Altuğ, tenise 4 yaşında Antalya ATİK kulübünde tenis antrenörü olan babası Kemal ile başladı. Challenger serisi turnuvalar her profesyonel tenisçinin gelişmesinde büyük önem taşır. Tenisçiler ATP klasmanında yükselmek için Challenger turnuvalarının sunduğu yüksek seviyedeki maçlarda tecrübe kazanma fırsatı elde ederler. Bu turnuvalarda geleceğin Grand Slam oyuncuları, dünya klasmanında tepede olup farklı nedenlerden dolayı tekrar düşüşe geçip toparlanmaya çalışan tenisçiler ve gençler kategorisinde zirvede olup profesyonel arenaya girmeye çalışan gelecek nesil raketler kozlarını paylaşırlar. Herkesin tek amacı, maç kazanıp puan toplamak. Challenger serisinde şampiyon olmak bir üst seviye olan ATP World Tour turnuvalarına katılmanın yolunu açıyor. ATP Dünya Tur serisi ise 250, 500, 1000 ve 1500 olarak sınıflandırılmakta. Bu turnuvalarda daha fazla para ödülü ve daha çok puan kazanma fırsatı var.
Altuğ, bu şampiyonluğu ile Marsel İlhan ve Cem İlkel’den sonra Challenger Turnuvası kazanan üçüncü Türk olarak tarihe geçti. Altuğ, Alman antrenörü Tobias Hinzmann ile Hamburg şehrinde çalışmalarını sürdürüyor.
Altuğ’un şu ana kadar en önemli galibiyeti eski dünya on numarası olan Ernest Gulbis’i yenmiş olması.
Gulbis, Letonyalı bir tenisçi. Eylül ayında ise Türkiye-Letonya ile Davis Cup yani milli maç oynayacak.
Davis Kupası Kaptanımız Marsel İlhan’ın Altuğ ile ilgili yorumları ise şöyle; "Altuğ bu sezon çok iyi bir çıkış yaptı. Bu formunu koruması çok önemli. Letonya’nın bir numarasını daha önce yenmiş olması bizim için önemli avantaj."
İPEK ÖZ ÇIKIŞTA
Bugün yirmi bir yaşında olan solak tenisçimiz
Turnuvanın oynandığı kulübün adı ise All England Kulübü. Şimdi 134ncüsü oynanıyor. Wimbledon tenis turnuvası geleneklerine sadık kalmaya devam ediyor. Kadın tenisçilere 'Lady' (Hanımefendi), Erkelere ise 'Gentleman' (Beyefendi) diye hitap ediliyor. Kortta beyaz kıyafet giymek zorunlu. Zemin ise doğal ve özel ekilmiş çim. Birde unutmadan turnuvanın meşhur kremalı çileği. İki haftada ortalama yüz doksan bin porsiyon tüketiliyor. Bu saydıklarım geleneklerin sadece birkaçı.
Ev sahiplerinin en çok hasret kaldıkları ise Wimbledon turnuvasında bir İngiliz’in şampiyon olması. Seksen beş yıl önce Fred Perry erkelerde ilk İngiliz olarak kutsal çimde birincilik kupasını kaldırdı. Ondan sonraki kupa tam yetmiş yedi yıl sonra geldi. Andy Murray kupayı tekrar Britanyalılara hediye etti. Kadınlarda ise 1977 yılında Virginia Wade’in şampiyonluğu dışında bekleyiş devam ediyor.
Wimbledon sürekliliğini hep korudu .Dünya savaşları hariç. Birde geçen sene pandemi nedeniyle iptal edildi. Son hatırladığımız ise 2019’da Roger Federer ve Novak Djokovic arasında oynanan final idi . Hani Federer, lehine olan iki maç sayısını kaybederek Djokovic’e şampiyonluğu tepside sunduğu yıl. Wimbledon organizatörleri kendilerini önceden sağlama almıştı. İptal edilen 2020’deki turnuva için sigorta şirketinden 140 Milyon Dolar (Takribi Bir Milyar iki yüz Milyon Türk Lirası) para aldılar.
