Yazıklar olsun

İnönü de yer yer boşluklar göze çarpıyor. Yönetimin bilet fiyatları maçtan önce çok konuşuldu.

Taraftarlar sosyal sitelerde " biz halk takımıyız, sosyete takımı değiliz " dediler.

Maçın favorisi Galatasaray ve hatta fark bekleniyor. Sarı kırmızılılar da maça oldukça iyi başlıyorlar. İlk 5 dakika da maçı koparabilecek pozisyonları da buldular.
8. dakika da Melo' nun kendi kalesine attığı golle Beşiktaş 1-0 öne geçti. 20. de Elmander skoru eşitledi. 43 de Holosko, 45 de ise Umut' un karşılıklı golleriyle ile ilk yarı 2-2 sonuçlandı. Galatasaray' ın ilk yarıda bulduğu 2 golde de, kaleci Cenk' in büyük hatası vardı.

Cenk' i 1 kaleci olarak düşünmeyen Samet Aybaba, Allan McGregor' ı transfer ettirdi. İyi de bu adam kadro da olmasına rağmen neden yedek kaldı anlamış değilim ?
Samet Aybaba' nın geçen hafta İ.B.B' ye karşı oynatmadığı Escude ise derbide ilk 11 de forma buldu.

İlk 45 dakika Galatasaray' ın üstün futbolu ile geçildi. 2. devre de ise ilk yarının tam aksine İnönü' de Beşiktaş fırtınası vardı. 51. de Holosko tekrar sahneye çıktı ve skoru 3-2 ye getirdi. Girdiği pozisyonları değerlendiremeyen siyah beyazlılar da devreye HAKEM/HAKEMLER girdi. Maçın bitimine 5 dakika kala bir penaltı kararı verdiler ki takdir etmeden duramayacağım. Bir EMEK ancak bu kadar gasp edilebilir. Bir zamanların Arif Erdem' i , şimdilerin Burak Yılmaz' ı. Burak kendini o kadar güzel yere bıraktı ki, doğrusu pes dedim. Penaltıyı topa en yakın olan orta hakem Bülent Yıldırım yerine, yan hakem penaltıya hükmetti. Adını bile yazmak istemediğim o yardımcı hakemi allaha havele ediyorum. O pozisyonu nasıl gördü çok merak ediyorum. En az Burak kadar oda Beşiktaş' ın emeğini çalmıştır. Penaltı pozisyonu öncesin de, Batuhan' ın kazandığı bir topa Bülent Yıldırım nasıl fual çaldı bilen varsa söylesin. Net gol pozisyonunu verdiği yanlış kararla önünü kesti. tek kelimeyle "YAZIKLAR OLSUN"

Geçen sezondan beri Beşiktaş' ın üstüne oynanan oyunları herkes izledi ve gördü. Sözüm ona MHK başkanı ve Federasyon başkanı Beşiktaş' lı. Ama dediğim gibi SÖZÜM Ona...

Kaybedilen, çalınan 2 puandan sonra asıl kayıp Mustafa Pektemek oldu. Genç golcünün sakatlanması herkes için oldukça üzücü oldu. Kendisine acil şifalar diliyorum.

Uğur Boral' ın oynadığı sol kanadı Galatasaray, hallaç pamuğuna çevirdi. Öyle ki, Eboue bile durarak çalım attı. Beşiktaş' ın Drenthe transferi doğru ise yerinde bir transfer olacaktır diye düşünüyorum.
Herkes futbolcusunu kollar, korurken Beşiktaş yerden yere vuruyor. Qauresma' yı kibirlik yapıp oynatmayanlar, çıkıp birde FEDA dan bahsediyorlar. FEDA demek oyuncunun değil, yönetimlerin işidir. Paranız, pulunuz yok ise Beşiktaş başkanlığı yapmayınız. Fikret Orman, derbi sonrası maçı soran gazetecilere; bu benim işim değil teknik heyetin işidir, ben bilmem onlara sorun diye geçiştirdi. Peki o zaman Samet Aybaba neden kulübün sözcüsü gibi herşey için çıkıp demeç vermek te ? Teknik işten çok kulübün muhasebeciliğine neden bakıyor ? ve Sn. başkan sen neden Samet' e bu kadar izin veriyorsun? Bunları bir anlatsan da bizlerde bilsek ?

Galatasaray iyi bir ekip olma yolunda. Ve ben inanıyorum ki, Burak Yılmaz ve Umut Bulut haricinde herkes, haybiye penaltıya bizim ihtiyacımız yoktur demişlerdir. Beraberliği ne GS, ne de BJK sevinebilir. Fatih hoca her ne kadar yenemiyorsan da, yenilmeyeceksin dese de, biliyorum ki içi içini yemişdir.

Daha 2. haftaya hakem hatalarıyla başlanan LİG, bana bitmeyecek gibi görünüyor. Dilerim o EMEĞİ çalanlar çıkıp özür dilerler. Aksi takdirde onların karakterlerinden şüphe duyacağım.