Başbakan kur taahhüdü verdi sıcak para patladı

HAFTA başından bu yana piyasalar dövize iyice doymuş durumda. Hafta sonunda Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Değerli TL’nin korunacağını” söylemesinin ardından, zaten yüksek olan yurtdışından kısa vadeli sermaye girişleri iyice arttı. Gerçi parite etkisi de var ama son günlerde kurlarda meydana gelen düşüş dikkat çekici boyutlara ulaştı.

Bankacılar, Başbakan Erdoğan’ın açıklamasıyla aynı zamanda yabancılara, “kur taahhüdünde bulunduğunu” söylüyorlar. Zaten Merkez Bankası’nın faizleri uzun süre artırmayacağının bilindiğini, kurların artmayacağının da Başbakan tarafından taahhüt edilmesiyle yabancıların rahatladığını kaydeden bankacılar, sıcak para girişinin bu hafta başından itibaren daha da hızlandığını belirttiler.

Başbakanın kurla ilgili yaptığı açıklamalarla sıcak para politikasını teyid ettiğini daha önce söylemiştik. Başbakanın asıl derdinin, en azından seçimlere kadar yüksek büyümenin sürdürülmesi olduğunu, daralan dış pazara karşılık bunu iç taleple dengeleyip büyümeyi sürdürmek için sıcak para politikasını sürdürmek istediğini kaydetmiştik.

Sonuçta bu politikanın devamının ucuz ithalatla iç tüketimi artıracağı kesin. Böyle olunca da Türk sanayinin rekabet gücünün iyice azalacağı, ilk aşamada bu durum ihracatı vururken, orta ve uzun dönemde sanayiye büyük darbe vuracağını söylemek için de kahin olmaya gerek yok.

İşte bu nedenle “en azından seçime kadar” diyorum, çünkü bu sıcak para politikasının, değerli TL politikasının ilelebet sürdürülmesi mümkün değil. Ancak seçimden sonra politikanın değişmesi ne kadar mümkün olacak, bu “büyüme afyonu”ndan kurtulmak için irade ortaya konabilecek mi, onu da şimdiden bilemiyorum.

Ayrıca anında çıkabilecek nitelikteki sıcak para hacminin aşırı büyümesinin, aynı zamanda, ekonomideki dengeleri çok çabuk altüst edebilecek risklerin büyümesine yol açtığı da kesin. Ama belli ki büyümenin sürdürülmesi için, tüm risklerine rağmen hükümet bu politikayı sürdürmekte kararlı.

MERKEZ’DEN ALIM BEKLENİYOR


Kısa vadeli sermaye girişlerinin bu kadar artması karşısında bankacılar, “Merkez Bankası’nın döviz alımlarını artırmasını” beklemeye başladılar. Merkez Bankası yönetiminin döviz rezervlerini büyütebileceğini açıkladığını hatırlatan bankacılar, “Rezervleri artırmak için şu anda en uygun zaman. Merkez Bankası’nın bugünlerde döviz alımı yapmasını bekliyoruz” diyorlar.

Merkez Bankası’nın bu konuda bir şey söylemediğini ama bazı hazırlıklar yaptığını duyduklarını kaydeden bankacılar, dövize alım yönünde müdahale olsa bile, bunun kur fiyatlarını fazla artırmasını ise beklemiyorlar.

Kurların artması için likiditenin bol olması gerektiğini, halbuki Merkez Bankası’nın, mevduat munzam karşılıklarının artırılması ve ödenen faizi sıfırlaması örneğinde olduğu gibi, artık likiditenin çekilmesi politikasına geçtiğini kaydediyorlar. Bankacılar, bu nedenle döviz alımını artırsa bile, bunun karşılığı piyasaya verilecek TL’nin, açık piyasa işlemleri (APİ) kanalıyla geri çekileceğini tahmin ettiklerini söylüyorlar.

Sıcak para politikasının ayrıca Merkez Bankası açısından sorun olmaya başlayan kredi hacminin büyümesi gibi yan etkileri de görülebiliyor.

Özetle; hükümet sıcak para politikasını büyüme için sürdürmekte kararlı ama Merkez Bankası açısından para yönetimi giderek daha güçleşmeye başlıyor.
Yazarın Tüm Yazıları