Merkez’den kura sözlü müdahale geldi

Merkez daha önce de kredi artış hızına karşı benzer sözlü müdahaleler yapmıştı.

Maddi olarak külfeti bulunmayan bu müdahale türünün tek riski kredibilite kaybı. Şu anda böyle bir tehlike bulunmuyor. Çünkü, not artırımının da etkisiyle, Merkez Bankası politikalarına karşı piyasalarda ciddi bir güven var. Ancak unutmayalım ki; kredi hacminin daraltılması sırasında 15’er gün arayla, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bakanlar ve Merkez Bankası tarafından, çok farklı ve değişen oranlar açıklanmış, piyasaların kafası iyice karışmıştı... O dönem bir kredibilite kaybı olmuştu ama geçen süre içerisinde Merkez Bankası kredibilitesini toparladı.

Kurlara yapılan sözlü müdahale, doğal olarak faiz oranlarında da düşüşe yol açtı. Hazine bonosu faizleri ciddi biçimde inerken, bankacılar bunun kurların yükseleceği beklentisi nedeniyle doğal olduğunun altını çizdiler.

Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın dün Anadolu Ajansı toplantısına katılarak yaptığı açıklamalarda başka mesajlar da vardı. Bence en önemli mesajlardan biri; büyüme oranının önümüzdeki yıl artacağını ama bu artışın Orta Vadeli Program (OVP) çerçevesinde olacağını, yani yüzde 4’ü hedeflediğini açıklaması idi. İç talep ile dış talep arasındaki dengenin, ihracatın büyümeye katkısının üzerinde özellikle durarak, mevcut ihtiyatlı politikanın süreceği mesajını verdi. Yani önümüzdeki yıl “önümüz açıldı, artık gaza basıp hızlı gidelim” yönünde gelebilecek taleplerin pek karşılık bulmayacağını gösteren açıklamalardı.

Bununla birlikte Başkan Başçı’nın enflasyonda hedefin tek hane değil yüzde 5 ve daha altı olduğunu söylemesinin de, aynı çerçevede değerlendirilmesi gerekiyor.

Başçı, kredi artış hızı konusunda da rakam verdi. Bazın büyüdüğünü artık artışların çok yüksek olmayacağını kaydeden Başçı, artış hızının yüzde 14-15’i geçmesi halinde bunun sınırlanacağını söyledi. Bunu ne kadar başarabilecek bilmiyoruz ama aşırı artış olursa, belli ki yine önce sözlü müdahale gelecek...

BANTIN ALT SINIRI İÇİN HENÜZ ERKEN

Bu açıklama doğrultusunda Merkez Bankası’nın 20 Kasım’daki Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısından çıkacak karar tartışılmaya başladı. Bankacıların çoğu faiz bantının alt sınırının düşürülmesinin Merkez Bankası tarafından aşırı sıcak para girişi ve kurların çok aşağı gelmesine bağlandığını, o nedenle bu ayki toplantıdan böyle bir karar beklemediklerini söylüyorlar. Dolayısıyla munzam karşılıkların artışının da şimdi gündeme gelmeyeceği görüşündeler.

Buna karşılık faiz bantının üst sınırının 0.25 veya 0.50 oranında indirilebileceği bekleniyor..

TL mevduatların munzam karşılıkların döviz cinsinden tutulan kısmında yani ROK oranlarında küçük de olsa hala artış marjı bulunduğunu kaydeden bankacılar çoğunlukta Bazı bankacılar PPK toplantısında ROK oranlarında artış olabileceğini, bazıları buna gerek olmayacağını söylüyorlar.

Bankacılar, dün yapılan “sözlü müdahale”nin etkili olduğunu, Merkez Bankası’nın bu yöntemi bir süre devam ettireceğini düşünüyorlar. Sözlü müdahalenin yetmediği yerde ise, dövize doğrudan müdahaleyi tercih etmediği için, Merkez Bankası’nın faiz bantının alt sınırını düşürerek kurlardaki düşüşü durdurmak isteyebileceğini, bununla birlikte iç talebin aşırı canlanmasını engellemek için faiz hacmindeki artışı sınırlayacak munzam karşılık artışına gideceğini tahmin ediyorlar.