Teşekkürler Org. Şükrü Sarıışık

YENİ MGK Genel Sekreteri'ni hiç tanımam, hiç karşılaşmadım, üstelik görüşümü ileride değiştirebilirim ama Org. Sarıışık'ın devir-teslim töreninde yaptığı konuşma beni çok etkiledi.

Konuşma emekli-genç subaylar yüzünden güme gitti ama TSK'nın olası yeni insan sermayesini kavramak adına önemli.

* * *

Sarıışık'ın konuşması küresel dünyanın çok-boyutlu denklemlerini kavramaya yönelik bir konuşma.

‘‘Küresel dünyada güvenlik konsepti, siyasal, sosyal ve ekonomik mülahazalar da dikkate alınarak şekillenmeli.’’

Mealen aktardığım bu yaklaşım çok-boyutlu, analitik düşünceye açık, paylaşımcı, dünyadaki değişimi kavrayan bir görüşü ifade ediyor.

* * *

Türkiye'de iki türlü düşünce sistematiği çatışıyor.

Bir kanalda bazı köşe yazarları, hukuk adamları, siyasiler ve askerler var.

Bunlar sözüm ona ağırlıkla (eski) solcu kişiler.

Ancak, diyalektiği zerre kadar kavramadıkları da kendinden menkul.

Onlar beyinlerini tarihin bir döneminde dondurmuşlar.

1960 darbesinin başaktörleri genç subaylar, 1974 Kıbrıs fatihi Bülent Ecevit, yine 1974 Kıbrıs kahramanı Rauf Denktaş, 12 Mart mağduru Mümtaz Soysal, 12 Eylül mağduru köşeli yazarlar, 28 Şubat'ın fikir babaları Y.G.Özden ve Vural Savaş, demokrasinin supap ayarcısı Çevik Bir vb. önemli oldukları dönem sona erince akıl kullanmayı da anında durduruyorlar.

Sonunda da tek-boyutlu, ben-merkezli, şematik ve totalojik, hüküm vermek için analoji/benzeşmeye başvuran bir düşünce sistematiği geliştiriyorlar.

Düşünce sistematikleri şu iki cümle sığlığında oluşuyor:

1) ‘‘Tarih tekerrürden ibarettir.’’

2) ‘‘Biz bir zamanlar neydik mirim!’’

Bu düşünce yapısı da onları:

a) milletten uzak,

b) değişime tamamen kapalı hale getiriyor.

* * *

Darbeleri iyi ve kötü darbeler olarak ayırt eden, 27 Mayıs'ın ipe gönderdiği siyasi liderler nedeniyle millet tarafından nasıl anıldıklarını iplemeyen, akıldane gazeteye genç askerlerin görüşlerini yansıtıyormuş havasında 60 yaşından sonra kendilerini genç subaylar diye yutturan bu aklın sefaleti giderayak çenelerini tutamayan paşaların konuşmaları ile 7 düvele ilan edildi.

Sadece askerliği değil ekonomi ve siyaseti de pekálá bilen, sosyolojiyi ise yok sayan bu zihniyetin ardından Org. Sarıışık'ın konuşması yüreklere serin sular serpiyor.

Emekliye ayrılan paşalar ise Org. Hilmi Özkök'ün şu ağır sözleri ile yolcu ediliyorlar:

‘‘İçinde bulunduğumuz güvenlik ortamı, personelin; ulusal hedeflerin tespitinde ve ulusal gücü oluşturan tüm unsurların uyumlulaştırılmasının sağlanmasında çok daha olgunlaşmış bir fikri yapıda olmasını gerekli kılıyor. Aksi takdirde geçmişin kopyacısı olanlardan ve değişimin farkına bile varamadan yerinde sayanlardan kendimizi kurtarmamız mümkün olmayacaktır.’’

* * *

Ne yazık onlar böyle anılacaklar!

Org. Sarıışık; lütfen siz veciz konuşmanızı hiç unutmayın.
Yazarın Tüm Yazıları