DİKKAT KAYGAN ZEMİN!
Wimbledon’da en çok konuşulan konu zeminin ne kadar kaygan olduğu. Turnuvaya bir yıl ara verildi fakat nerdeyse iki sene boyunca merkez kortta çim bile ekilmedi.
Bu durum merkez kortta tenisçilerin kayıp düşmelerine, düşüp oyuna devam etmelerine, sakatlanmalarına ve hatta turnuvadan çekilmelerine sebep oldu.
Yıllarca Wimbledon’un çim kortlarının çok hızlı olduğu gündemdeydi. Güçlü servisleri olan oyuncuların tek vuruşta puan kazanmaları seyir açısından izleyicilere pek zevk vermiyordu. Zamanla çimin ekme yönü değiştirildi. Çim, zemin üzerinde ortalama sekiz milimetrelik hav yüksekliğine göre biçildi. Buda yeşilliği biraz olsun yavaşlattı. Fakat topların alçak ve kayarak sekmesini tabii ki engelleyemedi. Tenisçiler bu zeminde oynamak için alt tabanı düz ve tırtıllı olarak (Kabarcıklar) özel üretilen tenis ayakkabıları ile oynuyorlar. Bu kabarcıklar oyuncuların rotasyonu sırasında zeminde kaymamalarını ve dengeli durmalarını sağlıyor. Bu takribi iki senelik süreçte Merkez kortun çim ekimi ve bakımı fazla yapılmadı ve kort neredeyse hiç kullanılmadı. Sadece All England kulüp üyeleri turnuva öncesi bir veya iki defa çift maçı oynamışlardır. Çimin üstünde fazla oynanmadığı için çim henüz taze ve oturmamış. Wimbledon başlamadan önce diğer on yedi kortta üyeler sürekli oynadığından kayma ile ilgili fazla olumsuz haberler gelmiyor.
Kadınlarda ise 18 Grand Slam şampiyonluğu olan efsane Martina Navratilova ve doksanlı yılların başında dokuz Grand Slam kupasına sahip Monica Seles yer alıyor. ATP’nin güncel ilk 100 sıralamasında on beş solak tenisçi var. Bunların kralı da Rafael Nadal. Arkasından ise öldürücü Forhandleri ile Kanadalı Denis Shapovalov ve diğerleri geliyor. Kadınlarda ise iki kez Wimbledon Şampiyonu Petra Kvitova ve dünya eski bir numara Alman Angelique Kerber başı çekiyor.
SOLAK TENİSÇİLERİN FARKI
Peki, bu solak tenisçilerin özellikleri nedir ve sağ eli ile oynayanlara karşı olan avantajları nelerdir? Bir inceleyelim. Sol elle oynayanların azınlıkta olduğuna göre, sağlak tenisçilerin solak rakipleri ile karşılaşması pek fazla mümkün olmuyor. Karşılaştıklarında ise sağ elle oynayanların oyun planını değiştirmesi kaçınılmaz oluyor. Sağ ellerini kullanan tenisçilerin, rakiplerinin backhandlerine yönlendirdikleri çapraz vuruşların cevabı alışılmış şekilde Backhand olarak geri gelemiyor. Onun yerine solaklar, spinli, açılı, süratli ve yüksek seken Forhandleri ile sağlak rakiplerinin Backhandine baskı kuruyorlar. Sağlaklar için diğer önemli bir değişiklik ise sol elini kullanan tenisçilerin servislerini karşılamak. Solakların attıkları servislerin topları farklı falsolar ile sektiğinden bu duruma alışmak bir kaç oyun sürebiliyor. Sağ elini kullanan tenisçiler genelde ikinci servislerini rakibin Backhandlerine yönlendirirler. Aynı servisi solak tenisçiye attıklarında ise solaklardan Backhand yerine füze gibi Forhandler ile karşılaşırlar.
