MİLLİ Takım için kazanmak güzel. Özel maç da olsa Avusturya karşısında üstelik deplasmanda alınan farklı bir galibiyet var. Bu eksiklerle sahaya çıkan ay yıldızlı ekibimiz için önemli.
Öncelikle, mükemmel bir Tuncay seyrettim. Teknik olarak çok bir şey yapmıyor ama müthiş fırsatçı ve ateşleyici bir oyuncu. Üç tane birbirinden güzel gol attı. İngiltere onda büyük değişiklik yapmış. Kendisini pozisyona sokarak topa vuruyor. Doğal yeteneklerini çok iyi kullanıyor. Oyunun hep içinde ve takip halinde. Daha bir şuurlu olmuş. Böyle bir Tuncay, Milli Takımımız için büyük bir silah. Üstelik takımını ileriye de götürüyor. Devamlı atak halinde.
İki gol yedik. Kimsenin hatası yok. Toplar çok pis yere gitti. Kaleci Volkan’ın boyu 3 metre olsa o topları çıkaramazdı. Milli Takım yardımlaşma açısından fevkalade olumluydu. En azından galip durumdayken, ileride top kullandılar. Eksiklerimiz çoktu. Nihat yok, Emre yok, Servet yok, Semih yok, Arda yok, Hamit yok. Bunlar ay yıldızlı ekibimizin temel taşları. Yarım bir Milli Takım, Viyana’da güzel bir oyun sonrası farklı bir galibiyete imza attı.
Fatih Terim’in takıntıları var. Bazı oyuncuları kadroda değerlendirmiyor, inat ediyor. Fatih Tekke gibi, Gökhan Ünal gibi. Santrfor sıkıntısı ortada. Mehmet Yıldız belki mücadele edebileceği, rakibi bozacağı topları alamadı. Bu tip toplar maçların ikinci yarısında gelir. İlk yarı karambol olmadı ve o toplar ona gelmedi. Genç Eren, çok iyi oynadı. Mehmet Aurelio’yu ise biraz halsiz gördüm. Üstelik çok da pas hatası yaptı.
Hazırlık maçlarını daha fazla oynamalıyız. İspanya karşısına diri çıkmak için bu takımdaki oyuncuların birbirlerini çok iyi tanıması şart. Terim, bir çekirdek kadro oluşturmalı. Milli Takım’da oynatmak için oyuncuyu kadroya çağırmamalı. İki-üç isim denersin ama komple bir takımla bir maça başka kadro, diğer maça bambaşka bir kadroyla çıkmazsın. Beyin ahengi önemli. Bunu da hazırlık maçlarında yakalarsın.
Ay yıldızlılar, Viyana’da güzel bir prova yaptı ve oynadıkları futbol da aldıkları sonuç da çok olumluydu.