23 Haziran’da faiz artış kararı gelebilir

MERKEZ Bankası’nın aldığı kararlara rağmen iç talebin hala canlı seyrettiği, ithalatın da buna bağlı olarak artmaya devam ettiği görülüyor.

Dün açıklanan dış ticaret verileri, ithalatın beklentilerin epeyce üzerinde seyrettiğini, dolayısıyla cari açıktaki büyümenin devam ettiğini ortaya koydu.

İçerideki bu tablonun yanında Orta Doğu ve Kuzey Afrika’da yaşanan gerginliğin devam etmesi, başta petrol fiyatları olmak üzere küresel ekonomide belirsizlik dönemine girilmiş olması, ekonomideki riskleri artırıyor.

Dünya petrol fiyatlarındaki artışın en olumsuz etkileyeceği ülkeler arasında, önemli bir enerji ithalatçısı olan Türkiye de bulunuyor. İşte bu nedenle gelişmekte olan ülkeler arasında daha önce olumlu ayrışan Türkiye’nin, son dönemde bu kez olumsuz olarak ayrışmaya başladığı, bir başka deyişle diğer gelişmekte olan ülkelere kıyasla daha olumsuz etkilendiği görülüyor.

Tüm bu unsurlar bir araya geldiğinde, piyasalarda önümüzdeki döneme ilişkin olumsuz beklentilerin de artmaya başladığını görüyoruz. En çok da enflasyona, dolayısıyla faizlere dönük kaygılar artıyor.

Merkez Bankası’nın faiz artırımına başlama tarihinin öne çekilmeye başladığını, zaman ilerledikçe daha da öne çekilebileceğini söylemiştik. Yılın son çeyreğinde faizlerde yeni bir artış süreci beklenmeye başlamışken, son günlerdeki gelişmeler üzerine bu beklentiler daha da öne çekildi. Bununla birlikte yıl sonuna kadar toplam faiz artış rakamı beklentisinin de yükseldiğini görüyoruz.

Artık piyasalardaki beklenti, “Seçimlerin hemen ardından Merkez Bankası’nın faiz artış kararı alabileceği” yönünde. Belki seçimlerden de önce bir faiz artış ihtiyacı doğacak ama piyasalar seçimlere kadar Merkez Bankası’nın böyle bir karar almasını beklemiyorlar. Aslında bu nokta da, piyasaların Merkez Bankası bağımsızlığına artık nasıl baktığını gösteren ciddi bir örnek oluşturuyor.

Kısacası; piyasaların beklentisi doğrultusunda, 12 Haziran’da yapılacak seçimlerden sonraki ilk Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz artış kararı alınabilir. Bir başka deyişle 23 Haziran’daki PPK toplantısından faiz artış kararı çıkarsa artık sürpriz olmayacak. Bence yapılacak faiz artış rakamını ise seçime kadar geçecek süre içinde yaşanacak gelişmelerin boyutu belirleyecek...

ARTAN PETROL FİYATLARI

Nisan sonunda yayınlayacakları Enflasyon Raporu’nda enflasyon tahminlerini yenileyeceğini kaydeden Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, petrol fiyatındaki 10 dolarlık artışın enflasyona 0.4 puan ekleyeceğini söyledi.

Piyasa analistleri petrol fiyatındaki yüzde 10’luk artışın, yurtiçi fiyatlara yaklaşık yüzde 3’lük yükseliş olarak yansıdığını tahmin ediyorlar.

Kurlar açısından ise durum biraz daha farklı. Kurlardaki yüzde 10’luk artışın enflasyona 1.5 puan ek yük getirdiği hesap ediliyor. Bu hesap aslında TL’nin değer kaybının kalıcı olması ve hatta artarak devam etmesi beklentisinin enflasyon üzerinde ne kadar ciddi bir tehlike oluşturduğunu ortaya koyuyor.

Başta ulaştırma hizmetleri ve elektrik ile doğalgaz gibi diğer enerji fiyatları gecikmeli olarak petrol fiyatından etkilenecek kalemlerin başında geliyor.

Kısacası; önümüzdeki dönemin enflasyonun ve faizlerin artacağı bir dönem olacağı artık hemen hemen kesin gibi.

Seçimlere kadar durum idare edilebilir ama seçim sonrasında sadece faiz artırımı değil, ciddi ekonomik tedbirler gündeme gelecek gibi gözüküyor.
Yazarın Tüm Yazıları