Dany Brillant ile müzik dünyasında sörf yaptım

DANY Brillant; Fransa’nın en parlak sanatçılarından biridir. Zaten soyadı olan Brillant da parlak demek…

Haberin Devamı

 

Brillant ile buluşup sohbet ettik.

Ben müziğin her türünü seven, takip eden biriyim.

Fransız okullarında okumanın verdiği sempatiyle de Fransızca şarkıları ayrı bir yere koyarım.

Dany Brillant da sevdiğim sanatçılarından…

Kendisiyle Didim’de Anda Barut’ta vereceği konser öncesinde buluştuk.

Son dönemde müzik endüstrisinde de önemli değişimler yaşanıyor.

Dijital platformlar sayesinde elinizin altında milyonlarca parçayı, sanatçıyı bir tek tuşla keşfeder hale geliyorsunuz. Ve istediğiniz müziği, yine kişiselleştirilmiş tercihlerle dinleyebiliyorsunuz. Şimdi de yapay zekayı konuşuyoruz. Yapay zekayla birlikte dünya da, müzik endüstrisi de nereye gidecek merak ediyorum.

Aslında son gelişmeleri, dünyanın nereye gidebileceğini Dany Brillant ile konuşurken şöyle dedi; “Bu son gelişmeler müzik endüstrisinde etkisini gösteriyor. Ancak bu durum müziğin duygusal yönüyle çatışmalara da yol açıyor. Müzik duygudur ve yapay zeka bu duyguyu tam anlamıyla yansıtamaz. O yüzden bazı endişelerim var.”

Haberin Devamı

Bir sorum daha vardı Brilliant’a...

O da bu teknolojiler sayesinde yerel sanatçıların kendilerini daha iyi anlatma fırsatı yakalamalarıydı. Yani müzik eskiye göre daha demokratik bir ortama sahip miydi?

Dany Brillant ile müzik dünyasında sörf yaptım

Şöyle yanıtladı; “Yerel ve yeni başlayan şarkıcılar, yapay zekanın sunduğu imkanlarla kendini tanınma fırsatı buluyor. Bu yeni teknoloji, tanınmayan sanatçılar için demokratik bir ortam yaratma potansiyeline sahip. Ancak, hızlı bir şekilde tanınmanın uzun vadeli etkileri hakkında da soru işaretlerim var. Bugün çok hızlı tanınmak mümkün, ancak ben müzikte hala geleneksel süreçlerin daha önemli olduğunu düşünüyorum. Eskiden kabareler ve küçük salonlar vardı. Buralarda kariyer sahibi olanlar günümüzdeki hızlı çıkışlarla kıyaslandığında daha sağlam temellerle hareket ettiler.”

Ben de biraz klasikçiyim.

Ama teknolojiden de uzak kalamıyorum.

Haberin Devamı

Ve ikisi aynı anda, birlikte olduğunda çok daha anlamlı olduğunu düşünüyorum.

 

 

Boşlukları doldurmak

sanatçı ve müziğe düşer

 

SOHBETİMİZDE ilginç bölümlerde biri de Fransız müziğine göçmenlerin büyüt etkisiydi. Dany Brillant Tunus doğumlu...

Fransız müziği, çeşitli kültürlerin ve göçmen sanatçıların katkılarıyla zenginleşmiş ve evrensel bir çekicilik kazanmış bir tarz…

Göçmen sanatçılar Fransa'nın kültürel mozaiğine büyük katkıda bulunarak Fransız müziğinin şekillenmesinde önemli rol oynamışlar.

Örnek mi?

Charles Aznavour... Ermeni kökenli chanson ustası, söz yazarı ve aktör olarak büyük bir etki yarattı. “La Bohème”, “Hier Encore” gibi klasiklerle dünya çapında tanınır hale geldi. Aznavour, müziğinde genellikle göçmen olmanın getirdiği duygusal derinliği ve kültürel zenginliği yansıttı.

