Akne izlerinde yeni nesil tedaviler

Akne izi nedir, neden oluşur
Öncelikle şunu bilmek önemli, her sivilce iz bırakmaz. Ancak derin, iltihaplı sivilceler, sıkma/karıştırma gibi yanlış müdahaleler, genetik yatkınlık, uygun olmayan cilt bakımı gibi faktörler birleştiğinde, ciltte çukurluklar, lekeler ya da düzensiz yüzey görünümü kalabilir.
Bu izler genellikle üç gruba ayrılır:
1. Çukurluklar (atrofik izler)
2. Yüzeyde renk değişikliği (hiperpigmentasyon)
3. Kaba/kabarık izler (hipertrofik ya da keloid.) İzlerin tipi, hangi tedavinin en etkili olacağını belirler.

Yeni nesil tedaviler
1. Fraksiyonel lazerler:
Derin dermal skar dokusunun yeniden yapılanmasını sağlayan altın standart tedavilerden biridir. Fraksiyonel teknoloji ile epidermiste mikrotermal hasar alanları oluşturarak yeni kolajen sentezini tetikler. Fraksiyonel CO2 lazer, akne izlerinde en güçlü tedavi yöntemlerinden biri olarak kabul edilir. Mikroskobik düzeyde cilde kontrollü hasar verirken, cildin kendini yenileme sürecini tetikler.
Bu sayede, kolajen üretimi artar. Cilt daha gergin, pürüzsüz hale gelir. Derin çukurlar zamanla düzelir. İyileşme süresi kişiye göre değişmekle birlikte, 3-7 günlük bir toparlanma süreci gerekir.
2. Mikroiğneleme ve fraksiyonel radyofrekans (Altın İğne):
Mikro iğneleme yönteminde cilde mikro kanallar açılır, böylece ciltte iyileşme mekanizmaları devreye girer. Daha hafif ve orta düzey izlerde etkilidir. PRP, büyüme faktörleri veya vitamin kokteylleriyle kombine edildiğinde etkinliği katlanır. İyileşme süresi oldukça kısadır, günlük hayata hızlı dönüş sağlanır.
Altın iğne yönteminde ise ısı enerjisinin dermise iletimi mikro iğneler aracılığıyla sağlanır. Dermal remodelling etkisiyle kolajen ve elastin sentezini destekler. Yüzeysel skar’larda, sebum dengesi bozulmuş ciltlerde ve aktif akne sonrası izlerde faydalıdır.
3. Kimyasal peeling’le derinlemesine onarım:
TCA (trikloroasetik asit) çok ince uçlu bir aplikatörle izlerin tam ortasına uygulanır. Bu kimyasal uyarı, cildin o bölgeyi yeniden yapılandırmasını sağlar. Özellikle Icepick “Buz kırığı” tipi derin izlerde diğer yöntemlerin yeterli gelmediği çukurlarda oldukça başarılı sonuçlar verir.
4. Büyüme faktörleriyle biyolojik onarım:
Kişinin kendi kanından elde edilen trombosit konsantresi (PRP) ya da konsantre büyüme faktörleri (CGF), hücresel düzeyde onarım mekanizmalarını aktive eder cildin doğal iyileşme sürecini hızlandırır.
Tek başına uygulanabileceği gibi lazer ve mikro iğneleme sonrası cildin toparlanmasını desteklemek için de kullanılır. Cilt kalitesini artırır, sağlıklı ve parlak bir görünüm kazandırır
5. Subsizyon ve dolgu:
Özel iğne ve kanüllerle, dermal fibrotik bantların serbestlenmesi sağlanır. Böylece çukur skar’ın altındaki çekintiler serbestleştirilerek cilt yüzeyinde düzelme sağlanır. Rolling tip atrofik izlerde etkilidir.
Bazı derin çukurlarda, hyalüronik asit dolgularla çukurun altı desteklenerek geçici bir düzleşme sağlanabilir.
6. BBL (BroadBand Light) ve akneyle akne izleri tedavisi:
BBL, yani geniş bant ışık tedavisi, ciltteki iltihaplanmayı, pigmentasyon bozukluklarını ve yüzeysel dokuda düzensizlikleri hedef alan non-invaziv bir yöntemdir.
Akne tedavisinde, BBL teknolojisi bakterileri yok etmeye, iltihabı azaltmaya ve ciltteki genel tonu dengelemeye yardımcı olur. Aynı zamanda cilt dokusunu iyileştirmede kullanılır.

Tedavi süreci
Sabır, disiplin ve planlama akne izlerinin tedavisi, bir “tek seanslık mucize” değildir. Başarı, doğru planlama, sabır ve kişiye özel bir yaklaşım gerektirir. Genellikle 3-6 seanslık kürler halinde ilerlenir, seans araları cildin verdiği yanıta göre belirlenir. Tedaviler kişiye özel bir algoritma ile planlanır, bazen aynı kişide birden fazla yöntem bir arada uygulanır.
NOT: Unutmayın, her iz silinmeyi bekleyen bir hikâyedir. Önemli olan, bu süreci size özel, güvenli ve etkili bir şekilde yönetebilecek bir uzmanla ilerlemektir. İşlemi yapacak uzmanın mesleki kariyerini, muayenehanesinin hijyenik koşullarını araştırın.