Paylaş
Amerikan Merkez Bankası FED’in Başkanı Bernanke tarafından yaratılmış “Kamu Maliyesi Uçurumu” (Fiscal Cliff) deyimi, kendisinin izlediği “krizden çıkış” politikasını sürdürmek için icat ettiği bir korkutma ibaresidir. Başkan Obama da Bernanke’yi destekliyor. Cumhuriyetçiler ise korkmamış gibi rol yapıyorlar.
BERNANKE NE DİYOR
Bernanke şunu söylüyor: İç ve dış talebin düştüğü bir ortamda, ekonomide istikrar sağlamak adına “sıkı maliye” politikası uygulanamaz. Eğer ekonomide bir şişme olsaydı, bir yandan “vergiler arttırılırken” diğer yandan “bütçe harcamaları kısılır”, böylece istikrar sağlanırdı. Hâlbuki 2008’de başlayan küçülme krizinden ABD ekonomisi henüz çıktı. Yavaş, yavaş kendine gelirken sakın bu kabil “kemer sıkma” önlemlerine başvurmayın diye siyasetçileri ikaz ediyor. Bir bakıma ülkenin baş iktisatçısı olarak “kabahat benden gitti; gayri siz düşünün, bana da gelmeyin” diyor.
KAMU BORÇLANMA TAVANI YÜKSELSİN
ABD’nin temel kamu finansman sorunu, bütçe yapısal/yapışkan açığının, milli gelirinin yüzde 7’ine ulaşmış olmasıdır. Siyasetçiler bunun çözüm yollarını tartışmaya devam edebilir. Ancak Bernanke’ye göre, Obama ile Meclis’in yılbaşından önce anlaşarak Amerikan Devleti’nin borçlanma limitini arttırması şarttır. Aksi takdirde ortaya çıkacak ödeme zorlukları dolayısıyla ABD’nin milli geliri hızla düşmeye başlayacak, yani ülke “Fiscal Cliff” denilen yardan aşağı uçacaktır. Burada çok ilginç bir durum var. Bilindiği gibi Avrupa Birliği’nde Kamu Borcu’nun Milli Gelire oranı yüzde 60’ı geçmesin diye ( pek de bilimsel bir gerekçesi olmayan) bir kural var. Zaten çoğu ülke de buna uymuyor. ABD’de ise bu oran yüzde 100. Fiiliyatta da aşılmış durumda. İşte arttırılsın denilen borçlanma limiti budur. Bu limit pek tabii attırılacaktır.
HER İKTİSADİ TARTIŞMA GELİR DAĞILIMIDA ÇIKAR
Bu başlıkla daha önce bir yazı yazmıştım. Amerika’ da yapılan “bütçe açığı kapama” tartışmaları tam da bu noktada toplanmış bulunuyor. Gel de bunu 55 yıl önce bize belleten Sadun Aren’i hocayı saygıyla anma. Cumhuriyetçilere göre, bütçe açığını kapamanın yolu, devletin, dar gelirlilere sağladığı emekli aylığı desteği ile yaşlılara ve fakirlere sağladığı bedava sağlık hizmetlerinin azaltmasından geçer. Demokratlara göre ise zenginlerden daha fazla vergi alınarak bu açık kapatılabilir. Kamu kesiminde verimlilik ve askeri harcamaların, savaş gücü zafiyete uğratılmadan azaltılması gibi “teknik ve kolay” konular şu sıralarda gündemde değil.
YENİ TOPLUMSAL SÖZLEŞME
Mali Uçurum diye Türkçe’ye çevrilen “Fiscal Cliff” ten uçmama tartışmalarını okudum. Başkan Obama, günü kurtaran bir geçici çözüm değil, kamu maliyesini kalıcı olarak rayına oturtacak “Big Deal” (Büyük Sözleşme) istiyormuş. Bu, herhalde Büyük Buhran’ı yöneten F.D. Roosevelt’in “New Deal” (Yeni Toplumsal Sözleşme) si gibi bir şey olsa gerek. Bunun da özü “milli gelirin yeniden dağılımıdır”.
Son Söz: İktisatsız siyaset, siyasetsiz iktisat olmaz.
Paylaş