Haberin Devamı

Edith Piaf... Cezayirli göçmen bir annenin kızı…

Fransız müziğinin efsanevi sesi Piaf, “La Vie en rose”, “Non, je ne regrette rien” ve “Milord” gibi şarkılarla tanınır. Piaf'ın müziği, hayatının zorluklarını ve göçmen kökenli annesinden aldığı ilhamı yansıtır.

Django Reinhardt... Reinhardt, caz müziğinde devrim yaratmış bir gitarist... Onun liderliğindeki “Quintette du Hot Club de France” cazın Avrupa'daki en önemli gruplarından biri oldu.

Rachid Taha… Cezayirli göçmen şarkıcı... Taha, rai müziği ve rockı harmanlayarak Fransa'da büyük bir etki yarattı.

Göçmenlerin hikayelerini ve duygularını yansıtarak geniş kitlelere ulaştı.

Ve Enrico Macias…  O da Cezayirli kökenli bir şarkıcı...

Haberin Devamı

Macias, Fransız şansonunu ve Cezayir müziğini birleştirerek dünya çapında üne kavuştu. “Adieu mon pays” ve “Les Filles de mon pays” gibi şarkıları, göçmen olmanın getirdiği duygusal zorlukları anlatır.

Dany Brillant ise göçmen bir ailenin çocuğu olarak Paris'in çok kültürlü ortamında büyüdü. Müziğinde hem Fransız şansonlarını, hem de Akdeniz ritimlerini birleştirerek benzersiz bir tarz yarattı.

Brillant gibi göçmen kökenli sanatçılar, Fransız müziğine büyük bir zenginlik katmış ve farklı kültürlerin melodilerini, ritimlerini ve hikayelerini Fransız müziği ile harmanladılar.

Dany Brillant dedi ki; “Farklı kültürlerin müzikleri, Fransız müziğine derinlik ve çeşitlilik kattı. Göçmen olmanın getirdiği zorluklar ve duygusal derinlik, bu sanatçıların müziğinde güçlü bir şekilde hissedildi. Bu da Fransız müziğinin global bir platformda daha geniş kitlelere ulaşmasını sağladı.”

Ve şöyle bir cümle kullandı.

Haberin Devamı

“Göçmen sanatçılar bulundukları ülkelerin unuttuğu birçok değeri hatırlatarak müzik dünyasıyla bu boşluğu tamamladı...”

İşte bu...

Aradığım cümle de buydu.

 

 

En çok etkileyen Aznavour

en beğendiği Zeki Müren

 

ÜNLÜ sanatçı Aznavour'un 1960'ların Türk şarkıları üzerindeki etkisi de unutulmamalı. Dany Brilliant “Aznavour benim için en büyük ilham kaynağıydı” dedi.

Dany Brillant’ın kariyerindeki en önemli şarkılardan biri, Bésame Mucho’dur. Bu şarkı, onun müzikal yolculuğunda özel bir yere sahip. İlk kez Paris sokaklarında çaldığı bu parçayla, dinleyicilerine aşkın evrenselliğini hissettirmeyi başardı. “Her konserinde Bésame Mucho’yu söylüyor musun” diye sordum.

“Bu şarkı benim için sadece bir melodi değil, aynı zamanda bir duygunun ifadesi” diyor Brillant ve ekliyor. “Aşkın dilini, her kültürde ve her kalpte bulabilirsiniz.”

Evet; Bésame Mucho’yu her konserinde mutlaka söylüyor.

Bu arada Türkiye’de en çok beğendiği sanatçıyı, sesi sordum; “Zeki Müren...” dedi ve şöyle konuştu; “Çünkü Zeki Müren de Aznavour gibi ait olduğu yere başka bir boyut katmıştır.”

Dany Brillant’ın müziği, sadece notalar ve sözlerden oluşmuyor; her şarkısı, kendi içinde bir hikaye barındırıyor. Onun müziği, dinleyicilerini farklı zamanlara ve mekanlara götüren bir yolculuk gibi… Türkiye'ye olan sevgisi ve hayranlığı, onun bu hikayelerinin bir parçası haline gelmiş.

Yazarın Tüm Yazıları