Olgunlaşma Enstitüsü’nde yeni dönem

Bu haftaki röportaj konuğum 1972 yılında kurulan Adana Olgunlaşma Enstitüsü Müdiresi Meral Altınkaya… Konumuz projeleri, olgunlaşma enstitüsündeki çalışmaları…

Haberin Devamı

Olgunlaşma Enstitüsü’nde yeni dönem

Fotoğraf: Damla GÖL – DHA

 

 

Bu haftaki röportaj konuğum 1972 yılında kurulan Adana Olgunlaşma Enstitüsü Müdiresi Meral Altınkaya… Konumuz projeleri, olgunlaşma enstitüsündeki çalışmaları…

O kadar çok şey öğrendim ki bu röportajda. Zaman yetmedi, ilerleyen günlerde yeniden ziyaret edeceğim ve mutlaka sizler de ziyaret edip, Meral Hanım ile tanışmalısınız.

Mesela kilimlerin dili varmış, ben bilmiyordum. Bununla alakalı hikâye bile dinledim. Her yörenin kilim motifleri ayrı olurmuş, bunun da sebebi varmış…

Haberin Devamı

3 yıl önce Adana Olgunlaşma Enstitü’nün müdürü değişti ve Meral Altınkaya geldiği günden bugüne dur durak bilmeden tam gaz çalışıyor.

 

Meral Altınkaya kimdir sizi biraz tanıyalım?

Marmara Üniversitesi Teknik Eğitim Fakültesi Tekstil Dokuma Öğretmenliği Bölümünden mezun oldum. 1 yıl kadar özel sektörde iş hayatına başladıktan sonra 92 yılında öğretmenlik mesleğime devam ettim. 23 yıl yıl mesleğimi yaptıktan sonra da Adana Olgunlaşma Enstitüsü Müdürlüğü görevine başladım.

Olgunlaşma Enstitüsü’nü biraz tanımlamanızı istesem?

Adana Olgunlaşma Enstitüsü 1972 yılında kurulmuş, köklü bir kurum. 81 ilin sadece 22 tanesinde bulunan kurumlarımız, haliyle yapılan iş ve işlemler olarak da özel kurumlar. Milli Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’ne bağlıyız.

 

Neler yapıyorsunuz?

Yetişkinlere yönelik eğitim veriyoruz. Geleneksel Türk Milli Kültürünü ve Türk el sanatlarını gelecek kuşaklara aktarmak için araştırma, geliştirme, modernize etme üzerine çalışmalar yapıyoruz. Öğrendiğimiz bir bilgi bizi başka yerlere götürüyor, yeni kapılar açıyor ve yeni bilgilere ulaştırıyor. Unutulmaması için bu yaptığımız çalışmaları kayıt altına alıp, arşivliyor ve yayın haline dönüştürüyoruz.

 

Haberin Devamı

Kaç yayınınız var peki?

2 kitabımız var. Adana yöresel lezzetlerini anlattığımız, yemek tariflerini içeren “Adana Mutfak Sanatı” ve kendi alanında ilk ve tek kitap olma özelliği taşıyan “Boncuk Boncuk Çukurova”

 

Şimdi yeni bir kitap hazırlığındasınız, içeriği nedir?

Adana ve Çukurova bölgesine göç ile gelen farklı kültürlerin, Girit, Balkan, Türkmenistan, Arap vs. gibi mutfak kültürlerini içeren bir kitap hazırlıyoruz.

 

Kaç atölye var?

38 atölye ve 6 derslik var. Atölyelerimizde öğretmen, öğrenci ve usta öğreticilerimizle beraber geleneksel el sanatlarına yönelik çalışmalar yapıyoruz.

 

Mesela?

Sanat Tasarım, Giyim Üretim Teknolojileri; El Sanatları, Nakış, Seramik ve Yiyecek İçecek Hizmetleri. Bu alanlarda öğrenci yetiştirip, çalışmalar yapıyoruz.  Yaptığımız çalışmalar mutlaka ürüne dönüşüyor. Sonra sergiler açıp, defileler yapıyoruz. Ulusal ve uluslararası boyutta eğitimle beraber bölgemizin ve ülkemizin tanıtımına katkıda bulunuyoruz.