Tsitsipas finale kadar dünya sıralamasında ilk on arasında olan iki tenisçiyi eledi ve sadece üç set kaybetti. Tsitsipas çok yönlü bir oyuna sahip. Tek el spinli, acılı ve yüksek seken backhandleri ile rakiplerini kortun dışına ve arka çizginin arkasına itebiliyor. Etkili ve güçlü vurduğu forehandleri ve ayrıca servisleri en önemli silahı. Tsitsipas yarı finalde 4 saate yakın mücadele sonunda Alexander Zverev’i geçmişti. O maçta da finalde olduğu gibi ilk iki seti kazanan Yunan raket, Zverev'in maça ortak olup durumu 2-2'ye getirmesinin ardından final setinde bir break geri düşmesine karşın geri dönüp maçı 3-2 kazanmıştı.
GEÇEN YIL YARI FİNALDE KARŞILAŞTILAR
Yunan tenisçi daha önce Novak Djokovic’i sert zeminde iki defa yenmişti. Geçtiğimiz Ekim ayında ise Fransa Açık turnuvasının yarı finalinde Djokovic ile karşılaşmıştı. Djokovic ilk iki seti kazanmasına rağmen 1.93m boyundaki Tsitsipas pes etmeyip iki set üst üste kazanarak maçı beşinci sete taşımıştı. Ancak beşinci sette pili bitince o seti 6/1, maçı da 3-2 kaybetmişti.
DJOKOVIC '19' İÇİN SAHAYA ÇIKTI
Otuz dört yaşındaki Dünya bir numarası Novak Djokovic 19. Grand Slam şampiyonluğu için korta çıktı. Sırp tenisçi yarı finalde dayanıklılığını, taktiksel becerilerini, fiziksel ve mental gücünü en üst seviyede tutarak toprak kortların kralını Rafael Nadal’ı dört saatlik muhteşem bir maçın sonunda dört sette yendi. Djokovic’in en iyi vuruşlardan biri servis karşılama. Arka çizgiye yakın oynayan 1.87m boyundaki Djokovic’in diğer bir özelliği de seken topları tam düşüş anında karşılayarak rakiplerini koşturması.
Bu sefer üç büyüklerin arasında bir final izleyemedik. Nadal, Federer, Djokovic fikstürün üst tarafındalardı. Federer çekilince diğer ikisi ‘’Erken Finalde’’ karşılaştı. Tablonun alt tarafında ise Next Generation (Gelecek Nesil) ekibi vardı. Avusturyalı Dominic Thiem beklenmedik bir şekilde birinci turda turnuvaya veda etti. Danil Medvedev için "Toprak zeminde fazla bir şey yapamaz" dendi. Dördüncü tura kadar çıktı ve Tsitsipas’a yenildi. Alman Zverev de Tsitsipas’a mağlup olmaktan kurtulamadı. Yıldızı parlayan İtalyan tenisçilerden Musetti ve Berrettini’yi Djokovic saf dışı bıraktı. Diğer İtalyan Sinner’i de Nadal eledi.
TSITSIPAS FİNALE MÜTHİŞ BAŞLADI
Esas favoriler ise değişik nedenlerden turnuvadan çekildi veya elendi. Dört Grand Slam şampiyonu ve iki numara Naomi Osaka basın toplantılarına katılmadığından WTA (Kadınlar Tenis Birliği) yöneticileri ile takıştı ve ikinci tur maçına çıkmadan turnuvadan çekildi.
Dünya bir numara ve 2019 Roland Garros şampiyonu Ashleigh Barty ikinci tur maçını omzundaki sakatlığı nedeniyle yarıda bıraktı. Omzundaki zorlama ise Paris’te turnuva öncesi yapmış olduğu servis antrenmanı sırasında nüksetti.
WTA sıralamasında üç numara Romen tenisçi Simona Halep turnuva öncesi sol baldırındaki zorlama nedeniyle katılamayacağını ilan etmişti.
Geçen yılın şampiyonu ve yine iddialı olabilecek Polonyalı Iga Swiatek ise çeyrek finalde elendi.
