çalışanların kredili mevduat hesaplarından bir sonraki maaşlarına karşılık anında avans kullanabilmesi, bu hesapların son 6 aydan her ay ortalama yüzde 5 büyümesine yol açtı. Bunda da başvuru prosedürlerinin uygulanmaması etkili oldu.
Kredi faizinden 3.5 kat fazla
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, bankalar bireysel ihtiyaç kredilerine aylık yüzde 1.47-1.59 arasında değişen faiz oranlarını yansıtırken, bu kredili mevduat hesaplarında yüzde 5.49’a ulaşıyor. Böyle olunca da, aylık yüzde 1.47’yle bireysel kredi kullananlara yıllık yansıtılan faiz yüzde 17.64 olurken, kredili mevduat hesaplarında yüzde 65.88’e kadar çıkıyor. Bireysel kredilere oranla 3.5 kat fazla olan kredili mevduat hesaplarına en yüksek aylık faizi yüzde 5.49 ile HSBC ve yüzde 5.25’le Akbank uyguluyor. Garanti ve Yapı Kredi yüzde 4.99 aylık faiz yansıttığı bu hesaplara Vakıfbank yüzde 4.70, İş Bankası ve Citibank yüzde 4.50, Finansbank yüzde 4.49 faiz uyguluyor. Kredili mevduat hesaplarına en düşük oranı yüzde 3.5’le Ziraat Bankası yansıtıyor.
SON 20 yılda yüzde 70 pazar kaybeden margarin, peş peşe piyasaya sürülen fonksiyonel ve karışımlı ürünler sayesinde ilk kez büyüme eğilimine girmeyi başardı. Zeytinyağı ve tereyağ lezzeti kazandırılan, vitamin ve bol sütle zenginleştirilen ürünlere, ballı karışımları da ekleyen firmalar, krize rağmen 2009 yılında yüzde 5.7’lik büyüme oranını yakalamayı amaçlıyor. Kalp sağlığı açısından zararlı kolesterolden arınmış bitkisel yağlarla ürettikleri margarinler sayesinde yıl sonunda 500 milyon TL’lik hacmi hedefleyen firmalar, bunu yeni tatlarla kahvaltı sofralarına girerek gerçekleştirmenin hesaplarını yapıyor.
Geçtiğimiz yıl 116 bin ton gerçekleşen margarin üretimini bu yılın ilk altı ayında 73 bin tona çıkartmayı başaran üretici firmalar, yıl sonu hedeflerini de 150 bin ton olarak belirledi. Yoğurttan maden suyuna, sütten bisküviye, dondurmadan meyve suyuna, reçelden makarnaya kadar farklı ürün grupları arasında hızla yaygınlaşan fonksiyonel gıdalara margarinin de eklenmesi, başta Unilever, Ülker, Marsa olmak üzere önde gelen margarin üreticilerini yeni tat arayışlarına soktu.
Ballı tereyağ lezzeti
Arkadaşımız Mehtap Özcan’ın yaptığı araştırmaya göre, Ülker’in Teremyağ’la tereyağı lezzeti kazandırdığı margarinlerin kahvaltı sofralarına yeniden girmesiyle birlikte kızışan rekabete Unilever, Sana’nın, Marsan da Luna’nın tereyağ lezzetindeki margarinleriyle katıldı. Ülker’in, tereyağ lezzetindeki margarine son olarak bal eklemesiyle margarinde yeni tat arayışları hızlandı.
Ülker, Teremyağ’la başlattığı ürün çeşitlemesine Bizim Yağ’ı da ekledi. Ülker, A, D ve E vitaminleriyle takviye edilen bol sütlü Bizim Yağ ile kahvaltılık margarin pazarını büyütmeyi amaçlıyor.