 

Haberin Devamı

Hangi kurslar var?

İki tür eğitim uygulamamız var. Olgunlaşma Enstitüsü 2 Yıllık Meslek Lisesi Denklik Programı ve E- Yaygın Mesleki Teknik /Genel Kurslar.

 

Bu sertifikaları alanların ne gibi avantajları var?

2 yıllık denklik programına gelen öğrencilerimiz yaz stajlarını ve işletmelerde beceri eğitimini tamamlayarak işyeri açma belgesi almaya hak kazanıyorlar. Yani bu programla istihdama katkı sağlıyoruz. Diğer kursumuza gelen öğrencilerimiz hobilerine yönelik ya da edinmek istedikleri hobiye yönelik çalışmalar yapıyorlar.

 

Ücretli eğitimler mi bunlar?

Hayır, tamamı ücretsiz.

 

Kayıt için kriterleriniz var mı?

2 Yıllık Denklik Programlarımıza kayıt için; zorunlu öğrenim çağı dışında bulunanlardan, ilköğretim okulu, ortaokul veya imam hatip ortaokulunu tamamlayanlar ile 13 yaşını dolduranlardan açık öğretim liselerine devam edenler kayıt yaptırabilirler. Mesleki ortaöğretim programlarını tamamlayamayanlar ile Bakanlıkça belirlenecek alan/dallarda ortaöğretim programı mezunları tamamlama eğitimine alınır.

Haberin Devamı

E-Yaygın Kurlarına ise ilgili kurusun kayıt kabul şartlarını taşıyan en az okuma yazma bilen vatandaşlarımız kayıt olabiliyor.

 

Yani bir nevi burada meslek edindiriyorsunuz diyebilir miyiz?

Kesinlikle. Geleneksel Türk El Sanatlarımızı ve kültürümüzü gelecek kuşaklara aktarırken aynı zamanda da genç kızlarımıza meslek edindirme programı faaliyetlerimize devam ediyoruz.

 

Burası biraz da terapi merkezi gibi aslında, sizce?

Kesinlikle öyle. İnsanlar çocuklarını büyütmüş, meşgale olsun diye gelen. Hatta terapi olsun diye doktorunun bile yönlendirdiği insanlar var.

 

Buradan elde edilen gelir döner sermayeye mi aktarılıyor?

Enstitümüz bünyesinde, tüketici eğitimi yerine, üretim içinde eğitimi gerçekleştirmek amacıyla Döner Sermaye İşletmesi kurulmuştur. Öğrencilerimiz, mesleki eğitimi işbaşında yaparak üretime katılmaktadır. Üretilen ve satışı yapılan ürünlerden öğrencilere her ayın sonunda kar payı dağıtılıyor.

 

Haberin Devamı

Sipariş alıyor musunuz?

Evet, alıyoruz. Devlet kurumlarına, özel kurum ve kuruluşlara verdikleri siparişlere göre cevap vermekteyiz. Ürünlerimizin tamamı el işçiliği ve her üründen bir tane yapılıyor. Özel seri gelen siparişlerimiz de oluyor. Mesela bazı kurumlar ürün sayısını yüksek tutabiliyor. Ya da kişiye özel çalışmalar dışında mekânlar ada özel tasarımlar yapabiliyoruz.

 

Her yıl için bir temanız var, bunlar nasıl belirleniyor? Hazırlık aşaması ne kadar sürüyor?

Ön araştırma sonucu konular belirleniyor ve öğretmenler kurulunda da karar veriliyor.  

Seçilen Tema genel Müdürlüğümüze onaya gönderiliyor ve onay aldıktan sonra çalışmalara başlıyoruz.

 

Peki daha çok nasıl temalar oluyor?

Osmanlı, Selçuklu temaları çoğunlukla çalıştığımız konular. Çok zengin desen ve motif seçenekleri var.

