Paylaş
MERKEZ Bankası piyasa beklentilerinin aksine, faiz koridorunun alt ve üst oranlarını düşürüp, mevduat munzam karşılıklarını yükseltti. Piyasalar Merkez Bankası’nın bekle-gör politikası uygulayıp, bu ay hareketsiz kalmasını bekliyorlardı. Ancak Kurul toplantısı sırasında gelen Moody’s açıklaması ile zaten artan sıcak paranın daha da artacağını gören ve ilk kredi artış verilerini yüksek bulan Merkez Bankası yönetimi bu kararları aldı. Moody’s yaptığı açıklamada 28 Ocak’ta bir tele-konferans yapacağını ve konferansın konusunun ‘Türkiye’nin yatırım yapılabilir ülke puanı’ olacağını belirtti.
İNDİRİM BEKLENMİYORDU
Bu açıklama piyasalar gibi Merkez Bankası tarafından da, 28 Ocak’ta yapılacak bu toplantının öncesinde Moody’s’ın Türkiye’nin rating puanını artırıp, ‘yatırım yapılabilir ülke puanı’na çıkaracağı biçiminde yorumlandı. Merkez Bankası, zaten bir süredir kısa vadeli sermaye hareketlerindeki hızlanmayı takip ediyor, kurlardaki düşüşü yakından izliyordu. Piyasa uzmanları TL’deki değerlenmenin sadece dolar ve Euro’ya karşı olup, diğer para birimlerine karşı fazla olmadığını belirterek, bunun bir faiz indirimine yol açacak boyuta ulaşmadığını düşünüyorlardı. Ancak Merkez Bankası zaten artan kısa vadeli sermayenin, Moody’s kararı ile iyice hızlanacağını ve TL’nin aşırı değerlenmesine yol açacağı düşünmüş olmalı ki; faiz indirme kararı aldı.
AŞIRI BÜYÜMEYE FREN
Merkez Bankası’nın açıklamasından anladığımız kadarıyla kredi artış hızı da beklenenin, başka bir deyişle istenen oranın üzerinde geldi. Bu durum Merkez Bankası’nın büyümedeki “kademeli artış” hedefine ters düşüyordu. Bu nedenle de Merkez Bankası, faizi indirirken mevduat munzam karşılıkları artırma kararı alarak durumu dengelemeyi tercih etti. Özetle; Merkez Bankası ekonomideki aşırı ısınmayı önlemek için, kredilere gidecek parayı kısıtlamak adına TL ve yabancı para mevduat munzam karşılıklarını artırma kararı verdi.
25 BAZ PUAN İNDİRDİ
Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) dünkü, yılın ilk toplantısında politika faizini yüzde 5.5’de sabit tutarken; koridorun üst ve alt bantlarını 25’er baz puan indirdi. Böylece faiz koridorunun üst bandı yüzde 8.75’e, alt bandı ise yüzde 4.75’e düştü. Öte yandan, Merkez Bankası geçen ay olduğu gibi; dün de yabancı para zorunlu karşılık oranlarını, 1 yıl ve daha uzun vadeli mevduat ile 3 yıldan uzun vadeli diğer yükümlülükler haricinde kalan vadeler için, yarım puan artırdı. TL zorunlu karşılık oranları da, 1 yıl ve
daha uzun vadeli mevduat ile 3 yıla kadar ve 3 yıldan uzun vadeli diğer yükümlülükler haricinde kalan vadeler için, 0.25 puan artırıldı.
Riskler dengelendi
PPK kararlarını değerlendiren piyasa uzmanları, finansal istikrara dair risklerin dengelenmesi amacıyla faiz koridorunda bantın korunup oranların indirildiğini ve karşılıkların artırıldığını düşünüyor. Bir önceki notta “toplam talep koşulları enflasyondaki düşüşü desteklerken” ifadesi yer alırken, son notta “temel enflasyon göstergelerinin aşağı yönlü seyrinin korunmasının” beklendiğinin ifade edildiği görülüyor. Bu duruma, uzmanlarca ocaktaki tütün fiyat ayarlamaları nedeniyle enflasyonun sınırlı yükselebileceği ancak sonra düşüş eğilimine girmesinin beklendiği yorumları yapıldı. PPK notlarında ileriye dönük parasal politika için somut ibareler yer almadı. Piyasalar sonrasını görmek için 29 Ocak’ta açıklanacak Enflasyon
Raporu’nu bekleyecek.
‘Zorunlu karşılık’ ne oldu
YABANCI para ve TL zorunlu karşılık oranlarının artırılmasıyla, ağırlıklı ortalama yabancı para efektif zorunlu karşılık oranının yüzde 10.6’dan 11’e; TL efektif zorunlu karşılık oranının ise yüzde 10.6’dan 10.8’e yükselmesi bekleniyor. Dünkü PPK toplantısında, TL zorunlu karşılıkların altın cinsinden tesis edilen bütün dilimlerine ilişkin rezerv opsiyonu katsayısı da 0.1 puan arttırıldı.
Paylaş