Paylaş
İstanbul’da 23 Nisan günü 6.2 büyüklüğünde meydana gelen depremle yüreğimiz ağzımıza geldi; korktuk ve endişelendik. Kimimiz o geceyi ve günleri sokaklarda geçirdi, kimimiz evlerine güvendi ama endişe duygusuyla kalmaya devam etti. Nefes alabilmek için birkaç günlüğüne şehir dışına kaçanlar da vardı. Çok yakın zamanda yaşanan Kahramanmaraş-Hatay depremlerinin psikolojik ve fiziksel yansımalarını henüz üzerimizden yeteri kadar atamamışken bu deprem tüm travmalarımızı derinden tetikledi.
Gözümüz ağız birliği yapmakta zorlanan profesörleri takip ederken ‘Beklenen Marmara depremi bu mu, değil mi’ sorusuyla aklımız karıştı. Bu süreçte sosyal medyada da bilgi kirliliği aldı başını gitti. Yılbaşında meslektaşım Can Aydoğmuş ile birlikte Buket Aydın’ın programına katılmıştık. Programda nisan ayının sadece deprem değil, genel olarak zor geçebileceğinden hatta 27 Nisan’da Boğa burcunda gerçekleşen yeniayın derin etkilerinden bahsetmiştim. Yanılmak isterdim ama nisan gerçekten oldukça zor geçti. Ülkenin siyasi depremlerinin yanına bir de gerçek deprem eklenince hepimiz adeta dağıldık.
İhtimaller, tahminler...
Ben de kendi mesleğim üzerinden depremlerle ilgili bir açıklama yapmam gerektiğini düşünüyorum. Astrolojide bazı gökyüzü pozisyonları vardır, deprem ihtimalini düşündürür bize. Nedir bunlar; mesela toprak grubu bir burçta (Boğa-Başak-Oğlak) bir yeniay, dolunay, tutulma gibi. Ama tek başına bunların da olması yetmez, kötücül dediğimiz malefiklerin de işin içinde olması gerek (Mars, Satürn, Plüton vb.) böyle olunca deprem bir olasılık olarak aklımızdan geçebilir. Ya da illa bir yeniay, dolunay, tutulma olması gerekmez. Sabit burçlarda gerilimli açılar olduğunda (T-Kare ya da büyük kare gibi) yine düşündürür bizi. Bunlar gökyüzünün kendi içinde meydana gelen pozisyonlar... Bir de bu pozisyonlar ülke haritalarında önemli noktaları tetiklediğinde ihtimal olarak düşünebiliriz. Astroloji hiçbir zaman tek bir konuya işaret etmez, sembolizm olduğu için o sembolün temsil ettiği diğer olasılıkları da düşünmek zorundayız. Ama bu kısım önemli; bu bilgilerin hiçbiri bize depremin büyüklüğü hakkında asla bilgi vermez. Kaç şiddetinde olacak, ne kadar sürecek, kaç kere üst üste olacak...
Astrolojiyle sağlıklı bir ilişkisi olmayan insanların “Ben artık deprem beklemem”, “5’in üzeri artık olmaz”, “Kesin 6’nın üzeri deprem olur”, “Evde durmayın” gibi paylaşımlarına şahit oldum. Astroloji bu değil ve yine üstüne basa basa söylüyorum: Astroloji büyüklük hakkında asla ama asla bilgi vermez, veremez! Astroloji zaten kendi kesinlik içeren bir disiplin değil, olasılık hesabı ve yalnızca tahmin etme aracı. Büyüklüğü hakkında kesinlik içeren bilgi veren kişilerden kendi akıl ve ruh sağlığınız için uzak durmanızı tavsiye ederim.
Böyle zamanlarda deprem uzmanları, jeoloji mühendisleri gibi alanlarına hâkim olan kişilerin açıklamalarını takip etmenin daha elzem olduğunu düşünüyorum.
Paylaş