Fransa Açık'ta Tek Erkekler'in ilk yarı final maçı Yunanlı Stefanos Tsitsipas ile Alman Alexander Zverev arasında oynandı. Müthiş bir karşılaşma oldu. Tsitsipas bu sezon toprak sahada en çok maç kazanan isim. Yunan oyuncu maça çok hızlı başlayarak ilk iki seti kazandı. Tsitsipas tek el backhand, Zverev ise çift backhandi kullanıyor. Tsitsipas’ın vurduğu backhandler daha spinli ve açılı iken Zverev’in ise daha güçlü ve düz.
Alman Zverev arka çizgiye daha yakın durup baskı kuran riskli bir oyun stiline sahip. Tsitsipas'ın ise daha sabırlı ancak defanstan kontratak vuruşlara geçebilen bir oyunu bulunuyor.
İkinci setin sonunda Zverev’in tribünde maçı izleyen abisinden aldığı tüyo şöyleydi; "Oyunda kal toplara aşırı sert vurup basit hatalar yapma’’
Zverev daha sabırlı oynayarak setleri eşitledi. Beşinci setin başındaki oyunların çoğu berabere ve avantaj olarak gidip geldi fakat Tsitsipas 4-1 öne geçti. Zverev 3-5 gerideyken dört maç sayısını kurtardı. Ancak bu da Tsitsipas’ın üç buçuk saat sonra finale çıkmasını engelleyemedi. Yunanlı tenisçi böylece kariyerinde ilk kez bir Grand Slam finaline çıkmış oldu.
Bana göre Tsitsipas ve Paris’te beklenmedik bir şekilde ilk turda elenen Avusturyalı Dominic Thiem, Next Generation (Gelecek Nesil) ekibinde toprak zeminde en iyi oynayan tenisçiler.
Tsitsipas’ın koçluğunu mesleği antrenörlük olan babası yapıyor. Tsitsipas antrenmanlarını genelde Fransa’nın güneyinde bulunan Patrick Muratoglu tenis akademisinde sürdürüyor. Boş zamanlarda ise filmcilik ile uğraşıyor.
Djokovic 19. Grand Slam unvanına doğru
Nadal toprak zeminde 26 maçın 19'unu kazandı. Djokovic ise sert zeminde 27 maçın 20'sini kazandı. İspanyol tenisçi Paris’te yarı finale gelene kadar sadece bir set kaybetti. O da Arjantinli Diego Schwartzman'a karşı. Nadal, Schwartzman ile oynadığı maçtan sonra, "Seti kaybetmem bir şekilde iyi oldu. Bundan sonraki maçıma daha fazla antrenman yaparak hazırlanacağım" dedi.
Djokovic ise 4. Tur'da Lorenzo Musetti ve çeyrek finalde Matteo Berrettini gibi iki güçlü İtalyan oyuncuyu yendi. Musetti henüz 19 yaşında olmasına rağmen Djokovic’e karşı belki de hayatının oyununu oynayarak ilk iki seti kazandı. İkinci setin sonunda tribünlerin sokağa çıkma yasağından dolayı boşaltılması sürecinde iki oyuncu soyunma odasında beklediler. Oynsa tekrar
Korta tekrar geldiklerinde maçın o ana kadar Musetti'de olan momentumu Djokovic’e geçti. Sırp tenisçi üçüncü setin ilk 6 puanını üst üste kazandı. Tribünlerin tamamen boş olmasıyla Musetti, onu destekleyen coşkulu seyirciden mahrum kaldı. Maç adeta bir antrenman maçına dönüştü. Ve o andan itibaren Djokovic üstünlük kurarak bu zorlu karşılaşmayı kazanmasını bildi.
Çeyrek finalde Djokovic’i bekleyen dokuz numaralı Berettini vardı... İlk iki seti Djokovic üçüncü seti ise Berettini kazandı. Dördüncü sette 4/3 Djokovic ilerdeyken saat tam 22:54’de tribünler boşaltılırken yine iki oyuncu soyunma odalarına gönderildi. Geri geldiklerinde ise Djokovic avantajını koruyarak seti ve maçı kazanmayı bildi.
