Paylaş
Yazın güneşin etkisiyle gözlerimizi daha çok kısıp kaşlarımızı çatıyoruz. Bu da o bölgelerde kırışıklık oluşmasına yol açıyor. Bunun dışında yüzünde belirgin çizgileri olanlarda, güneşin etkisini göstermesiyle ince beyaz çizgiler ortaya çıkıyor.
BU ASİT GÜZELLEŞTİRİYOR
Kırışıklıklardan kurtulmak için genelde muayenehane ortamında ayaküstü yapılan ‘dolgu’ işlemleri tercih ediliyor. Bunların başında da “hyaluronik asit dolguları” geliyor.
Hem uygulama kolaylığı açısından hem de etkisinin somut olarak görülebilmesi nedeniyle revaçta olan hyaluronik asit dolgularının tercih edilmesinin bir başka nedeni de alerji riskinin çok düşük olması.
Hyaluronik asit, çok çeşitli konsantrasyonlarda ve her deri yapısına özel olarak kullanılıyor. Yüzün farklı bölgelerinde farklı dolgular tercih ediliyor.
DOLGUDA SEÇENEK ÇOK
Dolgu maddelerini, daha derin kırışıklıklarda yoğun olarak kullanıyoruz. İçinde sentetik madde de olan bazı dolgular var. Sentetik maddeleri her ne kadar çok tercih etmesek de derinin derin seviyelerinde tercih ediyoruz, çünkü bunların kalıcılığı daha fazla.
Hyaluronik asit ve sentetik dolguların dışında değişik dolgu maddeleri de kullanıyoruz. Bunlar, ameliyatta kullanılan iplik hammaddeleridir ve uzun süre kalıcıdır. Kalıcılık süresi, kişinin dokusunun bu yapılara tepkisiyle de değişir.
Vücut, bu dokuların etrafında doku oluşturuyor. Ancak her vücutta doku oluşturma potansiyeli farklı. Bazı kişilerde yeterli, bazılarında ise gereğinden fazla doku oluşabiliyor. Enjeksiyonu bu durumu göz önünde bulundurarak yapmak gerekiyor.
ÇİZGİLERE YAĞ ENJEKSİYONU
Sağlıklı ve uzun ömürlü olan yöntemlerden biri de yağ enjeksiyonu. Ameliyathane şartlarında yapılması gereken bu işlemde vücudun herhangi bir yerinden yağ alınıyor. Bu yağlar, yüzün değişik bölgelerine enjekte ediliyor.
Elmacık kemikleri başta olmak üzere, dudak ve yanak arasındaki kalın çizgilere, alın dikey çizgilerine yağ enjeksiyonu yapılıyor. Ayrıca çeneye ve dudak bölgesine de uygulanabiliyor.
Bu arada hastanın kendi deri dokusundan örnek alıp, bunu hyaluronik asitle karıştırıp yüzün değişik hatlarını doldurmamız da mümkün. Böylece kalıcı ve yerleştirildiği bölgenin dokusuyla daha uyumlu bir doku oluşturabiliyoruz.
CİLDİNİZ İÇİN BUNLARI MUTLAKA YAPIN
Genellikle yaz mevsiminde tercih edilen bu işlemlerin ardından cildin korunmasına dikkat etmek gerekiyor. Bizim bu konuda ‘olmazsa olmaz’ olarak gördüğümüz bazı önerilerimiz var. Bunları şöyle sıralayabiliriz:
Öncelikle cilt yapınızı iyi tanıyın. Hangi tipte olduğunu belirlemek için bir cilt hastalıkları uzmanına başvurun, kendisinden cildinizde kullanabileceğiniz en doğru ürünlerle ilgili bilgi alın.
Uygun bir temizleyiciyle cildinizi sabah ve akşam olmak üzere günde iki defa yıkayın. Daha fazla yıkamayı cildi kurutup tahriş edeceğinden önermiyoruz.
Yazın dışarıda geçirilen zaman fazla olduğundan kadınlar yatarken makyajlarını silmeyi ihmal edebiliyor. Ancak cildinizin sağlığına dikkat etmek istiyorsanız, makyajlı olarak yatmamaya özen göstermelisiniz.
Mineral içerikli, doğal makyaj ürünleri kullanmalısınız.
Cildin en büyük dostu sudur. Günde 8-10 bardak su içmeye özen gösterin.
Cildinizi, uygun bir nemlendirici kullanarak dış ortamdan koruyun.
Cildinize uygun tedavi edici ürünleri düzenli kullanmaya özen gösterin. Bu ürünler leke açıcı, antiaging kremler, akneye karşı kullanılan kremler olabilir.
Haftada bir veya iki defa cildiniz kuruysa nem maskesi, yağlıysa kil maskesi kullanmanız, cildinizi daha canlı ve genç bir hale getirecektir.
Bunun dışında yaşınıza ve cilt yapınıza uygun bir göz çevresi ürünü kullanmayı da ihmal etmeyin.
Sabahları evden çıkmadan önce uygun koruma faktörlü bir güneş ürününü yüzünüze, boyun ve dekoltenize, kollarınıza, bacaklarınıza uygulayın.
Yaz-kış fark etmeksizin ılık suyla banyo yapmayı tercih edin. Çünkü sıcak suyla banyo yapmak, cildin kuruyup tahriş olmasına yol açar.
Cildinizi kesinlikle sıkmayın. Zaman zaman herkeste sivilce tarzı bazı sorunlar olabilir, ancak bunlardan kurtulmanın yolu cildinizi sıkmak, hırpalamak değildir. Düzenli aralıklarla cildinize peeling yapmanız, ölü deri hücrelerinin atılmasına yardımcı olacaktır.
Cildin en büyük düşmanlarından biri de sigaradır. Bu nedenle sigaraya hiç başlamayın, içiyorsanız mutlaka bırakmanın yollarını arayın, sigara içilen ortamlarda bulunmamaya özen gösterin.
Paylaş