İyi fikirler desteklenmeli

İzmir; Ege’nin bereketli topraklarının lezzetle buluştuğu, sofraların tarih yazdığı şehirdir. Bu zenginliğin bir rehbere dönüşmesi tam 15 yıl önce İzmir Gourmet Guide ile başladı. O günlerde henüz kimse Türkiye’de Michelin yıldızını konuşmuyordu, Gault&Millau ödülleri de daha verilmemişti. O yüzden İzmir Gourmet Guide bir ilki gerçekleştirdi. Gastronomiye yön veren, şehri ve lezzetlerini anlatan, “bir adım öne çıkanları” ödüllendiren bir platform haline geldi.

Haberin Devamı

Bugün Michelin yıldızlarının Türkiye’de restoranlara verilmesi büyük bir heyecan yaratıyor. Ancak gastronomi sahnesinde İzmir Gourmet Guide, 15 yıl önce çok önemli bir misyon üstlendi. Yerel mutfakları, şefleri ve mekanları tanıtmakla kalmadı; aynı zamanda gastronomiye emek verenleri bir adım öne çıkararak ödüllendirdi. Rehber, şehrin lezzet haritasını çizerken bu alanda bir farkındalık yarattı.

İyi fikirler desteklenmeli

Bu “kaliteyi belirleme ve takdir etme” misyonuydu. Bu rehber, yalnızca şeflerin değil, gastronomi sektörünün tüm emekçilerini sahneye çıkardı.

Bu rehber, “iyi fikirlerin desteklenmesi gerektiğini” gösteren bir örnekti. İzmir’in gastronomik potansiyelini ulusal ve uluslararası sahneye taşımak, yerel üreticiden dünya çapındaki gurmelere kadar herkesi aynı sofrada buluşturmak... İşte İzmir Gourmet Guide’ın farkı burada gizliydi.

Haberin Devamı

Ege, yalnızca zeytinyağı ya da ot yemekleriyle sınırlı değil. Bu bölgenin hikâyesi, sofralara taşınan kültürle birlikte yazılmıştı. İzmir Gourmet Guide’ın yaptığı da tam olarak buydu; yerelin değerini ortaya çıkararak global bir vizyon yaratmak. Bugün İzmir, gastronomi turizminin yükselen yıldızıysa, bu rehberin payı yadsınamaz.

Bu 15 yılda gastronominin sesi, sektörün pusulası olundu. Mekanları listelerken sadece menülere değil, mutfak kültürüne, hikayelere ve emeğe odaklanıldı. Her ödül töreninde, sahnede ödül alan bir şefin gözlerindeki mutluluğu görmek, bu misyonun ne kadar doğru bir şekilde yerine getirildiğini de gösterdi. 1. yılını kutlayan İzmir Gourmet Guide’ın hikayesi belki de bundan sonra farklı bir yöne gidecek. Gastronomi dünyası değişiyor, dönüşüyor. Yeni trendler, yerel üretimle buluşuyor. Belki de sadece bir gastronomi kitabı değil, aynı zamanda bir kültür manifestosu da yayınlamak gerekecek.

Bu manifestonun özeti de yerelin artık çok daha değerli olduğu olacak.

Bu 15 yıllık yolculuğa ben de tanıklık ettim. Kurul üyesi olarak, öne çıkaranlara oyumu verdim, onların bu mutluluğuna ortak oldum.

Haberin Devamı

İzmir Gourmet Guide’ın kurucusu Mandal Ajansı’nın Başkanı Serkan Saysen’e, Seçici Kurul Başkanı Ahmet Güzelyağdöken’e de ayrıca teşekkür edelim.

İyi fikirler desteklenmeli

 

Terzi söküğünü dikemezmiş

Dün 10 Ocak; çalışan gazetecilerin günüydü. Biz gazeteciler her gün toplumu aydınlatmak, hak aramak, ses olmak için çalışırız. Ama iş kendi haklarımıza gelince, nedense hep sustuğumuz bir gerçek. Terzi söküğünü dikemezmiş, derler. Belki bu yüzden 15 yılını mesleğe adamış bir gazetecinin yeşil pasaport hakkını savunmak için yıllardır aynı noktada tıkanıp kalıyoruz.

Birkaç kere bununla ilgili kanun teklifi verildi; ama mesele hep rafa kaldırıldı.

Yurt dışı toplantıları, haber peşinde koşulan seyahatler, savaş bölgelerinde çekilen görüntüler... Pasaport kuyruğunda beklemek, vize belgeleri hazırlamak, yabancı konsolosluklardan onay almak, gazetecilerin her defasında karşılaştığı engellerden sadece birkaçı.

Haberin Devamı

Avrupa’da, özellikle basın özgürlüğünün ön planda olduğu ülkelerde, gazeteciler birçok kolaylıktan yararlanır. İsveç’ten Almanya’ya kadar, gazeteciler sadece basın kartıyla seyahat edebilir, vize süreçlerinden muaf tutulur.

Yeşil pasaport bir ayrıcalık gibi algılanıyor. Ancak bu mesleğin uluslararası değerinin kabul edilmesidir.

Son günlerde yeniden gündeme gelen bu teklif umarım bu kez rafa kalkmaz.

 

Bezos’un vardır bir bildiği

Bazı insanlar geleceği sadece hayal eder, bazıları ise onu inşa eder. Jeff Bezos, bu ikinci gruba ait bir isim. Amazon’u kurarak alışveriş alışkanlıklarımızı değiştiren, ardından Uber ve Airbnb gibi iki dev girişime yatırım yaparak vizyonunu bir kez daha kanıtlayan Bezos, şimdi gözünü geleceğin bir başka oyun değiştiricisine çevirdi. Yapay zekâ destekli robotlar.

Haberin Devamı

Geçtiğimiz yıl Jeff Bezos, Zürih merkezli Swiss-Mile şirketine 22 milyon dolarlık bir yatırım yaptı. Swiss-Mile, tekerlekli, başsız robot köpekler geliştiriyor. Bu robotlar, bir noktadan bir noktaya ürün teslim edebilecek yapay zekâ destekli sistemlere sahip ve şu anda Zürih sokaklarında test ediliyor.

Gelecek uzmanlarına göre 2030, yapay zekâ destekli teknolojilerin günlük hayatımızda tam anlamıyla devrim yaratacağı bir dönüm noktası olacak. Bezos, bu vizyonu çoktan görmüş durumda. Yatırım yaptığı dokuz şirketten yedisi yapay zekâ odaklı. Bunlardan dördü ise otonom robotik üzerine çalışıyor.

Bu yatırımların altında yatan motivasyon sadece ticari kazanç değil. Bezos, teknolojiyi bir adım öne çıkararak sektörleri dönüştürmek istiyor. Concentric’in kurucusu Kjartan Rist’in dediği gibi, Bezos “bir sonraki dalganın bir parçası olmaya” hevesli.

Haberin Devamı

İyi fikirler desteklenmeli

Bezos’un bu alandaki yatırımları, ticaretin geleceğini şekillendirme potansiyeline sahip. Otonom robotlar, sadece lojistik değil, sağlık, tarım, güvenlik gibi sektörlerde de yeni bir çağ başlatabilir. Bu, yalnızca iş gücü piyasalarını değil, günlük yaşamlarımızı da kökten değiştirebilir.

2030’a çok değil; 5 yıl var.

Göreceksiniz bu beş yılda çok şey değişecek.

Yazarın Tüm Yazıları