BAZI tur operatörlerinin havalimanı vergisi, seyahat sigortası, servis ve rehberlik ücretlerini yükseltip, turların fiyatını ilk önce 99 Euro’ya, ardından da 1 Euro’ya kadar çektiklerini duyurmaları, Akdeniz ve Ege’deki turistik işletmelerde yaygın uygulanan “herşey dahil” sisteminin, yurtdışı turlara da kaymasına neden oldu. Buna da ilanlarda havalimanı vergisi, seyahat sigortası, servis ve rehberlik ücretlerinden arındırılarak 1 Euro’ya kadar çekilen tur bedellerinin satış ofislerinde 350-400 Euro’ya çıkması yol açtı. Sanayi Bakanlığı’nın tur bedeline ek ücret talep eden seyahat acentelerine ceza kesmesi, vergi ve sigorta bedellerinin de tur ücretlerine dahil edilmesini sağladı. Oysa, bu turlara katılanlar, açıklanan tur bedeline ek olarak 80-250 Euro arasında değişen havalimanı vergilerini, 10 Euro’dan başlayan seyahat sigortalarını ve 40 Euro’yu bulan servis ve rehberlik ücretlerini de ödemek zorunda kalıyorlar. İlan edilen tur bedellerinde, ek olarak talep edilen havalimanı vergisi, seyahat sigorta bedeli, servis ve rehberlik ücretinin ne olduğunun belirtilmemesi tatilcilerin gerçek tur bedelini ancak satış ofislerine gittiklerinde öğrenmelerine yol açıyordu.
Önce 99 Euro’ya çekildiArkadaşımız Mert Temizkan’ın araştırmasına göre, cazip fiyat silahını kullanarak rekabette ön plana çıkmak isteyen bazı seyahat acenteleri yurtdışına yönelik organize edilen turların fiyatını ilk önce 99 Euro’ya kadar çekti. Bunu da, tur bedeline ek olarak talep ettikleri havalimanı vergisi, sigorta ve servis gibi ücretleri şişirerek gerçekleştirdi. Ek olarak talep edilen bu ücretlerin acente, sigorta ve havayolu şirketleri dışında bilinmemesi, suistimalleri de beraberinde getirdi. Bu bedeller şişirilerek, tur ücretleri düşük tutulmaya çalışıldı.
1 Euro’ya Prag tatiliİzmir’deki bazı seyahat acentelerinin Prag ve Mısır turlarında fiyatı 1 Euro’ya kadar düşürdüğünü duyurup 350 Euro’yu bulan havalimanı vergisi, sigorta ve servis bedelleri talep etmesi, bardağı taşıran son damla oldu. Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü, Tüketici Yasası’nın Ticari Reklam ve İlanlara İlişkin İlkeler ve Uygulama Esaslarına Dair Yönetmeliğin 7’nci maddesinde yer alan, mal veya hizmetin değeri ve ödenecek toplam fiyatının belirtilme zorunluluğu hükmüne dayanarak, ilanları takibe aldı. Yasaya uymayanlara 67 bin TL’yi bulan cezalar kesilmeye başlandı. Bu da, yurtdışı turlarda herşey dahil sistemini beraberinde getirdi. Herşey dahil sisteminin öncülüğünü ETS, Setur, CNN, Metro, Hey, Alibaba, Apex, Joker, Club İrem, Jolly, Bamtur, WOW gibi seyahat acenteleri yaptı. Bu kuruluşlar ilanlarında tur bedellerine havalimanı vergisi, sigorta ve servis bedellerini de ekledi.
570 bin tatilci turları seçiyor
Türkiye’de, yılda ortalama 4 milyon kişi yurtdışına çıkarken, bunun 570 bini tur organizasyonlarını tercih ediyor.
Fiyatları kişi başı 299 Euro ile 2 bin 500 Euro arasında değişen yurtdışı turlar da en çok Fransa, Hollanda, İngiltere, İtalya gibi Avrupa ülkerleri ön plana çıkıyor.
Uzakdoğu’da Hong Kong, Pekin ve Yeni Delhi, Avrupa’da ise Paris, Roma, Prag, Viyana ve Budapeşte en fazla tercih edilen şehirler oluyor.
