Öyle bir din düşünün ki kutsal kitabı “Hep birlikte Allah’ın ipine yapışın, mezheplere bölünüp parçalanmayın; Allah’ın üzerinizdeki nimetini hatırlayın, kendilerine apaçık deliller geldikten sonra çekişmeye girip fırkalar (mezhepler) halinde parçalananlar gibi olmayın” diyecek ama inananlar bunca fırkaya ayrılıp ayrılığa düşecek ve kendileri gibi düşünmeyenleri din dışı ilan edecekler.
‘DİNDE FIRKALARA AYRILMAYIN!’
Kuran, şüphesiz inananlar kardeştirler diyecek ama kimi mezhep ve tarikat mensupları, başka mezhep ya da tarikattan olan ve namazda imamlık yapan birinin arkasında namaz kılmayacak ve başka mezhebe bağlı Müslümanlar ile aynı safta namaza durmayacaklar. Hatta kimi zaman birbirlerini Müslüman olarak dahi görmeyecekler.
- Kuran’da Peygamberimize, “Dinlerini parça parça edip fırkalara, hiziplere (mezheplere) bölünenler var ya, senin onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi Allah’a kalmıştır. Allah onlara, yapıp ettiklerini haber verecektir” (En’am suresi 159) denilecek ama buna rağmen birileri kalkıp “Mezhepsiz din olmaz” diyecek ve hatta mezhebinin görüşlerini Allah’ın sözlerinin önüne geçirecekler. Oysa Allah daha önceki peygamberleri ve inananları uyardığı gibi bizleri de uyarır: “Dini dosdoğru tutun; onda bölünüp fırkalara ayrılmayın!” (Şura suresi 13)
*
İslam kelimesi, selam kökünden gelmekte, bu kelime de barış ve esenlik gibi anlamlar içermektedir.
- Yani İslam dini tam anlamıyla barış dinidir.
- Daima barışın esas alınmasını söyleyen ve barışta hayır olduğunu vurgulayan bir dindir.
Gerek okul gerekse iş ortamında bir arada olduğunuz insanlarla dini konularda konuştuğunuz zaman, genellikle çoğu kişinin inancının gereğini yerine getirmediğinin farkında olduğunu, bunun için çeşitli bahaneler öne sürmelerinin yanında dini vazifelerini ileriki yıllarına ertelediklerini görebilirsiniz.
Sanki ölümün yaşı varmış ve her gün pek çok genç, gözlerimizin önünde ölüp gitmiyormuş gibi, “Henüz yaşım genç; ileride nasıl olsa yaparım” diyerek kandırır insan kendini.
*
Şeytan da boş durmaz, “Acelesi yok; daha ömrün çok” gibi süslü sözlerle destekler hemen kişiyi. Şüphesiz bu yanılgı ve gaflet şeytanın insana kurmuş olduğu tuzaklardan biridir.Hatta bazı aileler çocuklarının gençken hovarda bir yaşam sürmesini gayet normal olarak karşılarlar.
- İnsanları iyi ve güzel olana davet eder.
- Her türlü baskı ve zorbalıktan uzak bir şekilde insan aklına ve yaratılışına uygun bir teklifte bulunur.
Bu teklifi kabul edip etmemeyi ise kişinin kendisine, hesabını ise Allah’a bırakır.
*
Kuran
Ancak şeytan, insanı bunun tam aksi ile de kandırmaya çalışır. İnsanların bir kısmı işledikleri günahları sebebiyle çok kötü bir insan olduklarına ve artık geçmişte yaşamış oldukları hayattan pişmanlık duysalar da affedilmelerinin mümkün olmadığına inanırlar.
Bu yanılgıları ise hayatlarına aynı hatalar ile devam etmelerine sebep olur.
- Sebep olur, çünkü “Zaten ahiretimizi kaybettik bari bu dünyamızı yaşamaya devam edelim” yanılgısına düşer çoğu insan.
ALLAH İLE BAĞINI KOPARMA
Allah’ın insanlara bahşetmiş olduğu en büyük nimet yaşamdır. Bu sebeple Allah, haksız yere cana kıymayı yasaklamıştır.
Var olmak ve canlı olmak mucizevi bir şeydir. Allah, tarih boyunca göndermiş olduğu tüm ilahi mesajlarda haksız yere cana kıymayı yasaklamıştır. (Tevrat/
Çıkış 20:13, İncil/Luka 18:20)
*
İnsanlığa gönderilmiş bir kitap olması sebebiyle onlara kendi anlayacakları dilden hitap eder.
Sade bir anlatım ve üsluba sahiptir. Eşsizliğinin bir nedeni de bu özelliğidir. Çünkü önemli olan bir konunun sadece açıklanması değil; yapılan açıklamanın anlaşılır olmasıdır. İşte Kuran ayetleri en zor konularda dahi getirmiş olduğu sade anlatım ve açıklamalarıyla her seviyeden insana hitap etmekte ve bu yönüyle insanlığı doğruya ileten bir rehber olmaktadır.
BİLİME TEŞVİK EDER
Peygamberimiz Hz. Muhammed’in en önde gelen özelliklerinden biri üstün bir ahlaka sahip oluşudur.
Ahlak, güzel ve kötü olarak ikiye ayrılır.
- Edep, tevazu ve kerem güzel ahlak örneğiyken edepsizlik, kibir ve cimrilik ise kötü ahlaka örnektir.
*