Talât Sait Halman’ın döneminde de Bilkent’te söyleşiler yaptım.
Şimdi Halman’ı İKSV’nin düzenlediği Çeviri Ödülü ile anıyoruz.
Elbet acı anılarımız belleğimizde hâlâ yaşıyor.
Dil Kurultayı’ndan bir gece önce Bedrettin Cömert’in evinde akşam yemeği yemiştik, ertesi gün katledildiğinin haberini aldık. Cenaze törenine Ahmet Taner Kışlalı’nın otomobiliyle gitmiştim.
Kültür Bakanlığı’nın danışma kurullarında yer aldım. Birçok yayın önerisi gelir, onları değerlendirirdik.
Danışma kurulu üyelerinden biri de başta Füsun Akatlı olmak üzere Ankara’daki birçok kişinin felsefe hocalığını yapmış olan Nusret Hızır’dı.
Müzik konusunda bilgisiyle de beni çok etkilemişti.
Sergide, 17 Nisan 1916 yılında kurduğu kütüphaneye bütün ısrarlara rağmen kendi isminin verilmesini istemeyen yârân-ı kirâmım dediği kitapları için: “Ben bu kitapları milletim için topladım ve milletime armağan ediyorum; kütüphanemin ismi de ‘Millet Kütüphanesi’ olacak!” diyen Ali Emîrî Efendi’nin satın alıp kütüphanesine vakfettiği Lugâti’t-Türk başta olmak üzere özel eşyaları, telif ve istinsah ettiği eserler ile kendi çıkardığı gazete ve mecmualar yer alacak.
PROGRAM
23 Ocak
Saat 10.00: Ali Emîrî Efendi’nin Fatih Camii Haziresindeki kabri başında anma toplantısı
Saat 13.45: Sergi açılışı
Saat 14.00: Açılış konuşmaları
- Melek Gençboyacı - Millet Yazma Eser Kütüphanesi Müdürü
-
“Besteleri, yazdıkları ve eserleriyle toplumumuzun ve sanat hayatımızın önemli değerlerinden olan Sun, özellikle çocuklar ve gençlerin müzik eğitimi konusunda üstlendiği vizyonla bu topraklara minnetle anılacak miras bıraktı. Nesiller onun besteleriyle büyüdü, günümüzün çocuk ve gençlik korolarının temelini oluşturan gelenek yine Sun’un özveri ve emeği ile oluşturuldu.”
Hakan Ateş, yazısında Sinemis Sun’a teşekkür ediyor.
Rengin Gökmen’in yazısı, ‘Müzik Dünyamızın Dev Çınarı’ başlığını taşıyor.
Bir söyleşisinde bakın ne demiş:
“Ben içimde duymadığım, yaşamadığım bir şeyi yazmadım. Müziklerimde de öyle, yazılarımda ve kitaplarımda da öyle. Müziklerimle fikirlerim arasında nasıl bir ilişki varsa, yaşamımla da ruh durumumla da yaptığım işler arasında çok yakın bir ilişki vardır. Bir sanatçı için yaşanmışlık, çok önemli gibi geliyor bana.”
Muammer Sun
Yaşamının ve eserlerinin satır başları:
- İstanbul’da İlk Beraberlik Günlerimiz
Oyuncularının tamamı işitme engelli olan Sessiz Tiyatro’yu duydunuz mu? Şükrü Halûk Akalın’ın Türk İşaret Dili Tarihi adlı kitabında işitme engelli toplumumuzun doğal iletişim aracının geçmişi ve bugünü ile ilgili ayrıntılı bilgiler arasında böylesine ilgi çekici konular da yer alıyor.
Yirmi yılı aşkın bir süredir Türk İşaret Dili alanında çalışmalar yürüten Akalın’ın yazdığı Türk İşaret Dili Tarihi adlı kitap, Türk Dil Kurumu tarafından yayımlandı.
Ayrıntıya geçmeden önce ana sıralamayı yazacağım:
- Önsöz
- Birinci Bölüm
İşaret Dili
- İkinci Bölüm
İşaret Dili’nin Kökeni
Elbette dağıtım ve satış ticaret işidir ama o kurumlar da edebiyatın gelişmesinden sorumludur.
Dergileri değerli dostlarım bana ulaştırmasalar onları okumaktan yoksun kalacağım. Özellikle İstanbul ve Ankara dışındaki dergileri bulup okumanız mümkün değil. Ismarlama anlayışı da bizde yerleşmiş değil, kitapçınız sizin için okuduğunuz dergiyi getirebilir aslında. Bu durumda tek çözüm abonelik kalıyor.
Ben İstanbul’da, Ankara’da yayımlanan dergilerin yanı sıra İstanbul dışındakileri de gönderdikleri oranda okuyorum, yazıyorum.