Turlarda neye ne kadar ödeniyor
TTnet’in ADSL’de her 1 GB’lık kota aşımında uyguladığı 9.2 TL’lik tarife, Turkcell’in Vınn ve Vodafone’un ‘Connect USB Stick’inde 50 TL oluyor. TTnet ve Avea’nın ‘uçan internet’inde 1 GB’lık limit aşımının bedeli 110 TL’ye ulaşıyor.
ÜÇÜNCÜ nesil (3G) teknolojisinin devreye girmesiyle birlikte, sadece cep telefonlarından değil, bilgisayara takılan ‘connect card’larla abonelerini internette ‘Vınn’latıp, uçurtmak için cazip kampanyaları devreye sokan GSM operatörleri, mobil internet bağlantı tarifelerini uygulamaya koydu. Ancak, 250 MB’ı 10 TL’den başlayan, 8 GB’ı 69 TL’ye ulaşan bu tarife paketlerinin limitli olması, kota aşımlarında kabarık fatura tehlikesini de beraberinde getirdi. TTnet, ADSL bağlantılarında her 1 GB için 9.2 TL’lik kota aşım tarifesi uygularken, bu Turkcell’in Vınn ve Vodafone’un ‘Connect USB Stick’inde 50 TL oluyor. TTnet ve Avea’nın birlikte geliştirdiği ‘uçan internet’te ise 1 GB’lık limit aşımının bedeli, 110 TL’ye kadar çıkıyor. 3G teknolojisinin Türkiye’ye adım atmasıyla her yerden internete hızlı bağlanılabilmesini sağlayan connect card’lar da devreye girdi. Turkcell yeni ürünü ‘Vınn’la, Avea ‘USB modem’iyle, Vodafone da ‘Connect USB stick’iyle abonelerini bu hizmetten yararlandırmaya başladı. TTNet ise Avea’yla işbirliği yaparak, ‘uçan internet’i devreye soktu.
10 TL’den başlıyor
Arkadaşımız Mert Temizkan’ın yaptığı araştırmaya göre, 3G teknolojisiyle cep telefonlarında görüntülü konuşmayı sağlayan, cepten televizyon seyrettiren ve internette hızlı sörf yapılmasına olanak sağlayan operatörlerden Turkcell’in mobil internet paketlerinde 1 GB’lık bağlantının bedeli 29 TL olurken, bu 4 GB’ta 39 TL, 8 GB’ta ise 69 TL olarak tarifelendiriliyor. 2 ayrı paketle kullanıcılarına ulaşan Avea’nın 2 GB’lik paketine 35 TL’ye, 6 GB limitli paketine de 55 TL’ye abone olunabiliyor. Vodafone’un limitli paketleri 250 MB’tan başlıyor. 250 MB’la sınırlı bu pakete aylık 10 TL karşılığında abone olunurken, 1 GB’lık paket için 30 TL, 3 GB’lık pakete de 50 TL ödenmek zorunda kalınıyor. TTNet’in Avea’yla geliştirdiği uçan internet paketinde ise 250 MB’lık aboneliğin aylık bedeli 9.99 TL’den başlıyor.
Limite dikkat
Connect kart kullanıcılarının limit aşmaları ise ek tarifeyle ücretlendiriliyor. Aşılan her MB için belirlenen bu bedel, operatörden operatöre değişiyor. Turkcell, kota aşımı için faturalara MB başına 5 kuruş (1 GB’ta 50 TL) yansıtırken, Avea’da bu 11 kuruşa (1 GB’ta 110 TL) çıkıyor. Bu, TTNet’in ‘uçan internet’inde de 11 kuruş oluyor. Vodafone kullanıcıları ise, her 100 MB’lık aşım için 5 TL (1 GB’ta 50 TL) ödemek zorunda kalırken, internete ADSL modemle bağlanan sabit telefon aboneleri, 4 GB’lık paketlerinde MB başına sadece 0.92 kuruş (1 GB’da 9.2 TL) kota aşım bedeli ödüyor.
Kimin paketi ne avantaj sağlıyor