Enerji oyunu kızışıyor

TÜRKİYE’nin enerji oyununda kritik bir haftaya giriyoruz. Türkiye’nin hem kendi kullanımı için aldığı ve alacağı, hem de aracı olacağı doğalgazla ilgili önemli kararların bu hafta netleşmesi bekleniyor.

Alınacak kararlar Türkiye’nin hem enerji güvenliği hem de enerji faturası açısından büyük önem taşıyor. Aslında bu  anlaşmalar sadece Türkiye için değil Avrupa için de hayati öneme sahip.
Rusya Başbakanı Vladimir Putin ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, 7-8 Haziran’da ardı ardına İstanbul’da olacaklar ve Başbakan Tayyip Erdoğan ile bir araya gelecekler. Azerbaycan ile uzun zamandır beklenen ve iki ülke arasındaki enerji sorunlarının çözümünü sağlayacak olan anlaşmanın imzalanması beklenirken, Putin ile Rusya Devlet Başkanı Medvedev ziyaretinde çözülemeyen gaz fiyatının, müzakere edilmesi bekleniyor.
Bu ziyaret çok önemli ama kamuoyuna sunulduğu gibi herşey güllük gülistanlık da değil. Zaten böyle olması da beklenmemeli, çünkü enerji oyununda her ülkenin kendi istediğini, istediği biçimde alabilmesi zaten mümkün değil.
Ama önemli olan ülkenin stratejik ve mali çıkarlarını korumak olmalı...
Azerbaycan’dan gaz satın aldığımız Şahdeniz faz-1’de Türkiye’nin çok önemli fiyat avantajı vardı ama Azerbaycan ile artık piyasa fiyatına yakın bir fiyattan satın almak konusunda mutabık kalındı, şimdi bu fiyat kesinleştirilecek. Bu konuda işlerin iyi olduğu söyleniyor. Türkiye’nin faz-1’de re-export hakkı var yani aldığı gazın bir bölümünü başka ülkelere satıyor. Türkiye devreye girecek faz-2 sahasından da gaz alacak ama yine buradan re-export hakkı sağlamak için çabalıyor. İşler iyi ise bu talebin kabul göreceğini söyleyebilir miyiz?
Bu arada Rusya’nın Ukrayna’da yönetimin değişmesiyle birlikte imtiyazlı bir fiyat uyguladığını biliyoruz ve bu nedenle biz de imtiyazlı fiyat talep ettik. Medvedev ile bu konuda uzlaşma sağlayamamıştık, acaba Putin geldiğinde, çok istediği nükleer santral işini de verdiğimize göre, biz de Ukrayna’nın sağladığı imtiyazlı fiyattan yararlanabilecek miyiz?
Rusya’nın nükleer santraldeki yeni Türk ortağı da bu ziyarette belli olabilir.
Bu arada Türkiye’nin Avrupa’ye geçişte doğalgazda bir enerji koridoru olma hedefi vardı ve AB hedefini yakalamak için bunu da koz olarak kullanmak istiyordu. Acaba bu anlaşmalar AB’ye girişimizi kolaylaştıracak mı?
NABUCCO PROJESİNE GAZ YOK
Birincisi Azerbaycan’dan 120 dolardan gaz alıyorduk bu fiyat çok yükselecek. Piyasa fiyatının 220-270 dolar arasında dolaştığı bir ortamda bizim bundan sonra 200 dolar gibi bir fiyat ödeyeceğimiz söyleniyor.Bu da yetmiyor, anlaşma nedeniyle Türkiye’nin 1 milyar dolar civarında fark ödemesi de gerekiyor. Yani Türkiye’nin enerji faturası büyüyecek, giderek artan cari açık rakamına bir de gaz faturasındaki bu fark ve yüksek fiyat maliyeti eklenecek.
Eğer Rusya’dan aldığımız gazın fiyatını indiremezsek işimiz bir hayli zor.
Yine sınırda alacağımız gaz fiyatları çok artacağı için, Türkiye’nin hep istediği transit ticareti yapması da, herhalde artık imkansız hale gelecek.
Bu arada duyduğuma göre Azerbaycan’ın devreye girecek faz-2’den Nabucco projesi yerine bir ABD projesi olarak bilinen Türkiye-Yunanistan ve İtalya’nın faydalanabileceği ITGI Poseidon projesine bu gazın verilmesi netleşecekmiş. Bu ülkelerde Rusya gazına bağımlılık yüzde 20 ile 60 arasında iken, diğer avrupa ülkelerindeki Rusya bağımlığı yüzde 60 ile 95 arasında ve bu nedenle Nabucco projesine Azerbaycan gazı isteniyordu. Belli ki Nabucco’ya Azerbaycan gazı yok ve bu büyük avrupa ülkelerindeki Rusya bağımlılığı aynen korunacak demek. AB hedefi doğrultusunda böyle bir adım bizim açımızdan sakıncalı gibi gözüküyor.
Bu arada Aliyev’in geçen ayki toplantıda anlaşmaya neden imza atmadığı da merak konusu...
Enerji oyunu kızışıyor. Kızıştıkça sanki ülkelerden şirketlere kadar, oynadığımız oyunda  giderek dost-ahbapları fazlaca öne çıkarıyoruz gibi geliyor, bana...
Bakalım, ne olacak?
Yazarın Tüm Yazıları