Bunun yanında 3 yıldır Adana’mıza ve Çukurova bölgesine yönelik çalışmalara ağırlık verdik. Bölgemizin endemik çiçekleri ve kültürel varlıklarını buluşturduğumuz, Çukurova’nın Nadide Çiçekleri ve Kültür Hazineleri’ koleksiyonu, Anadolu ve Çukurova Bölgesinde ki kilim motiflerinden hazırladığımız ‘harman’ koleksiyonumuz çok beğeni aldı. Bu koleksiyonlarla bu bölgede ki kültürel mirasa dikkat çekmek ve farkındalık oluşturmak amacımızı gerçekleştirmiş olmanın mutluluğunu yaşadık.

 

Bunları ortaya çıkartırken en dikkat ettiğiniz şey nedir?

Aslını bozmadan modernize etmeye özen gösteririz.

 

Süreç bazen uzayabiliyor mu?

Kesinlikle. Temanın içeriğine göre süre değişiyor. 1 ile 3 yıl arasında bitebiliyor. Temanın araştırma ve tasarım aşaması uzun zaman alıyor. Araştırma ekibimiz sık sık geziler yapıp, veri topluyor. Bu verileri de tasarım üretim ekibine iletiyor.

 

Peki bu üretilen her şeyi insanlar görebiliyor mu?

Tabii ki… Birinci katta müzemiz var.

 

Bu yılın teması ne?

Bu eğitim öğretim yılında geçen yıldan devam eden “Harman” Topraktan Gelenler konulu temamızla birlikte, çalışmalarına bu yıl başladığımız “Beylikler Döneminden Cumhuriyet’e Çukurova Mimari Yapıları” temasına devam ediyoruz.

 

Bu bina çok katlı ve büyük olsa da aslında sizin başarılı çalışmalarınıza artık sığmıyor gibi.  İlerleyen günlerde ek bina gibi bir büyüme planlaması var mı?

Evet, yaptığımız çalışmalarla artık binamıza sığmaz olduk. Daha çok insana ulaşmak ve tanınırlığımızı arttırmak amacı ile yaptığımız işlerle örtüşen tarihi bina talebimiz var. Projelerimizle birlikte bu talebimizi Valiliğimize ve İl Milli eğitim Müdürlüğümüze ilettik. Yaptığımız her çalışma da desteklerini esirgemeyen ve her daim yanımızda olan Adana Valimiz Sayın Mahmut DEMİRTAŞ ve İl Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Veysel DURGUN tarihi bina talebimize olumlu baktılar. Umut ediyoruz ki yakın bir tarihte güzel haberi sizlerle paylaşacağız.

 

Peki, o tarihi binada neler yapacaksınız?

Tarihi bir mekân bize tahsis edildiği takdirde, orada Enstitümüzün bazı bölümleriyle birlikte ( Araştırma, Tasarım, Üretim vb.),bölgemizin kültürünü yansıtan ürünlerin yer aldığı satış odası, yöresel yemeklerin ve ürünlerin sunulduğu bir mutfak, geleneksel el sanatları ile yapılmış ürünlerin ve kostümlerin sergilendiği galeri, sergi ve kıyafet sunumlarının yapılabileceği salon gibi hayallerimiz var. Biz hep hayal ediyoruz. Hayallerimizi de gerçekleştiriyoruz. Ve bundan çok heyecan duyuyoruz.

 

Son olarak eklemek istedikleriniz neler?
Enstitümüz, geleneksel Türk el sanatlarını çağdaş tekniklerle birleştirip, aslını bozmadan bölgenin ve ülkemizin tarihi kültürel dokusunu gözler önüne sermektedir. Bölgemiz öncelikli olmak üzere ülkemizdeki herkesin enstitümüzü ziyaret etmesi ve yazılan yayınları takip etmesi kültürümüz gelecek kuşaklara aktarılması açısından önemli bir rol oynayacaktır.

 

 

Yazarın Tüm Yazıları