Paylaş
Dilenci değiliz
Mumcu dibine ışık veriyor’’ dedik, aramadık kimse kalmadı. İlk vali bey aradı. Sonra Yalvaç belediye başkanı, ardından da ANAP il başkan vekili... Haberin muhatabı Turizm Bakanı Erkan Mumcu'nun cevabı ise dolaylı yoldan geldi.
Önce, ben ne demiştim onu yazayım, sonra onların dediklerini... İşte, geçen günkü yazımın özeti; ‘‘Turizm Bakanlığı Isparta'ya 1 trilyon ödenek gönderirken, Antalya'ya 250 milyar reva mı?.. Bakan Erkan Mumcu Ispartalı... Bu da gösteriyor ki, mum dibine ışık veriyormuş.’’
Dediğim buydu...
Şimdi, gelen cevaplara bakalım...
İlk arayan Antalya Valisi Ertuğrul Dokuzoğlu oldu. Söylediklerinden anlıyorum ki, Turizm Bakanlığı'nın Antalya'ya gönderdiği ödenek miktarını yazarken, oldukça bonkör davranmışım. Ben gönderilen miktarı 250 milyar falan zannediyordum, oysa gelen, topu topu 62 milyarmış... 25'ini Noel Baba Dünya Barışına Çağrı Etkinlikleri için göndermişler, geri kalanını da belediyelere havale etmişler. Ben o yazıyı kaleme aldığım günkü durum böyle... Ama, benim yazının çıktığı gün, bakanlık tam bir trilyon da Antalya'ya göndermiş. Vali beyin söylediği o... ‘‘Bugün 1 trilyon geldi’’ dedi. Daha doğrusu, para önceden gönderilmiş de, Antalya Özel İdare'nin kasasına o gün girmiş. Böylece, ödenekte Isparta-Antalya dengesi kurulmuş oldu. Antalya'ya gelen o para, Belek ve Kemer içinmiş. Altyapı ağırlıklı kullanılacak bu para, şimdiden vatana millete hayırlı uğurlu olsun.
Gelelim Isparta ANAP İl Başkan Vekili Mustafa Pehlivan'ın söylediklerine... Bakın ne diyor; ‘‘Elbet bizde de birgün turizm olacak. Üstelik gelen ödenek 1 trilyon da değil. Doğrusu; 875 milyar... Bu paranın 400 milyara yakını Davraz Dağı Kayak Merkezi için kullanılacak, 200 milyarı ise inanç turizmine gidecek.’’
VERMEYE ÇALIŞIYOR
Yalvaç Belediye Başkanı Tekin Bayram'ın söylediği de Pehlivan gibi daha çok inanç turizmi ile ilgili... ‘‘Turizmi sadece deniz, kum, güneş olarak görmemek lazım’’ diyor... Eleştirilerime genelde katılıyor ama, ‘‘Mum dibine ışık veriyor’’ sözlerimde bir düzeltme yapıyor. O da şu; ‘‘Mum dibine ışık vermeye çalışıyor.’’
Son söz, her zaman olduğu gibi mebusun... Bakan Erkan Mumcu'nun... Tesadüfen o gün Antalya'da olan Mumcu, benim yazıyı okuduktan sonra bizim İbrahim Okumamış'a bakın ne demiş;
‘‘Antalya'ya gönderdiğimiz parayı duyanlar dişlerini kıracak.’’
Ne demekse... Herhalde, ‘‘Şaşıracaklar, hayret edecekler’’ falan demek istiyor.
‘‘Gönderdiğimiz’’ dediği para da, vali beyin söylediği 1 trilyon...
Oysa, bu para, Antalya turizmi için devede kulak...
Öyle, duyunca kafa veya diş kıracak kadar değil...
Çünküüü... Antalya'nın turizm gelirinin geçen sezon 2.5 milyar dolar (Yaklaşık bir katrilyon 325 trilyon) olduğunu bilenler, gönderilen bir trilyoncuğa gülüp geçerler... Bu verdiğim rakam, üstelik kayıtlı kuyutlu... Yani resmi olanı... Birde resmi olmayan 2 milyar dolarlık turizm geliri var Antalya'nın... Onu da sayar ve Türk Lirası'na vurursak, Antalya'nın sektöre katkısı 2 katrilyon 400 trilyon falan ediyor...
DESTEKLİYORUM
Bu paradan bir trilyonunu sen Antalya'ya göndersen ne olur, göndermesen ne olur... Mumcu'nun yaptığı, hani baba oğluna bir bağ bağışlamış da, oğlu babadan bir salkım üzümü esirgemiş ya, onun gibi birşey...
Sayın bakanım, bugünlerde size tek bir konuda yüzde yüz hak veriyorum. Ve, o davanızda sizi sonuna kadar destekliyorum.
Hangi davanızda mı?..
Bu bakanlığı tümden kaldırma davanızda...
Söz, bu konuda arkanızdayım...
Batır gemiyi kazan parayı
Akdeniz'in mavi suları, gündüz gözüyle baktığınızda insana huzur veriyor. Ama, ya gece... Zifiri bir karanlık... Ben, Akdeniz'in gecesini, Ankara asfaltına benzetiyorum...
İstanbul'un boğaz trafiğini gördükçe de hayıflanıyorum. Neden, deniz bizde böyle hareketli, ışıl ışıl değil diye... Mesela, iki tane ferifot veya vapur, Belek-Kemer arası gece karşılıklı sefer yapsa, ne güzel olur... Özellikle yazın, şöyle gelin gibi süslü gemiler, gece karanlığını yarıp geçse...
Kemer Belediye Başkanı Hasan Şeker'in de gemilerle ilgili nefis bir projesi var. Fakat, onun hayalindeki gemiler batık... Onun için bugünlerde batık olanlar makbul...
Başkan diyor ki;
‘‘Trolle balık avcılığını önlemek, dalgıçlar için deniz dibinde ilginç mekanlar yaratmak ve balıklara yuva oluşturmak adına bir projem var. Eski gemiler, eski savaş veya yolcu uçakları ile eski otobüsleri Kemer kıyılarına yakın yerlerde batırmak.’’
Sonrası... Sonrası ne olacak, döviz, döviz, döviz...
Başkanın kardeşi Adnan Şeker profesyonel bir dalgıç... Turistin bir dalışından alınan parayı söyledi, inanın şaşırdım. Tam 50 dolarmış. Gerçekten iyi para... Yatır, yedir, içir hayatta bu kadar para kazanamazsın. Para, tatlı para ama, sevgili Adnan'ın dediğine göre, bunun için de dalışı cazip kılmak şart... Bunun yolu da, başkanın dediği projeden geçiyor...
Yani, batıklardan...
Demek ki, önümüzdeki yaz sezonu kemer kıyılarında şöyle bağıran insanların sesini sık sık duyacağız;
‘‘Haydiii, batan gemiye bir iki...’’
Ünlü sözler
‘‘Öyle sitemler vardır ki bir övüştür. Öyle övmeler vardır ki bir kötülemedir.’’
La Rauchefaucaul
TELEFON: (0242) 340 38 38
Paylaş