“Baba” en iyi Amerikan filmi
Steven Spielberg, Amerikan Film Enstitüsü’nün (AFI) Yaşam Boyu Başarı Ödül Töreni’nde “Baba”yı (The Godfather) ‘şimdiye kadar yapılmış en iyi Amerikan filmi’ olarak tanımladı. “Jurassic Park”, “E.T.”, “Schindlerin Listesi”, “Jaws” ve “Er Ryan’ı Kurtarmak” gibi sinema tarihine iz bırakan filmlerin yönetmeni Spielberg, Star Wars efsanesinin yaratıcısı George Lucas ile Los Angeles’ta düzenlenen törende, “The Godfather”ın yönetmeni Francis Ford Coppola’ya Amerikan Film Enstitüsü’nün verdiği en yüksek onuru takdim etti.
“The Godfather” neden tüm zamanların en iyi filmlerinden biri olarak kabul ediliyor?
Benim de en sevdiğim filmlerden biri.
Spielberg’e tamamen katılıyorum. Zaten kendimi sık sık “The Godfather”ı izlerken buluyorum ve her izleyişimde filme olan hayranlığım artıyor.
Bana göre filmin zamansız bir başyapıt olmasının birçok sebebi var.
Öncelikle Marlon Brando, Al Pacino ve Robert Duvall gibi sinema tarihinin en büyük aktörlerinin sergilediği o efsanevi performanslar... Unutulmaz diyaloglar...
Karakter gelişimleri ve dönüşümleri..
Ve en önemlisi, kaybedilen masumiyet, sadakat, ihanet, güç, ailenin önemi, siyaset ve suç gibi hayatın her alanına dokunan temaların ustalıkla işlenmesi...
Her şey bir yana hikâyesi kadar müziklerinin muhteşemliği.
Nino Rota’nın besteleri insanın iliklerine kadar işliyor.
İşte bu yüzden “The Godfather” bir sanat eseri ve sinemada zirvedir.
Eşimle ilgilenmek hoşuma gidiyor
Eşine demans teşhisi konulan Jay Leno son röportajında günlerinin çoğunu eşine bakarak geçirdiğini anlattı. “Ona yemek yapıyorum, birlikte televizyon izliyoruz.
Önceden de yaptığımız şeylerdi zaten ancak şimdi onu beslemek ve her şeyi ben yapmak zorundayım.
Ama hoşuma gidiyor. Eşimle ilgilenmeyi ve vakit geçirmeyi seviyorum” dedi.
Jay Leno her röportajında eşine olan sevgisini ve sadakatini o kadar güzel hissettiriyor ki... İçimi ısıtıyor.
Karısıyla hafıza oyunları oynadığını, eski fotoğraflara bakıp “Bunu hatırlıyor musun” diye sorduğunu anlatıyor.
Eski Başkan Barack Obama’yla çekilmiş fotoğraflarını gösterdiğinde eşi inanamayarak “Gerçekten Obama ile Beyaz Saray’da yemek mi yedik?” diye sormuş.
Jay Leno ile neredeyse 20 yıl önce Los Angeles’ta antika arabalarını sergilediği araba müzesinde tanışmıştık.
O gün de sıcacık tavırlarıyla hayranlarıyla sohbet ediyordu. Muazzam şöhreti ve zenginliği, Jay Leno’nun içtenliğini değiştirmemiş.
Bugün eşine gösterdiği ilgi ve sadakati duyunca hiç şaşırmıyorum.
Bu arada Leno’nun araba koleksiyonunda minik mikro arabalardan 1900 öncesi buharlı otomobillere, devasa LaFrance itfaiye araçlarından Ferret Scout askeri araçlarına kadar bin 600’den fazla araç var.