HAVANIN ISINMASI VE ZEMİNİN KURU OLMASI NADAL'IN LEHİNE
Paris’te havanın ısınması ve zeminin kuru olması Nadal’ın lehine. Topların sekişi yükseliyor. Bu da Nadal’ın aşırı spinli vurduğu topların daha yükseğe sekmesine neden olacak. Bu durumda arka çizgiye yakın konumda oynayan ve oyunu yönlendirmeyi seven Djokovic, baseline (arka çizgi) 'dan biraz geriye gidebiir ve az da olsa defans durumuna geçebilir. Djokovic, "Nadal’a karşı bu zeminde oynamak dünyanın en büyük meydan okuması, çok zor bir maç" diyor. Nadal ise; "Bu bir final maçı değil. Her puan adeta bir maraton olacak. Ve kazananın işi bitmiş olmayacak." yorumunu yaptı. Bu ikilinin galibinin finaldeki rakibi, Alexander Zverev –Stefanos Tsitsipas yarı final maçının kazananı olacak.
Pandemiden dolayı Fransa turnuvası Ekim ayına ertelenmişti yani mevsim sonbahardı. Yağmurdan dolayı toprak zemin nemli ve ağırdı. Tam Nadal’ın sevdiği ortamdı.
Yarın ise Fransa Açık yine bir ilkbahar etkinliği olarak başlıyor. Tesisteki üç adet büyük kortların her birine sadece biner seyirci alınacak. Diğer yan kortlara ise günlük seyirci kapasitesinin sadece yüzde 35’i maçları canlı izleyebilecek. Çeyrek finallerden itibaren bu sayı beş bine ve yüzde 65’eçıkacak. Ayrıca merkez kort Philippe Chatrier’de gece maçları da başlayacak.
TOPRAK ZEMİNDE OYNAMAK ÇOK FARKLI
Hava artık ısındığından, zemin daha kuru ve hızlı olacak. Bu ortam güçlü servis atan ve bitirici vuruşlara sahip olan oyunculara az da olsa avantaj sağlıyor. Az da olsa diyorum çünkü toprak korta puanlar uzun sürüyor. Bu da tenisçilerde daha fazla fiziksel dayanıklılık gerektiriyor. Her puanı yeniden kurgulamak lazım. Bu da sabır ister. Rakip ise taktiksel hamlelerine alışıp karşılık veriyorsa bu sefer stratejini değiştirmen gerekiyor. Bir de toprak zeminde koşu stili çok farklı. Belirli pozisyonlarda topa kayarak gitmezsen rakip seni kontrpiyede (ters ayak) bırakabilir. Bu durumda ‘’kaygan’’ zeminde toparlanmak hayli güçtür. Ayrıca Clay yani kil-kiremit tozunda top sekişi birden yön değiştirebilir. Oyuncunun çabuk refleks gösterip, vuruşu doğru yönlendirmesi gerekiyor. Anlayacağınız her maç küçük ayrıntılar ile dolu uzun bir maraton.
NADAL FAVORİ
Pazar günü başlayacak olan Fransa Açık turnuvasını ana tablosunda Rafael Nadal üçüncü seri başı. Bundan iki hafta önce Roma finalinde Novak Djokovic’i toprak zemine yendi. Nadal formda. Kariyerinde bugüne kadar Fransa’da 102 tekler maçı oynamış ve bunların 100’nü kazanmış. Şimdi ise 14’ncü kez Roland Garros şampiyonluk kupasını kaldırmak istiyor. Nadal toprak kort ile adeta bütünleşiyor. Nadal’ın olduğu tarafta ezeli rakipleri birinci seri başı Djokovic ve sekiz numara Federer var. Roger Federer iki diz ameliyatı geçirdi. 15 ay turnuva oynamadı. İki hafta önce ilk kez toprak zeminde Cenevre turnuvasının ikinci turunda İspanyol Pablo Andujar’a üç sette yenilmişti. Federer fiziksel olarak kortta fit duruyordu. Ancak kendisinden alışmadığımız basit hataları ise biraz paslanmış görüntüsü veriyordu açıkçası. İsviçreli raketin geri dönüşü biraz belirsizliklerle dolu. Federer’in Paris’te olası Nadal’ın rakibi olmadan önce yoluna çıkacak çok zorlu rakipleri var.
YENİ NESİLE FIRSAT