Paylaş
26 ülkeden 50 bin kişiyle gerçekleştirilen araştırmadan birçok çarpıcı sonuç çıktı.
En önemli bulgulardan biri, dijital gazeteciliğin küresel ölçekte televizyonla yarışır hale gelmesi.
Türkiye'de haftalık erişim oranı yüzde 80 olan televizyonu, yüzde 90'lık erişim oranıyla dijital geçmiş durumda.
Bu durum kendisini Hürriyet'in başarısında da gösteriyor.
Haftalık erişime bakıldığında Hürriyet, birçok televizyonu geride bırakarak, Fox TV, Kanal D, CNN Türk ve NTV'nin ardından beşinci "kanal" haline geldi.
Rapordaki şu ifadeler dikkat çekiyor: "Diğer online markaların yanında CNNTürk (yüzde 37) özellikle şehirli ve eğitimli nüfus arasında popüler. Hürriyet Online (yüzde 35) ise totalde muhtemelen en çok ziyaret edilen site. Onun başlıca rakibi olan Milliyet ise dikkat çekmek için kadın fotoğrafları kullanıp daha sansasyonel konular seçmekten geri duramıyor."
* * *
Medyanın küresel gidişatına dair dünyadan ipuçları veren bulgular ise şöyle:
* Bütün ülkelerde 45 yaş altı nüfusta dijital habercilik, televizyon haberciliğini geçmiş durumda.
* En önemli bulgulardan biri: BuzzFeed gibi yeni kuşak dijital haber platformları büyük kitlelere ulaşsa da, hafif konulara eğilen ikincil bir kaynak gibi görünüyor. Yani köklü medya markaları haberciliğin dümeninde kalmayı sürdürüyor.
* Medya koridorlarında sıkça duyulan "Video video video" çığlıklarına rağmen videonun büyümesi beklenilen kadar hızlı değil. İnternet kullanıcılarının yüzde 78'si hala metin okumayı tercih ediyor. Çünkü yüzde 41'i bunu daha rahat buluyor, yüzde 35'i ise videolardan önce çıkan "pre-roll" reklamları görmek istemiyor.
* İnternet kullanıcılarının yüzde 51'i sosyal medyayı haftada en az bir kez haber almak için kullanırken yüzde 12'si "Haber almak için bir numaralı kaynağım sosyal medyadır" diyor. (Türkiye bu alanda yüzde 73 ile araştırma yapılan ülkeler içinde en yüksek ikinci orana sahip ülke)
* 18-24 yaş arasında sosyal medya bir numaralı haber kaynağı (yüzde 28) iken kağıdın oranı ise sadece yüzde 6.
* Bu kağıdın bittiği anlamına gelmiyor. Katılımcıların yüzde 45'i haftada en az bir kez kağıt gazete için para ödüyor. Son bir yılda dijital habercilik için para ödediğini söyleyen katılımcı oranı ise ABD'de bile sadece yüzde 9. (Türkiye'nin yüzde 27 ile bu alanda dünya birincisi çıkması maddi bir hatadan kaynaklanıyor olsa gerek)
* Katılımcıların yüzde 53'ü haberi cep telefonundan alıyor. Televizyon daha yaşlıları çekebiliyor. Bilgisayar düşüşte, tabletin büyümesi ise durmuş durumda.
* * *
Rapordaki tüm bulgular değerlendirildiğinde, habercilik markalarının alacağı üç ders çıkıyor:
1) Okura odaklanarak istikrarlı bir yayıncılık yap,
2) İçeriğinle uyumlu, net bir kimliğin olsun,
3) Hızla değişen bir ortamda dağıtımı mükemmelleştir.
Türkiye ile ilgili çizilen manzara ise açık:
Siyasetin de etkisiyle medyanın olumsuz anlamda dönüştüğü, gazetecilere güvenini kaybeden okurun sosyal medyaya kaydığı bir dönemde Hürriyet, evrensel gazetecilik standartlarına bağlı kalması sayesinde Türkiye'de demokrasi için kilit bir rol oynamayı sürdürüyor.
Paylaş