Kitap mağazaları artık LP ve CD de satıyor. Bir klasik müzik tutkunu Türk müziğinden çok az solistin CD ya da LP’sini bulabiliyor.
Oysa TRT elindeki kayıtları yayınlayabilir, bir zamanlar saz sanatçılarının ve ses sanatçılarının icraları kaydedilip satışa sunulmuştu.
Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın, Devlet Opera ve Balesi’nin de icralarının kaydı yayınlanabilir.
Şu anda ulaşabildiğimiz tek kayıtlar İdil Biret’e ait olanlar.
Gerek Türk gerek Batı müziği icraları kaydedilip satışa sunulmalı.
Birinci kitap ‘İdil Biret: Kayıtlar ve Yorumlar.’
Hazırlayan: Ünal Öziş.
Kapaktaki yazı: “Hayatım boyunca pek çok dâhi çocuk gördüm ve tanıdım. Ama hiçbiri beni Paris’te tanıştığım genç bir Türk kızı kadar etkilemedi. Büyülenmiştim; o çalarken gözlerim yaşardı. Ne olağanüstü bir yetenek ve eşsiz bir icracı. Bu genç kızı geleceğin birkaç büyük sanatçısından biri olarak görüyorum.“
Arthur Rubinstein, Paris, 1955
İlk sayfada Ünal Öziş’in ‘Önsöz’ü var. Onu İdil Biret’in yaşam öyküsü izliyor. Devamı şöyle:
İdil Biret Hakkında Kitaplar
İdil Biret’in Kayıtlarına Genel Bakış
Fuar, 300’e yakın yayınevi ve sivil toplum kuruluşuna ev sahipliği yapacak, 93 panel, söyleşi, atölye çalışmaları ve çocuk etkinliklerinden oluşan kültür etkinlikleri ve imza günlerinde, yazarlar okurlarıyla buluşma fırsatı bulabilecek.
Fuarın konukları arasında yer alan Ahmet Telli, Ayşe Kulin, Aytül Akal, Barış Terkoğlu, Barış Pehlivan, Behiç Ak, Buket Uzuner, Doğu Yücel, Engin Alan, Eray Hacıosmanoğlu, Erdem Atay, Faruk Dilaver, Hicabi Demirci, Hidayet Karakuş, Kahraman Tazeoğlu, Kemal Varol, Koray Avcı Çakman, Mine Söğüt, Miyase Sertbarut, Murat Ağırel, Murathan Mungan, Mustafa Balbay, Nihat Genç, Nilgün Ilgaz, Osman Pamukoğlu, Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil, Prof. Dr. Nurullah Genç, Saygı Öztürk, Sedef Kabaş, Sevil Atasoy, Sinan Akyüz, Sinan Meydan, Sinan Yağmur, Şükrü Erbaş, Talha Uğurluel, Timur Soykan, Tülin Kozikoğlu, Ümit Özdağ, Ünal Güner, Yılmaz Özdil, Zeynep Oral ve daha birçok birbirinden değerli 500’e yakın şair ve yazar dokuz gün boyunca düzenlenecek etkinlikler ve imza günlerinde başta Adana olmak üzere Akdeniz’in çeşitli illerinden gelen okurlarıyla buluşma fırsatı yakalayacak.
BÖLGE İÇİN ÖNEMLİ
Çukurova Kitap Fuarı’nın, bölge için önemli bir kültür şöleni olduğunu belirten Tüyap Fuarlar Yapım A.Ş. Genel Müdürü İlhan Ersözlü, düzenlendiği ilk yıldan bu yana Adana başta olmak üzere ve çevre kentlerden 3 milyona yakın okuyucuyu ağırladıklarını dile getirdi. Ersözlü “Çukurova Kitap Fuarı, öğrenci, genç, yetişkin, emekli her yaştan okurun ilgi gösterdiği, her zaman çok kalabalık söyleşilere ev sahipliği yapan ve imzaların coşkulu geçtiği bir fuar. 9 gün boyunca birbirinden değerli yazar, çizer, kültür insanı ziyaretçilerimizle buluşacak, etkinlikler, söyleşiler, imza günleri yapılacak. Tüm kitapseverleri coşkumuzu paylaşmaya bekliyoruz” dedi.
ÇUKUROVA’NIN DEĞERLERİ
İzmir Kitap Fuarı’nın ‘Onur Konuğu’ olduğu yıl Enver Ercan, onun üzerine ‘Gün Ola’dan Seferis’e’ başlıklı bir kitap hazırlamıştı.
Süreyya Berfe bakın ne demişti?
“Hem hayatın hem de şiirin acemisiyiz. Bir şair, bir fuarı onurlandırıyorsa, ne mutlu ona ve fuara.”
Kitapta